"Kim bu Kisaki Tetta?"
O bekledikleri soruyu sormuştu. Şimdi ise masada çok büyük bir sessizlik hüküm sürüyordu. Ancak Baji ve Kazutora birbirlerine endişeli bakışlar atarken Hanma fazlasıyla sakindi.
Kollarını göğüsünde bağladı ve tam olarak Mikey'nin gözlerinin içine baktı.
"Eski bir arkadaşım. Neden sordun?" Mikey bir cevap beklemiyor olacak ki gözlerini şaşkınlıkla kırpıştırdı. Daha sonra da dikleşti.
"Öyle mi?" Hanma'nın sorusunu görmezden gelerek devam etti. "Nasıl bir arkadaş peki? Niyeti ne amacı ne? Ve daha da önemlisi neden adını duyan herkes ondan korkuyor?" dedi yan gözle Kazutora ve Baji'ye bakarak.
"Çünkü tehlikeli biri." Çok kısa cevaplar veriyordu Hanma. Bu işleri Mikey için zorlaştırıyordu. Açığını yakalamasını engelliyordu.
"O halde sen neden onunla arkadaşlık yaptın?" Kazuha ve Baji ikilisi adeta bir karakoldaki sorguyu izliyorlarmış gibi hissediyordu. Çok tedirgindiler ama bir şeyi de merak etmeden edemiyorlardı. Hanma neden bu kadar sakindi?
"Geçmişte böyle değildi. Yani ben öyle sanırdım." dedi yüzü düşerken. Ardından tekrar Mikey ile göz teması kurdu.
"Şimdi ben sana bir şey sorayım Mikey. Kisaki ile ilgili hastaneden yeni taburcu olmuş birini bile buraya getirmene neden olan asıl olay nedir? Direk bunu söylesen her şey daha çabuk biter." Mikey gözlerini biraz uzun bir süre yumdu ve gülümsedi.
"Beni de ilgilendiriyor çünkü artık." dedi yanağını avucuna yaslarken. Hanma şaşkın bir yüz ifadesiyle Mikey'yi süzdü. Bir şey söylemek istercesine ağzını araladı ama Mikey araya girdi.
"Şimdi sıra bende o zaman?" dedi aynı gülümsemeyle.
"Hmmm... ah buldum! Hazırsan soruyorum." Hanma'nın gözlerinin içine bakıyordu. Anlaşılan çok heyecanlıydı sıradaki soru için.
"Kaç kişiyi öldürdün?"
Kazuha da Baji de birbirlerine baktı yan gözle. Daha sonra da Hanma'ya. Hanma'nın sakinliği bir anda endişeye bürünmüştü. Titreyen gözlerle Mikey'ye baktı. Ve aynı anda titreyen elini ağzına götürüp sabit olmayan nefesler almaya başladı.
"Duymadın galiba?" cevap alamamasına öfkelenmiş olacak ki sorusunu tekrarladı. "Kaç kişiyi öldürdün, Hanma?"
Masada şuan satranç oynanıyordu adeta. Ve Baji de Kazutora da piyondan daha değerli bir taş olamazlardı.
Ama Kazutora piyonun da önemli bir taş olduğunu kanıtlamak için hamle yaptı.
"Mikey. Ne hakkında konuşuyorsun hiçbir fikrim yok ama Hanma'ya bir bak. Soruyu üstelemen hiçbir şeyi-" Mikey'nin elini masaya vurması Kazutora'yı susturmuştu.
"Kazutora. Daha demin sorduğum soruyu duymadın herhalde? Hanma birilerini öldürmüş ve sence bunu sormam mı tuhaf olan şey?" dedi ciddileşerek. Kazutora yumruklarını sıktı. Hanma'ya böyle davranılmasına dayanamıyordu.
"Bu umrumda bile değil! Şuanda Hanma'ya bakarsan bundan ne kadar pişman olduğunu görebileceksin!" sesini tahmin edemeyeceği kadar yükseltmişti. Mikey'nin iç çekmesine neden olmuştu bu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙳𝚎𝚊𝚍𝚕𝚢 𝙺𝚒𝚜𝚜 \\ 𝐁𝐚𝐣𝐢𝐟𝐮𝐲𝐮 𝐚𝐧𝐠𝐬𝐭
Fanfiction"Özür dilerim Chifuyu." "Ben de özür dilerim. Seni affedemeyeceğim için."