Karaoke Gecesi

35 3 1
                                    

Vote ve yorumlarınızı bekliyorum...^_^

Multimedia'da Hazal ve elbisesi...

Uyandığımda saat 11'e geliyordu. Ah Allahım ne kadar yorulmuşum. Yataktan kalkıp banyoya gittim. Duş almalıydım.
Yarım saate duştan çıktım. Şaçlarımı kuruladım. Üstüme açık mavi tonlarında desensiz bir tişört giydim ve altımada kot şort. Çok sadeydim bu yüzden havalı bir kolye taktım.
Odadan çıktım. Beren televizyonun karşısındaydı.
"E kahvaltı??"
Gözlerini televizyondan ayırmadan bana cevap verdi.
"Şşştt sus en heyecanlı yerdeyim. "
"İşte cevap.. Ahh.."
Mutfağa gidip buzdolabını açtım. Hiç bir şey yok. Ahh deliricem. Ekmek arası yapıp Beren'in yanına oturdum.
"No izloyosun. "
Ağzım dolu konuştuğum için dediklerim pek anlaşılmadı. Yutkunup dediklerimi tekrarladım.
"Film."
"Adı?"
"Sıcak kalpler."
"Konusu. "
"İşte zombiler falan. Hem beni niye konuşmaya tutuyorsun?"
"Ah pardon. Film bitince haber ver. Odamdayım."
"Hıhı. "

Odama gidip yatağa oturdum. Telefonumu çıkarıp instagrama girdim.
"Sıkıcı..sıkıcı...sıkıcı..ahh."
Biraz vine izledikten sonra telefonu kapattım. Yatağa uzanıp tavana bakmaya başladım.
"Tamam film bitti."diyerek Beren içeri daldı.
"Nasıldı?"
"Farklı ve güzel. Ayrıca mutlu son."dedi ellerini birbirine vurarak.
"Sevindim."
"Bir şeyler yapalım mı?"
"Kesinlikle sıkıntıdan patlıyorum."
"Alışveriş. "
"Tık."
"Kafe."
"Tık."
"Sinema. "
"Biraz önce film izledin."
"Ahh ne yapacağız?"diyerek yanıma oturdu.
"Bilmiyorum ki."
"Ah tabi yaaa."
"Ne? Ne oldu?"
"Buldum."
"Evet?"
"Karaoke. "
"Şaka yapıyorsun?"
"Çok ciddiyim."
"Pekâlâ...hazırlanalım. "
"Hazırlanalım."
Beren'in odadan çıkmasıyla gardrobu açtım.
"Bu olmaz...ahh..Bu basit...işte bu."

Bir kaç saate hazırlanıp odadan çıktım.
"Beren harikasın."
"Sende."
"Süperiz. "dedik aynı anda ve aynı anda gülmeye başladık.

Bir saat içinde karaoke salonuna varmıştık ve şu anda Berenle şarkıya dalmıştık. Şarkı bitince yerime oturdum.
"Beren iyi ki gelmişiz ama ben gerçekten yoruldum."
"Burası harika. Nasıl yorulabiliyorsun?"
"Lavaboya gitsem iyi olur."dedim ve odadan çıktım. Lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım.
Lavabodan çıkmamla birinin kafama silah dayaması bir oldu.
"Uzak durun yoksa kız ölür."
"Ne yaptığını sanıyorsun sen ya..bıraksana. "
"Kes sesini...uzak durun."
Önümüzde ki topluluk dakikalar geçtikçe atıyordu.
"O adam buraya gelecek. "
Kimden bahsediyo bu ya..
"Sevgilimle yatmak neymiş göstericem ona ben."
Oha iş ciddi desene.

Topluluğun arasından bir kız çıkıp bize doğru yaklaştı.
"Yeter Can. Bırak peşimi."
"Gizem saçmalama senden vazgeçemem. "
"Can biz ayrıldık. Anlıyor musun?"
"Hayır.. Hayır ben hala seni seviyorum. "
"Can bırak o kızı. Bak ben seni sevmiyorum. "
"Yalan söylüyorsun. Yalan.."dedi ve tavana bir el ateş etti. Bunu verdiği korkuyla çığlık attım.
"Can yapma...zorlama...biz yapamıyoruz."
"O adamı seviyor musun?"
"Can!!"
"Seni kullanıp bir kenara attı dimi."
Adının Gizem olduğunu öğrendiğim kız ağlamaya başladı.
"E-evet beni kullanıp bir köşeye attı. Ama ben onu seviyorum. Seni değil."dediğinde topluluğun arasından yine biri çıktı.
Ne? Onun burada ne işi var?
"Can bırak o silahı."
Tanışıyorlar mı?
"Demek geldim. Şerefsiz. "
Ne yani o pislikleri yapan bizim patron muymuş? Batu??

Gözleri bana kaydığında şaşırdığını görebiliyordum.
"Küçük cadı?"
Can buna şaşırmış bir vaziyette;
"Yoksa bu da o fahişelerinden biri mi?"
Ne fahişesi lan...
"Can bırak onu."
"Bende bu kızı kullanıp bir köşeye atiyim mi?"
"Can. Bırak. O kızı."
"Hıh hıhahaha."
"Can, Gizem'e bak ne halde. Onun gözyaşlarının akması seni üzmüyor mu? Ona bir bak."
Anlaşılan Batu, Can'ın dikkatini dağıtmaya çalışıyordu.
Can, Gizem'e döndüğünde Batu, Can'ın elindeki silahı almaya çalıştı. Kendimi onlardan uzaklaştırmaya çalışırken duyduğum tek şey silah sesiydi.

Gözlerimi açtığımda bulunduğum yerin bir hastane odası olduğunu anladım. Ah olamaz omzum acıyordu.
Bir kaç dakika sonra içeri Beren girdi.
"Canım uyanmışsın."
"Evet...ama ne oldu."
"Vuruldun, kolundan ve kolunu kesmek zorundalar."
"Ciddi misin?"
"Tabi ki de şaka. Korkudan bayılmışsın."
"Peki silah sesi."
"İşte orası biraz..."
"Ne?"
"Patron vuruldu."
"Vuruldu mu?"
"Endişelendin mi?"
"Hiç de bile......durumu nasıl? "
"Merak etme. Kurşun omzunu sıyırıp geçmiş sevgili Batucuğunun. "
"Batucuğunun?? Ne işim olur benim onunla. Onu gibi bir şerefsizle...Öküzle."
"Tabi canım işte seninki sadece merak."
"Abartma Beren."
"Hıh."
"Bir dakika işe ne oldu? Ah ne yapacağız şimdi?"
"Sevgili arkadaşın onu da halletti."
"Rahatladım. "

***

Sabah uyandığımda Beren'in başucumda uyduğunu fark ettim. Canım ya...
Ayağa kalkıp banyoya gittim. Yüzümü yıkadıktan sonra aklıma Batu geldi. Gerçekten merak etmiştim.
Usulca kapıyı açıp odadan çıktım. Acaba hangi odada??
Görevli birine nerede kaldığını sordum. Tesadüf benim karşımdaymış.
Kapıyı yavaşça açtım. Önce kafamı sokup etrafı inceledim. Uyuyordu. İçeri girdim ve yanındaki sandalyeye oturdum. Omzu sarılıydı.
"Hımm Batu bey durumunuz ağır görünüyor. Sizi kaybedebiliriz. Kısa bir ömrünüz kaldı. Yani sevdiklerinizle iyi vakit geçirin ve yapmak istediğiniz şeyleri yapın."dedim kalın bir sesle ve kıkırdadım.
"Şu an seni öpmek istiyorum."dedi gözlerini açmadan. O beni duymuş muydu?? Ahh lanet!!!
Ayrıca ne dedi o??
"Ne??"

AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin