try me : billy hargrove & maggie harrington

chapter twelve

selammm ben geldimm...tam da sinav haftasina cok yaklasmisken geldim ancak kafa dagitmam gerekiyordu.

acikcasi hesaba girmedigimden beri hayatimda olumlu hic bir sey olmadi diyebilirim,hatta cok da kotuydu.bu yuzden kendimi aylar sonra burada buldum.umarim eskisi kadar iyi yazabilirim falan diyip drama queenlige bagliyormusum :D

sonuc olarak burdayim artik her zaman istediginizde yazabilirsiniz sohbet edebilirizz.

iyi okumalar vote ve yorum yapmayi unutmayin❤️

yazardan

Öğlen saatlerinde uyanmıştı,gece eve geç geldiği için yorgundu.Ne kadar uyumuş olsa da hala yorgunluğunu üstünden atamamıştı.Cıvıl cıvıl bir yaz günüydü yine,ağaçlarda tek yaprak kımıldamıyor sıcaktan yüzü yanıyordu.

Yaz mevsimini çok sevdiği için böyle günler ona hep huzur verirdi.Son senelerde bir duyguyu dibine kadar yaşamayı özlemişti.Yaz geldi diye sevinemeyelı baya olmuştu malum.Bu yaz farklı olacaktı,öyle umuyordu en azından.

Dolabına yöneldi.Altındakı kısa pijamayı çıkartıp kot şort giydi,üstüne de ince bir tişört geçirip aynasının karşısında durdu.Her zaman giydiği gibi giyinmişti yine.

"Günaydın küçük Harrington."dedi Steve kardeşinin odasına dalarken.

"Günaydın," çıkarttığı kıyafetlerini katlayıp yatağının üzerine koydu ve devam etti.

"Billy döndü mü?" sormaması gereken bir soruydu bu,en azından abisinin şüphelenmemesi için.

"Hayır,henüz bir haber alamadım.Neden soruyorsun?"

İşte şimdi sıçtın Maggie.

"Merak ettim,bayadır gece dışarı çıkmıyorsun,yaz olmasına rağmen." İnanılmaz derecede kötü bir yalandı.Neyse ki Steve üstüne çok gitmemişti ve konu orada kapanmıştı,şimdilik.
Uzun zamandır saklıyorlardı ve bu hep böyle devam edecekti.

Eğer Steve'in sorun çıkarmayacak biri olduğunu bilseydi bunu hemen ona söyleyebilirlerdi.Billy ve Maggie Steve'in tepkisinden oldukça korkuyordu.

Ayrıca Maggie nerdeyse yazın başlangıcından bu yana Billy'e ulaşmaya çalışıyordu.Babasıyla birlikte Kaliforniya'ya bir süreliğine gitmek zorunda kalmıştı.Gittiğinden beri ne bir haber ne başka bir şey bilmiyordu Billy hakkında.

Billy gitmek istemiyordu ancak zaten babasıyla kötü olan arası iyice kötüleşsin istemiyordu.Maggie gitmesi gerektiğini ona anlatmıştı aslında.

flashback
"Ne olursa olsun,dönerken sana bir şekilde haber vereceğim güzelim." Billy Maggie'nin yüzünü iki elinin arasına almıştı.Maggie ise dolu gözlerle ona baktı.

"Yaz için planlarımızı ileriye taşımak zorunda kalıyoruz ama senin iyiliğin için bunu unutma Billy Hargrove.Ayrıca haber vermezsen dediğin gibi bozuşuruz." gülümsedi.

"Bunu yapmak zorunda kalmak çok kötü..." dediğinde Billy,Maggie hemen lafına devam etti.

"Biliyorum,bunu yapmak senin için zor.En başta kötü anılarını hatırlayacaksın belki ama unutma bizi biz yapan acılarımızdır."

"Unutmam." dedi buruk bir gülümsemeyle Billy.

Billy ve babası Kaliforniya'da eski evlerinde kalan bazı eşyaları toplamak ve buraya getirmek için gideceklerdi.Ama bu ona annesini ve orda yaşanan kötü olayları hatırlatacak olmasına rağmen gitmek zorundaydı.

"Ben çıkıyorum Maggie."

"Nereye?" diye sordu merakla.

"Bilmiyorum,bizimkilerin yanında takılırım herhalde."

"Bizimkiler." dedi tekrar ederek.

"Ee hadi ama Maggie,neden peşime takılmıyorsun?Neden ben de geleyim demiyorsun?"

Çünkü o yok yanında aptal...

"Bilmem,canım pek istemiyor dışarı çıkmak." Güzel yalan Maggie'cim.Tabii yiyene...

Üstündeki kıyafetlere baktı.Tam da dışarı çıkmalık bir kombin olsa da -ve hava günlük güneşlik olsa da- çıkmayacaktı.Yani şimdilik öyle düşünüyordu.

"İnanılmazsın Maggie,ben çıkıyorum anneee!"

Mutfağa geçip annesine az da olsa yardım edebilmek için akşamdan kalanları topluyordu.Bir yandan da overthink aşamasını atlamamıştı tabii.
Billy'nin ne zaman geleceği ya da haber vereceğini merak ediyordu.Eski hallerine dönmek,bir an olsun mutlu olabilmek istiyordu.

Gece gizlice evden çıkıp onunla buluşmaya bile razıydı.Onun için her şeyi yapardı,herkesi karşısına alırdı.

—

kısa bir bölüm oldu umarım yine de severek okursunuz :))

bayadır olmamamın şerefine 🥂

-Gloria