1.BÖLÜM

447 14 10
                                    

Gördüğüm kabus ile hızlıca yatakta doğruldum.Yine ve yine kabus görmüştüm.Annem öldüğünden beri her gece kabus görüyordum.Bu kabusları daha ne kadar görücem bilmiyorum.Saate baktım daha sabahın 7'siydi hızlıca kalktım ve banyoya gittim.Elimi,yüzümü yıkadım ve mutfağa yöneldim.Ben tek yaşayan bir kızdım daha doğrusu artık tek yaşıyorum.Çünkü 1 ay önce annem öldü ve ben artık tek yaşıyorum galiba buna alışmam lazım.Bir anda telefonum çaldı ve mutfaktan çıkıp odama doğru yöneldim telefonu elime aldım ve açtım karşıdaki sesini bilmediğim kadın konuşmaya başladı:

"Merhabalar Nisan Demirel ile mi görüşüyorum"

"Evet benim buyurun"

"Ben rezervasyon yaptırdığınız GRAND OTELDEN arıyorum yarın kesin geliyorsunuz değil mi?" Bu rezervasyonu ben değil en yakın arkadaşım Nehir yaptırmıştı.

"Evet evet kesin geliyorum"

"Tamam efendim iyi günler"

"teşekkürler iyi günler"Bu kısa konuşmanın ardından telefonumuda alıp tekrardan mutfağa gittim hızlıca bir şeyler hazırlayıp yedim ve odama gittim ve valizimi hazırlamaya başladım.Oraya tatil yapmaya değil kafa dağıtmaya gidiyordum.Annem öldüğünden beri kendimi eve hapsetmiştim resmen.Akşama kadar oyalandım etrafı düzelttim valizimi hazırladım eksiklerimi kontrol ettim ve yattım.

Sabah alarmın sesi ile kalktım ve banyayo gittim.Rutin işlerimi halledip çıktım.Hızlıca üstüme bir t-shırt altımada bol bir eşofman geçirdim valizimide alıp binanın merdivenlerinden aşağı inmeye başladım.Arabaya her şeyi yerleştirdikten sonra şöför koltuğuna oturdum ve arabayı sürmeye başladım yaklaşık bir saat süren yolculuğumun ardından otele vardım.

Hızlıca giriş işlemlerini halledip odama çıktım.Biraz odayı gezdikten sonra koltuklardan birine oturup telefonumla oyalanmaya başladım.Telefonumdaki saate baktığımda akşam yemeği saati gelmişti.Hemen yatak odasına gidip üstüme kazak altımada pantolan giydim telefonumuda yanıma alıp çıktım.Hızlıca büfeye doğru gittim. Tabağıma 3-5 bir şeyler alıp cam kenarında bir masaya oturdum ve yemeğimi yemeye başladım.Çok güzel bir şekilde yağmur yağıyordu yağmuru o kadar seviyodum ki sanki ruhumu temizliyor.Ben bunları düşünürken karşıma birisi oturdu.kafamı kaldırdığımda uzun boylu kumral ve dalgalı saçları olan esmer kahverengi gözlü sert görünümlü bir adam gözlerini bana dikmiş öylece beni süzüyordu.Sessizliği bozarak adama doğru konuşmaya başladım:

"Pardon tanışıyormuyuz.Ben sizi daha önce hiç görmedimde"Adam gözlerini gözlerimden ayırmadan konuştu:

"Tanışalım ben BARIŞ"dedi.Umursamaz bir şekilde.Tam ayağa kalkıp gidecektimki kolumdan tuttu. Sinirlenmiştim:

"Bırakırmısınız beyefendi naptınızı sanıyorsun"Kolumu bırakmıyordu.Üstelik herkes bize bakıyordu.

"Otur"dedi sinirlibir şekide.Sinirli bir şekilde geri oturdum.

"Adın"dedi.Sert bir şekilde.Söylemek istemiyordu.

"Napıcaksın adımı hem sanane"dedim sinirli bir şekilde.

"ADIN NE"diye sordu tekrardan.O toprak rengi gözleriyle beni öldürecekmiş gibi bakıyordu.

"NİSAN"dedim tabağına döndü ve yemek yemeye başladı.Ben şaşkın bir ifadeyle ona bakarken o bana bakmıyor yemeğini yemeye devam ediyordu.Kalktım tekrardan ve konuşmaya başladım:

"Ben gidiyorum sana afiyet olsun"dedim ve yürümeye başladım.Dışarı çıktım çok fazla yağmur yağıyordu ama ben ıslanmayı çok sevdiğim için oturdum çimlerin üstüne ve ıslanmaya başladım bunu yapmak benim enn sevdiğim şeydi. Çünkü ıslandığımda kendimi dertlerimden tasalarımdan üzüntülerimden kurtulmuş gibi hissediyordum.Baya bir ıslanmıştım sırsıklamdım annemin ölümü beni o kadar yıpratmıştı ki ıslanmak umrumda bile değildi.Annemin ölüsünü görmek beni bitirmişti.1 ay geçmişti annemsiz koskoca 1 ay.Bu bir ay boyunca dışarı hiç çıkmamıştım market alışverişimi ve diğer ihtiyaçlarımı intarnetten yapıyordum.Bu tatilide en yakın arkadaşım Nehir ayarlamıştı.Kalktım ve yürümeye başladım tam havuzun yanından geçerken yerler ıslak olduğu için ayağım kaydı tam havuza düşüyordum ki elimi bir el tuttu.Elimi tutan el o kadar sıcaktı ki buz kesmiş elime değince içime bir sıcaklık dolduğunu hissettim.Elin sahibine baktığımda az önce büfede karşıma oturan adamdı.Bu adam neyin nesiydi.Beni doğrulttu ve elimi bırakmadı.

Kalbe Giren Kurşun Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin