Benden Nefret Etme (Shizaya)

Lise Yılları Part 3

Konnichiwa minna-san! Adından da anlaşılacağı gibi gene bir flashback yaptım. Bunu yapmamın sebebi ise sırf Daisuke Ono-sama ve Hiroshi Kamiya-sama ya olan hayranlığımdandır. Bu flashbacki onlara ithaf ediyorum!

H: Nyan-san, sence okumalı mıyız?

N: Miyavvv...

D: Hiroshi, kedinle konuşmayı bırak ve oku

H: *güler* Tamam Dai-chan, o halde iyi okumalar!

Izaya ellerini cebine sokmuş, okul koridorunda dolaşıyordu. Sıkılarak bir cam kenarına gitti ve dirseğini mermere yaslayarak elini çenesine dayadı. Okulun kalabalık bahçesini izlemeye başladı. Okulda ilk yılıydı ve insanların çoğunu çözmüştü. Sıkıcılardı. Tek kelimeyle böyleydi. Sadece, ikinci sınıflardan Shizuo ilgisini çekiyordu. Farklı bir havası vardı. Onunla aynı sınıftan biriyle bile arkadaş olmuştu. Hatta bu kişi Shizuo'nun da arkadaşıydı. Gerçi, Shizuo Izaya'ya tahammül edemiyordu. Belki de onunla sohbet edebilme şansını asla elde edemeyecekti. Okulun hoş manzarasına bakarak gülümsedi. Koridordan geçen kızların konuşmaları ilişti kulağına.

"Çok havalı değil mi?"

"Evet, telefon numarasını istemeli miyiz?"

"Bile...mi...yorum."

Kızlar, Izaya'nın onlara doğru gelmesiyle şaşırarak bakakaldılar. Izaya yürümeye devam ederken samimi bir gülümsemeyle kızlara el salladı. Kızlar sevinerek telaş yaptı. Izaya yanlarına geldiğinde durdu.

"Selam kızlar." dedi en yumuşak sesiyle.

İki kız da gülümseyerek Izaya'yı yanıtladı. Izaya'nın parfümünün kokusu, resmen kızları baştan çıkarıyordu. Izaya saçlarını karıştırarak en sempatik haliyle sordu.

"Size bir soru sorabilir miyim?"

Kızlar bu hareket karşısında resmen kendilerinden geçmişti. Hemen başlarıyla onayladılar.

"ELBETTE!"

"Acaba..."

Izaya kızlara doğru eğilerek fısıldadı.

"Heiwajima Shizuo'yu tanıyor musunuz?"

Kızlar bu soru karşısında birbirlerine baktı. Daha sonra kızlardan biri Izaya'ya dönüp yanıtladı.

"Aslında pek tanımıyoruz. Fazla konuşkan biri değildir ayrıca bulaşılmaması gereken bir tiptir. Geçenlerde okulun serserilerini tek başına hallettiğini duydum. Gene de çevresine karşı kabalığı yoktur. En azından bize karşı."

Izaya başıyla onayladı.

"Anlıyorum. Zaman ayırdığınız için teşekkürler." dedi Izaya arkasını dönüp ilerlerken.

Kızlardan diğeri seslendi.

"Şey... Izaya-san!"

Izaya dönüp kıza baktı.

"Evet?"

"Bir söylenti duydum. Söylemek istedim."

Izaya merakla kıza yaklaştı.

"Dinliyorum."

"Ehm... Her ne kadar inanılması güç olsa da, Shizuo'nun güzel şarkı söylediğini öne sürüyorlar."

Izaya şaşırarak gülümsedi.

"Hmm? Demek öyle."

Izaya böyle bir şeyi duymayı beklemiyordu. Ne yani? Shizuo ve şarkı söylemek? Bunu görmeliydi. Hem de kesinlikle. Kızları arkada bırakıp ilerlerken durdu ve yarım bir şekilde dönerek arkasına baktı.