Ertesi gün
Bang Chan ve Changbin kafede oturmuş plan yapıyordu.
Chan:Sen Felix'i ara,bu kafeye gelmesini ama haşmetli gözükmesini iste.Aynısını Hyunjin'den isteyeceğim.
Changbin kafasını sallayarak Felix'i tuşladı.
Efendim Hyung?
"Felix-ah all in kafeye gelsene biraz takılalım ama böyle haşmetli maşmetli ol da güzel görelim seni moralin düzelsin."
Hahaha peki Hyung.Yarım saate gelirim
"Bekliyoreee"
Dedi ve kapattı Changbin.Ardından Chan Hyunjin'i aradı.
Alo,Chan Hyung?
"Hyunjin naberr?"
Her zamanki Hyung.
"Şey dicektim işin yoksa all in kafeye gelsene canımız sıkıldı sohbet ederiz Changbin de var."
Tamam,ne zaman?
"Haftaya(!) gerizekalı şimdi tabii ki.Ama böyle yakışıklı gel yüzün gülsün biraz moralin düzelsin."
"Peki yirmi dakikaya oradayım."
Dedi ve kapattı.
Chan:Önce Hyunjin gelecek.Felix ondan sonra gelir herhalde.
Changbin:Tamam.
xx
Hyunjin parfümünü de sürüp çantasını alarak çıktı.
Üstüne beyaz-kırmız yazılı siyah kolsuz üst giymiş ve altına klas yarıderi pantolon giymişti ama...
Saçları kırmızıyken olay değişir tabi
K-Kombin
Hyunjin evden çıkmış ve all in kafeye gitmişti.İçeri girdiğinde Chan ve Changbin'i gördüğü masaya otururken ikisi hayretle Hyunjin'e bakıyordu.
Hyunjin:Ne var?
Chan:H-Hyunjin s-saçın- aman tanrım çok iyi!
Changbin:A-a-a Hyun-jin sen... Mükemmel.
Hyunjin:Abartmayın saçlarımı boyattım o kadar.
Chan:Kimseye bu kadar yalışacağını sanmazdım.
Hyunjin:Övülcek ya da övülmeyi sevecek bir durumda değilim şuan tamam mı?
Changbin:Niye boyattın o zaman mal?
Hyunjin:Kan ağladığım belli olsun diye.
Chan:Ah be abi
Changbin Chan'a bir işaret yaptığında başı ile onayladı.Bu işaretin nedeni ise Felix gelmişti.Hyunjin'e tabii ki onun geldiğini göstermeyeceklerdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Art Room?, Hyunlix'
Fanfiction⚠️!DÜZENLENİYOR!⚠️ İki yıldır platoniği olduğu çocuğun okuluna geldiğinde onunla yaşadıkları Felix'i hem mutlu etmiş,hemde elini ayağına dolandırmaya bir kelimesi yetmişti.