Felix;
Sabahın köründe çalan okul zili beni saaton 6'sında uyandırıyordu.Pazartesiler!
Okul saat sekizde başlıyordu fakat ben erken uyanmak için iki saat öncesine ayarlıyordum.
Yerimde doğrulduğumda Hyunjin'in yatağında tek uyuduğumu farkettim.Saçlarımı karıştırarak gözlerimi kapatıp açtım.Etrafa bakınca da sehpada bir kahvaltı gördüm.Zeytin,peynir,salam,yumurta,portakal suyu ve salatalık.Birde ekmek.
Yanda ise ütülenmiş forma hırkam,SKZOO pantolonum,SKZOO sweetim ve çantam duruyordu.Çantamın hemen yanında ise SKZOO ayakkabılarım.(Burada kaç kez SKZOO yazdım bilmiyorum skshkwhsjs.)
Hyunjin neredeydi? Bu saatte gitmiş olamazdı.
Yazar;
Hyunjin'in evinin arkasında bir sanat salonu vardır.Bu salonda Hyunjin,duygularını ve hislerini tuvale döker.Portre,hayvan,his anlatan karalamalar gibi.
Felix;
lavaboda işlerimi hallettikten sonra sehpada ki kahvaltıya döndüm ve üzerindeki notu farkettiğimde okudum.
**********************
Birşey istersen ya da birşey olursa Aşağıdaki bodrumdayım.Bi arada günaydın.Benim yapmamı istiyordun ya,afiyet olsun.**********************
Bodrum mu? Ne bodrumu? Burada bodrum mu var?
Yemeği yedikten sonra forma hırkası harici kıyafetleri giydim ve bahçeye çıktım.Bahçenin arkasına gittim ve küçük bir kulübe ile karşıladım.Heryerinde boya vardı ve ferah,büyük biryerdi.Buradan bahsediyordu sanırım.
Nasıl anlarsan işte aw
Kulübeye yaklaştığımda içeride elinde fırça ile koca bir tuvale resim çiziyordu.Kulübenin iç duvarlarının heryerinde resimler vardı.Fakat bazılarının üstünde örtü vardı.Ve o koca resim,Hyunjin'in çizdiğinin hemen arkasında örtülü duran,bütün tuvallerin arasındaki en büyük tuval.
Kulübenin kapısını çaldım ve "gel" sesi ile kapıyı araladım.Benim geldiğimi anlayan Hyunjin fırçayı tuvalin kenarına bırakıp bana baktı.
Hyunjin:Oh,günaydın Felix,rahat uyudun mu?
Felix:Günaydın sağol.Rahat uyudum gayet ama birşey sormak istiyorum.
Hyunjin yanıma gelerek konuştu.Üstü de kendisi de mükemmeldi fakat heryeri boya olmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Art Room?, Hyunlix'
Fiksi Penggemar⚠️!DÜZENLENİYOR!⚠️ İki yıldır platoniği olduğu çocuğun okuluna geldiğinde onunla yaşadıkları Felix'i hem mutlu etmiş,hemde elini ayağına dolandırmaya bir kelimesi yetmişti.