Çalan alarma göz devirdim.
Ah yeni hayatında başarılar Bay Seo...
Üniversite bitmişti. Bende az sayılı önemli şirketlerin birisinden iş teklifi almıştım.
Bir kaç kere şirkete gidip tanıma şansım olmuştu Bay Chris bana çok iyi davranmıştı.
Bana iş teklifi eden de oydu.
İki kardeş babalarından kalan şirketi yönetiyordu.
Bay Chan ve Bay Chris
Bay Chris gayet iyi biriydi fakat Bay Chan'ı tanımıyordum.
Kalkıp minik bir kahvaltı yaptım.
Üstüme beyaz gömlek altıma ise siyah bir kumaş pantolon giyindim.
Son kez üstümü düzeltip çantamı aldım ve evden çıktım.
Taksiye doğru yürüdüm.
Oradaki yaşlı amca beni götürebileceğini söyledi.
Arabaya bindim ve telefonum ile oynadım Bay Chris mesaj atmıştı.
Bay Chris:
Binnie benimle kahvaltı yapmak ister misin?
Siz:
Efendim şirketin önündeyim bir dahakine umarım.
Bay Chris:
Efendim demene gerek yok Binnie
Yarın bekliyor olacağım.
Siz:
Peki
Umarım
Çok cana yakın birisiydi. Sevmiştim Bay Chris'i
Taksiciye ücretini ödeyip indim.
Kocaman şirketi görünce derin bir nefes aldım.
Şirkete girdiğimde Bay Minho ile karşılaştım.
"Hoşgeldin Seo"
"Hoşbulduk efendim"
"Bana efendim demene gerek yok Minho desen yeter"
"Peki Minho"
"Şimdi tüm çalışanların katılacağı bir toplantı olacak. Ayrıca Bay Chan ve Chris 'de katılacak"
"Tamamdır Minho"
"Odanı göstereyim"
"Tamam"
Uzun koridorlardan yürüyüp asansöre bitmiştik.
Yeni alışmaya başlıyordum asansörlere yanımda bir başkası yokken binemiyordum.
12.kata geldiğinde durduk.
Uzun koridor gene karşımızdaydı.
"Burası Bay Chris'in odası"
Biraz daha yürüdüğümüzde ise iki oda vardı.
"Burası Bay Chan'ın odası hemen yanındaki oda da senin. Bay Chan'la sen ilgileneceksin şimdilik.
Kendisi biraz sert biridir Chris Beyin aksine"
"Tamamdır sorun yok uyum sağlarım"
"Umarım. Başarılar dilerim Seo yeni işin hayırlı olsun"
