17.📌

699 56 28
                                    





Kolumda bir acı belirdiğinde kendimi yerde buldum aniden. Sanırım vuruldum ve kan kaybediyordum. Acıdan bilincimi kaybettiğimde son duyduğum şey etrafta bağırarak bir yerlere kaçışan insanlar ve Jennie'nin ağlayarak yanıma geldiğiydi.

"Lisa lütfen beni bırakma!"

Jennie'den

Lisa kolundan yaralanmıştı. Babamı kurtarmak için kendi canını hiçe sayarak önüne atlamıştı. Güzel aşkım benim, beni bırakma lütfen!

Şimdi ise babam Lisa'yı arabaya taşımış hastaneye götürecektik ben de yarasına bez basıyordum ağlaya ağlaya. Çok fazla kanaması vardı.

"Baba lütfen biraz hızlı!!" Dedim hıçkıra hıçkıra. Kapalı gözlerine öpücüklerimi kondurarak terlemiş saçlarını okşadım usulca canını acıtmaktan korkar gibi.

"Dayan aşkım hastaneye gidelim iyi olacaksın." Dedim fısıldayarak. Daha bu sabah beni öpüyordu, ben öpüyordum o güzel dudaklarını. Şimdi ise arabada, kollarımda yatıyordu cansız bedeni.

Dakikalar sonra araba hastanenin önünde durduğunda babam hemen kapımızı açarak Lisa'yı kucağına alıp içeri koştu ben de kanlı ellerime bakıyordum şok olmuşçasına. Hemen içeri girerek sedyeyle giden Lisa'nın yanına gidip elini tuttum.

Lisa'yı içeri aldıklarında kapıyı kapatıp bizi dışarda bırakmışlardı. Tanrım lütfen onu koru! Ben onsuz yapamam.

"Kızım merak etme iyi olacak, Lisa çok güçlü biri." Babam yanıma gelerek sıkıca sarıldı titreyen bedenime. Ağlayan gözlerimi silerek babama döndüm.

"Baba bunu yapanı bul lütfen hem senin canına kastettiler hem de sevgilimi vurdular! Baba lütfen bul onları ölümleri benim elimden olacak!" Dedim dişlerimi sıkarak. Bunu yapanları bulup kendim gebertmek istiyordum.

"Hayır kızım elini kana bulamanı istemiyorum!" Babam konuştuğunda histerik bir kahkaha atarak ona baktım.

"Bu sefer olmaz baba! Sen bulmazsan kendim yapacağım!" Dedim inatlaşarak. Önce babamı vurmaya kalktılar şimdi de güzel sevgilim hastanedeydi. Buna sessiz kalamazdım.

"Tamam bulacağım sen yeter ki sakin ol." Diyerek pes ettiğinde hemen yerinden kalkarak çıktı, tekrar önüme dönerek saçlarımı karıştırdım. İnadımı biliyordu. Ve ben eğer istediğimi alamazsam kendi başıma buyruk davranacağımı da biliyordu.

Düşüncelerimi bir kenara bırakarak kafamı ellerim arasına aldım. Şuan tek isteğim Lisa'nın uyanması ve bana iyi olduğunu söylemesiydi.

.
.
.




Koridorda oluşan bağırışlarla kafamı kaldırıp kim olduğuna baktı. Bayan Manoban, Jisoo,Rose ve Hee-Ran..

"Sen!" Dedi işaret parmağını bana doğrultarak. Bir yandan Rose onu engelleyip kollarından tutuyordu.

"Senin yüzünden kızım bu durumda! Kızımın peşini bırak seni lanet olası! Git burdan gözüm görmesin seni! Siz de bırakın beni!" Diyerek kollarını kurtararak bana baktı sinirli gözlerle. Haklıydı belki de Lisa benim korumam olmasaydı onun başına bunlar gelmeyecekti.

"Git burdan dedim sana!" Dediğinde kafamı eğerek yerimden kalkıp dışarı çıktım.

"Anne ileri gidiyorsun!" Rose'un sesini duyduğumda hemen duvara yaslanarak usulca gözyaşlarımı döktüm.

.
.
.


Kaç saattir burdaydım bilmiyordum. Başım çatlamak üzereydi. Hee-Ran hemen yanıma gelerek oturdu.

BODYGUARD{Boss-3}JenlisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin