7- Bazı yaşanmışlıkları affetme

105 12 1
                                    

Bugün albümün fotoğraf çekimi vardı ve evet ben yoktum çünkü yeni şarkıda olamayacaktım.

Evde, camın önündeki pufa oturmuş elimdeki not defterine şarkı sözü karalıyordum. Tabi sonra bunları unutmadan bilgisayara geçirmek zorunda kalıcaktım.
Kendi yazdığını okuyamayan bi insandım ben, üyelerin hepsi şirketteydi 1-2 saatte gelirlerdi.

Sabahın köründe hepsi odama gelmiş kapının girişinden bana bakmışlardı, yarım yamalak açtığım gözümle farketmiştim onları.
Yalnız ve çaresiz hissediyordum, bu iftirayı nasıl halledeceklerdi bilmiyordum bile.

Albümdeki çoğu şarkıyı bitirip teslim etmiştim.
Şimdi ise sabahki mutluluk ile dolan şarkı sözlerinden eser kalmayan deftere yazılar, çizgiler  karamsar sözler karalamakla meşguldüm. 
Çabuk değişen duygusal bir yapım vardı bunu yediğim yemeğe de yansıtırdım.
Telefonuma gelen arkası  kesilmeyen mesajlara bakmayı bırakmıştım.

Üyelerden geliyordu, nasıl ve ne yaptığımı sorup duruyorlardı her dakika benim için endişelenmeleri normaldi ama akılları bende kalsın da istemiyordum.

Chan Hyung'un haberlere bakma sözünü anca dün akşama kadar tutabilmiştim, en son dayanamamış odama geçip kafamı yatağım ve duvardaki boşluk arasına gömüp okuyup okuyup ağlamıştım.

İyi ki Seungmin ve Felix bana dokunmamıştı yoksa şiş bi suratla karşılarına çıkmak zorunda kalırdım hoş sabah baktıklarında eminim anlamışlardı.
Benim yanımda olabildiğince albüm veya şirkete gitmekle ilgili mevzu açmıyorlardı.
Changbin ve Chan Hyung stüdyolarından çıkmayan insan neredeyse orda işleri bitince durmaz olmuşlardı. Nerden mi biliyordum Felix işleri bitiğinde eve geliyor olduklarını söylüyordu.

Kapının açılmasıyla pufun üstünde dikleşmiş gelen kişiye bakıyordum çaktırmadan. Gelen Hyunjin'di.

"Jisung, diğerleri markete uğradı birazdan gelirler"
tamam dercesine kafamı salladım. "Sen niye gitmedin onlarla?"

"Hemen yanına gelmek istedim"

"Nasıl yani"

"Şey daha fazla tek kalma diye"

"Anladım"

"Acıktın mı? Sandviç yapıyım mı sana kendime yapıcam"

"Yok istemiyorum sağ ol."

Mutfağa geçmişti ve emin olun mutfakta bir adet yalnız Hyunjin varsa evde kendinizi güvende hissetme olasılığınız sıfırdı-r derken içerden gelen bi ufak çaplı çığlık duymuştum.

Puftan kalkıp, koşarak mutfağa gittiğimde parmağını sıkıca tutuyordu. "Jisung, çok acıyor ay kesin yarıldı bandaj bant ne bulursan getir"
Hızlıca çekmeceden bant alıp, elini avucuma koydum ki kesilen yere bakıyım diye ama öyle bir kesik göremiyordum.
"E neresi kesildi"

"Görmüyor musun kocaman yeri Jisung"

Eliyle gösterdi yere baktığımda bir kalem ucundan bile daha küçük olan çiziği gördüm.
Bantı çıkarıp parmağına sarana kadar gözlerini benden ayırmamıştı.
"Özür dilerim"
Birden konuşmasıyla anlamsızca ona baktım

"Her şey için, sana bu zamana kadar dediğim haketmediğin onca laf için hepsi seni sadece sinirlendirmek için dediklerimdi hiçbiri gerçek düşüncelerim değildi."

Sessizce ona bakıp söylediklerini dinliyordum sadece.

"O zamanlar sadece çıkış yapmaya odaklıydım üyeleri sadece üye olarak görüyordum ama bu sadece o zamandı ondan sonra söylediklerim de tükürdüğümü yalamamak içindi. Şimdi tek düşündüğüm üyelerle toplu sarılırken sana sarılmamdan hoşlanmaman. Bunu istemiyorum birlikte sohbet ederken diğerlerine baktığın gibi bana bakman hatta daha yakın bakman benle aynı onlarla olduğu gibi sohbet etmen."

Ellerimi bırakmadan konuşmaya devam ediyordu. Kin tutan biri değildim dediğim gibi o zamanlar üzülüyordum ama bu sıralar şunu anlamıştım ölümlü dünyaydı birbirimizi görüp görememek vardı böyle bir yaşamda affedici olmak lazımdı. Ben de istiyordum.
"Tamam unutalım ve baştan başlayalım"
Sıkıca sarılmasıyla duruverdim olduğum yerde.
"Yakın olalım, onlardan daha yakın ve teşekkür ederim geri itmediğin için beni"
Tebessüm edip sarılmasına karşılık verdim.
"O zaman bana da bi sandviç hazırlasın değil mi? Acıktım da sanki"

"Tamam hazırlarım" heyecanlı çıkan sesiyle beni bırakıp tezgahın başına geri geçmişti ikinci ekmeği bıçakla yararken bıçak tutuşunu görmemle elini nasıl ufacık kestiğini anlamıştım.

Masanın karşısına geçip onu beklemeye başladım sandviçin artık son içini koyarken kapının açılma sesini duydum ve Felix'in koşarak mutfağa gelip beni yanağımdan öpmesini.
Felix dışında herkesi öpmek için çabalardım çünkü karşılık vermez ve ittirirlerdi beni ama Felix'te o potansiyel yoktu öperdi beni o yüzden çok öpmezdim onu.
"Neler yaptın bugün sincabım? Mesajlarıma da cevap vermiyorsun!"

"Bir şeyler yazıyordum Felix ondan bakamadım yoksa beni bilirsin aaa ben kim bakmamak kim lütfen"

Gülüp yanımdaki tabureye kuruldu. "Hayırdır, Hyunjin sandviç yapıyor ve mutfağa daha bir şey olmadı."
Gülüp karşılık verdim"yok oldu da mutfağa değil kendinde zarar verdi"
O sıra da bizi dinleyen Hyunjin elinde sandviçlerle masaya oturdu. "Felix elim bir kesildi varya görmen lazımdı Jisung'la hastaneye gidicektik neredeyse"
Şaşkınla Felix bana döndü " ya Hyunjin abartmasana , yok öyle bir şey küçücük bıçakla çizildi sadece" diyip endişelenmemesi için konuşurken bi yandan yiyeceğimi yiyordum. Hızlı yemem lazımdı yoksa mutfağa birazdan bizim yamyam damlar elimden alırdı.
Hyunjin sandviçini bitirip bana gülümseyip salona geçmesiyle Felix bana döndü.

"Hayırdır barışmış gibi bi haliniz var"

"Barıştık çünkü özür diledi benden"

"Vay onca yıllık kırgınlığın bitti yani ona karşı ee şimdi seni nasıl sinirlendiricem ben"

"Evet bitti hem dert ettiğin şeye bak ben yokken stüdyoma girip karıştırıp bana fotoğraflar atıp beni sinirlendirebilirisin"

"Ya öyle demek istememiştim ama kendi elinle bana yem verdin sincapım çok ısrar ettin bir dahakine öyle yaparım o zaman"

"Hadi gel içeri geçelim" elimi masaya sirkeleyip Felix'i kolundan tutup kaldırıp salona sürüklemiştim.

::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Yeyy 2 günün ardından atabildim yeni bölümü anca, kitabımın okunduğunu görmek sevindirici fakat beğeni gelmiyor hiç sizden isteğim kısa da olsa yorum bırakmanız diğer bölüm uzun olucak fakat gene 2 gün sonra gelir.  Bi sonraki bölümde görmek istedikleriniz varsa lütfen yorum bırakın.

Hyunsung İle Çıkışa Doğru  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin