1.🌼

2.4K 108 64
                                    




Jisoo'dan

"Anne l-lütfen yapma!" Diyerek bağırdım. Üvey annem yine geç geldiğim için beni dövüyordu.


"Bana anne deme seni sürtük!! Bir daha geç gelme demedim mi sana?!!" Diyerek yüzüme bir tokat yapıştırmasıyla yere düştüm.


"Anne ö-özür dilerim ge-gerçekten mesaiye kaldım. P-patron fazladan iş v-verdi." Dedim kekeleyerek bir yandan da gözyaşlarımı akıtıyordum.


"Kes sesini!! Bu son bir daha geç gelirsen seni gebertirim duydun mu beni?!!" Dediğinde kafamı salladım onaylarcasına. Yeter ki karışmasın bana. Beni odamda yalnız bıraktığında yine kendi karanlığıma bürünüp usulca ağlamaya devam ettim.


Ben Kim Jisoo, yirmi üç yaşında kendi halinde bir kızım. Beş yıl önce annemi kaybettikten sonra hayatım bir cehenneme döndü.


Nasıl mı? Babamın yüzsüzce annemin ölümünün ikinci haftasında eve başka başka bir kadını getirmesiyle başladı. Ondan önce çok mutluydum. Hayatımın en huzurlu ve sakin anlarıydı.


Ama anne dediğim -gerçi babamın zoruyla anne dediğim- kişi şuanda bana bu evde cehennemi yaşatıyordu. Ona göre çok çirkindim. Beni beğenmez ve beni kendisiyle bir yere götürmeye utanan biriydi.

Babam zengin değildi. Annemden sonra da zaten çalışmayı bırakmıştı onu yerine beni okuldan çıkarıp çalıştırmayı tercih etmişti. Ve üvey annem olan Bayan Jia'nın dediğinden çıkmıyordu. O ne derse babam onun köpeği gibi bir dediğini iki etmiyordu. Her ne kadar bunu babama söyleyip onu uyarsam da o da beni dövüp odaya kapatırdı. Alışmıştım artık onların bu iğrenç tavırlarına.

Masanın üzerinde duran annemin fotoğrafını görünce içli içli ağlamaya başladım tekrardan. Onu o kadar çok özlemiştim ki. Yavaşça yerimden kalkarak masama doğru yürüyüp fotoğrafı elime alıp annemin gül yüzüne baktım. O kadar güzeldi ki.


Yavaşça yatağıma oturduğumda ellerimi fotoğrafın camına sürttüm.

"Neden beni bıraktın anne!? Sensizlik çok kötü bir şey. Babam eskisi gibi değil artık. Sen gittikten sonra hemen evlendi biliyor musun. Anne babam çok kötü biri. Gerçi sen onu görüyorsundur değil mi? Seni çok seviyorum anne. Diğer dünyada mutlu ol olur mu?" Fotoğrafı tekrar yerine koyarak elimin tersiyle gözyaşlarımı sildim.



Yerimden kalkarak dolabın önüne gelerek kendime kıyafet bakmaya başladım. Kısa bir duş alsam iyi olacaktı.

.
.
.

Duştan çıkarak kıyafetlerimi giyinip saçlarımı kurutmaya başladım. Aniden kapı açıldığında hemen oraya gitti bakışlarım.

"Kalk! Markete git evde hiçbir şey kalmamış!!" Dışarı baktığımda yapan yağmurla tekrar Jia'ya baktım.


"A-ama yağmur yağıyor nasıl gidicem?" Dedim mırıldanarak.

"Gidiceksin dediysem gidiceksin!! Yağmurun yağması umrumda değil!!! Ayrıca hasta olman da umrumda değil sünepe!!!_" Diyerek cebinden bir kağıt çıkararak yüzüme fırlatıp odamdan çıktı.


Kağıdı açtığımda içinde bir miktar para ve bir ton malzeme yazıyordu. Nasıl getiricektim bunları?



Saçlarımı tam kurutamadan yerimden kalkarak odadan çıkıp aşağı indim. Jia koltukta oturmuş elindeki patlamış mısırlarla pür dikkat televizyona bakıyordu.



MY DAİSY|| ChaesooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin