MY DAİSY|| Chaesoo

6.🌼

"Annesiyle buraya babamı görmeye geldiğimde tanımıştım. Annemin yakın bir arkadaşıydı. Keşke o zamandan beri Jisoo'yu tanısaydım." Kafamı eğerek elimdeki kağıt parçasına baktım.

Jisoo annesinden bana kalan bir hediyeydi ve ben onu ömrümün sonuna kadar koruyacaktım..

.
.
.

Jisoo'dan

Sabah uyandığımda yatağımdan kalkamamıştım hala dün akşam olanları düşünüyordum. Bana her şey senin için demişti. Bişey saklıyor olabilir miydi? Yok ya beni tanımıyor ki ne saklaması...

Düşüncelerimi bir kenara bırakarak hemen yerimden kalkarak lavaboya girdim. İşe gitmem gerekiyordu.

.
.
.

Aşağı indiğimde ilk defa Jia ve babam beraber oturmuş kahvaltı yapıyorlardı beraber. Acaba evinize taş mı yağacak??

Onları daha fazla takmadan kapıya gideceğim zaman Jia bana seslendi.

"Kız buraya bak bi!! Bugün Bayan Park ile birlikte düğün alışverişine çıkacaksınız! Kadını fazla bekletme ya da mırın kırın etme!!" Dediğinde onu takmadan kapıyı açıp tam çıkacağım zaman Jia koşarak kolumu tuttu.

"Bana bak kadına az cilve yap!! Karın olucak o senin! Muşmula suratınla yanına gitme de senden soğumasın iki günde!!" Dediğinde kolumu elinden kurtararak sinirle yüzüne baktım.

"O benim karım değil patronum ve bu hep böyle kalıcak!!" Bağırarak kapıyı açıp sertçe kapatarak dışarı çıktım.

Bilmiyorum ama çok fazla sinirliydim. Chae'nin bana iyi davranacağını biliyordum ama aniden gelip evlenicez demesi ondan nefret etmemi sağlıyordu.
Gözlerim istemsizce dolduğunda parmaklarımla gözyaşlarımı silerek yürümeye devam ettim.

.
.
.

Yaklaşık bir saat sonra kafeye geldiğimde Chae'nin cam kenarında bir kadınla  kahve içtiğini gördüm. Bu hoşuma gitmemişti amaaaan bana ne !!

Hemen içeri girerek önlüğümü giydim. Jennie kasaya geçtiği için bu sefer ben siparişleri alıyordum. Köşede bir masa beni çağırdığında hemen oraya giderek gülümseyerek siparişleri alacağım zaman karşımda bir müşteri bana bağırmaya başladı.

"Bu ne biçim kahve!!! Neden şekersiz bu, ben şeker koyun demedim mi??!" Dediğinde ne diyeceğimi bilememiştim. Sanırım siparişler karışmıştı.

"Efendim isterseniz değiştirebilirim  karışıklık için üzgünüm." Dedim utanarak.

"Senin gibi bir varoş üzgün olsa ne olur!!!" Diyerek sinirle masadaki sıcak kahveyi iterek çıplak bacağıma dökülmesini sağlamıştı.

Acı içinde geri çekilerek bacağıma üfleyip bağırdım.

Chae anında yanıma gelerek beni kucağına aldı.

"Jinyoung müşteriyle güzelce ilgilenin birazdan geliyorum." Diyerek arkasını dönüp revire götürdü beni.

Köşedeki buzluktan buz aküsünü çıkararak bacağıma tuttu. Ben ise acıyla ağlıyordum. Ama koyduğu buz biraz iyi gelmişti sanki.

"İyi misin güzelim?" Dediğinde gözyaşlarımı silerek kafamı salladım onaylarcasına.

"Bebeğim buzu tut böyle ben krem getireyim." Dediğinde buzu elime tutuşturarak duvara montelenmiş olan dolaptan yanık kremi çıkararak yanıma geldi.

Beni Tekrardan kucağına alarak iyice uyluklarına yerleştirdi. Daha sonra elindeki kremi parmağına sıkarak tenime sürmeye başladı üfleyerek. Ama ben dokunuşları altında hemen titremeye başlamıştım.

Kremi tam sürdüğünde boynuma ıslak bir öpücük bırakarak saçlarımı okşadı. Babamın bile okşamadığı saçlarımı yanımda duran kişi okşuyordu.

Benim ona baktığımı anlamış gibi bacaklarımda olan  bakışlarını bana döndürdü.

Bana doğru eğilerek dudaklarını anlıma bastırıp mırıldandı.

"Sen benimsin. Ömrümün sonuna kadar seninle olacağım can tanem." Dediğinde dudaklarımda hafif bir tebessüm oluşsa da belli etmedim.

"Burda dinlen sen ben de içerdeki sikik herif ve istiyor ona bakayım." Dediğinde kafamı salladım onaylarcasına.

Aniden Jennie ve Lisa içeri girdiğinde bizi o halde görmeleriyle anlık afallamışlardı. Daha bahsetmemiştim onlara dün akşam yaşananlardan.

"B-Bayan Park siz de mi burdaydınız." Lisa kekeleyerek konuştuğunda dudaklarımı ısırarak gülmemek için kendimi zor tutuyordum.

"Aaa Lisa ve Jennie bebeğime iyi bakın ben içerdeki müşteriye bakıcam." Diyerek beni yavaşça yatağa bırakarak kalkıp üzerini düzeltti. Ardından anlıma minik bir öpücük kondurarak revirden çıktı.

Gözlerim Jennie ve Lisa'ya döndüğünde ikisi de kapıya bakıyorlardı. Lisa aniden Koşarak yanıma geldi..

"O.. o bebeğime iyi mi bakın dedi yoksa ben mi yanlış anladım." Jennie inanamayarak konuştuğunda gözlerimi kaçırarak parmaklarıma baktım.

"Siktir sana bebeğim mi diyor!!" Lisa bağırdığında hemen elimle ağzını kapatarak susturdum.

"Sesiniz gidicek sessiz olun. Her şeyi  anlatacağım." Dediğimde ikisi de meraklı gözlerle bana bakıyordu anlat dercesine.

.
.
.

Her şeyi bir bir anlattığımda ikisi de ağızları açık bir şekilde bana bakıyorlardı.

"Yani Bayan Park ile evleneceksin öyle mi?" Lisa parmağıyla kapıyı gösterdiğinde kafamı salladım usulca.

"Jennie hemen düğün kıyafeti bakmamız lazım!!" Dediğinde bu sefer ağzı açık kalan bendim. Tanrım düşündükleri şeye bak!!

İkisi de telefondan kıyafetleri incelenmeye başladıklarında şaşkınlıkla onları izliyordum.

"Kızlar diyorum ki Bayan Park beni para karşılığında aldı diyorum sizin yaptığınıza bakın ya!!" Sızlanırcasına konuştuğumda Lisa ifadesizce bana baktı.

"Yani Soo. Üvey annenden ve babandan daha iyi bakacağı kesin. O yüzden sus ve bizimle elbise seç!!" Dediğinde oflayarak gözlerimi kaçırdım.

"Bilmiyorum Lis." Dediğimde yanıma oturarak saçlarımı karıştırdı.

"Her şey çok güzel olucak kötü düşünme." Dediğinde Jennie de tebessüm ederek gelip bana sarıldı.

Bölüm bekleyen çiçeklerime..

Bölümü nasıl buldunuz bakalım??

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum çiçeklerimmmmm 🌺💜

xxHee-Ranxx.   

           🍓.