Melez (Kasuka 2)

Özlem

"Anne biz burada mı yaşıyorduk" deyip bavulunu içeri sürükledi Alexmi.

"Evet tatlım bir yıl önce" deyip Josh'a baktım. Büyük bavulları getirmeye çalışıyordu.

"Vay anasını sayın seyirciler." Bir broşürü eline aldı.

"Tenis kortu bile var. Aman Tanrımmm." Sonra bavulunu aldı.

"Benim odam neresi?" Dedi Alexmi merdivenlere hayranlıkla bakarken.

Merdiven üst kata çıkıyordu ama üst kat bir balkon gibiydi. Uzun ama dardı buyüzden aşağıdan bakınca üst katı görebiliyordunuz. Merdiven düz olarak yukarı çıkıyordu. Merdivenin arkasında bir boşluk vardı. Oradan özel odalara gidiliyordu -yatak odaları banyolar vb. Mutfak ve salonlar üt kattaydı. O odalar da -çok genişti. Josh merdivenin arkasına girdi. Alexmi de onu takip etti. Ben de hemen arkalarından gittim. Alexmi'nin odası soldan üçüncü kapıydı. Bizimki ise beşinci. Alexmi'nin odası siyah, bordo ve beyaz renklerdeydi. Bu renkleri taşınmadan önce o seçmişti. Yatağı çift kişilikti -nedense artık... Kocaman bir odaydı ve o bunu sevmişti. Makyaj masası ve daha bir sürü şey vardı.

"Hangi okula gidicem baba?"

"Tatlım Jack ve benim kurduğumuz vampirler okuluna. Amcan oranın müdürü. Orada herkes siyah giyer. Kurtlar da mavi. Sen kırmızı giyeceksin çünkü sen farklısın. Ana" diye bana baktı.

"Bizimkileri öylesine buraya çağırdım(!) Sizleri görüce çok sevinecekler." Cebinden bir fotoğraf çıkarıp Alexmi'nin yatağına oturdu. Dizine oturması için dizine vurdu.

"İşte bu Kevin amca. Her zaman neşeli ve matraktır. Sevgilisi Melina gibi. Austin ve Ally daha çok sessiz ve ciddilerdir. Jack ve Maria da büyükanne ve büyükbaba oluyor canım. Onlar sevecen kavramının vücut bulmuş hali."

Bir saat sonra herkes odasına yerleşmişti. Öğle yemeğimizi koca mutfakta yiyip hizmetliye ikramlık hazırlamasını söyledik. Biz de yeni çıkan 3D filmi izlemek üzere sinema odasına gittik. Biz filmin yarısındayken zil çaldı. Josh gidip kapıyı açtı. Biz de merdivenlerin orada durduk. İçeri ilk çene çalarak Kevin girdi. Beni gördüğü anda

"Anastasia" dedi. Gözleri faltaşı gibi açılmıştı. Devamını getireceken nefesi kesilmiş gibi sustu. Ardından Ally geldi ve bir çığlık atıp boynuma atladı.

"Seni çok özledim Ana. " dedi. Şu an hiç kimse neler olduğunu düşünmüyordu. Tek düşündükleri bizim geri gelmiş olmamızdı. Kevin Melina'nın elinden tutup onu çekti ve bize sarıldılar. Her zaman tepkisiz olan Austin'in bile nefesi kesilmişti. Onlar bizi bırakınca Maria ve Jack de bizi kucakladı. Sonra birden Kevin'ın gülümsemesi yerini düşünceli bir ifadeye bıraktı.

"Pekala biri burada neler olduğunu açıklayabilir mi?" Josh onlara içeri geçmelerini belirtmek amacıyla salonu işaret etti.

"......bir anda her şeyi hatırlıyordum."

"Ana Alexandra Mia'ya en son ne dedim demiştin."

"Sanırım ona şöye bağırdım. KÜÇÜK HANIM DERHAL ODANI TOPLA." Jack gülümsedi.

"Beyin tramvası. Tanrım... Bunu neden düşünemedim ki." Neler oluyor anlamında baktık.

"Anastasia Josh sana nasıl hitap ediyordu?"

"Ana diye." Aniden bir şimşek çaktı beynimde. Gözlerimin -ve ağzımın açıldığına emindim.

"Küçük hanııım" dedim heyecanla. Jack parmağını şaklattı.

"Bingo!! Josh beynide hepimizi isimleriyle kaydetmişti. Beni Jack, Maria'yı Maria, Kevin'ı da Kevin. Ama seni ve Alexandra Mia'yı küçük hanımlar diye kaydetmişti. Ve bunu senin ağzından duyması şok etkisi yarattı ve beyni kısa devre yaptı." Sözü ben aldım.

"Ve böylece bayıldı. Kendine geldiğinde..."

"Her şeyi hatırlıyordum." Dedi Josh.

"Vay canına şu beyin denen organ çok karmaşık" dedi Alexmi. Kevin atladı.

"Buyüzden midemi beynimden daha çok seviyorum. Ayrıca bir haftadır bir şey yemedim."

"Nasıl dayanıyorsun Kevin amca." Alexmi'nin sırtını sıvazladım

"Tatlım onlar vampir. Hafta bir kez bir şey yemeleri yetiyor. Ana besinleri kan."

"Ama ben bir melezim yani iki özelliği de taşıyorum. Buyüzden hepinizden daha güçlüyüm." Kevin kollarını sıvadı.

"Bilek güreşinde bir kıza yenilecek değilim." Ama öyle olmadı. Saniyesinde nakavt.

"VE KAZANAN!" deyip Alexmi'nin elini kaldırdı.

"YEĞENİMM!" Josh güldü ve işaretine dokunup zihninden bir şeyler mırıldandı.

"Her zaman kendine bir pay çıkartır." Kıkırdadım.

"Umarım Josh zihnine benim hakkımda kötü bir şey fısılamamıştır."

"Hayır hayır öyle bir şey olmadı" dedim ve güldüm.