Zor'la Aşk ❤️‍🔥

Değişim

Uyandım.
Bu evde ilk defa mutlu uyandım. Sanki bugün güneş benim için doğmuştu. Mutluluk kaynağıma baktım. Hayır bakamadım.
Yanımda yoktu. Birden yüzüm düştü. Ne ara alışmıştım ben ona sahi? Aşk böyle bir şey miydi? Tam yataktan kalkacağım sırada, mis gibi kokular geldi burnuma. Ardından kapı açıldı yavaşça. Benim uyuduğumu düşündüğü için sessizce açıyordu. Karşısında yatakta oturan beni görünce sıcacık gülümsedi. Ben mi? Ben karşımdaki KOCAMA, yani altında İpek geceliği olan ama üstü çıplak ve bütün kaslarını sergileyen adama büyülenmiş gibi bakıyordum. Simsiyah saçları dağılmış ve anlına bir kaç tutam düşmüş, onu aşırı yakışıklı kılmıştı. Benim kocam zaten yakışıklıydı. KOCAM.
Vücuduna baktığımı görünce tek kaşını kaldırdı ve konuştu. Keşke konuşmasaydı.
'Bebeğim. Eğer vücudumu süzmeni kesen bir kaç parça varsa çıkartayım. Daha detaylı süzersin. Ne dersin.' Dedi.
Hemen gözlerimi kaçırdım.
'Yeni uyandım ya dalmışım. Seninle alakası yok yani. Hem ne alaka? Ben senin kaslarına bakmıyorum bir kere. Ayrıca bu hal ne? Evde görevliler yok mu?'
Ama sonu olmadı. Keşke içimden düşünseydim. Ama artık çok geçti.
Gülümsemesi kahkahaya dönerken gözlerinde bir dıygu vardı. Mutluluk.
'Güzelim sen beni kıskanıyor musun?'
'Ben mi? Hıh! Yok daha neler. Sadece. Merak. Evet, sadece merak ettim.'
Ama yemedi.
Yanıma yaklaştı. Eğildi. Daha da eğildi. Çok çekiciydi şuan. Kokusu burnuma doldu. Ve ben gözlerimi kapattım. Öpmesini bekledim.
Ama..
'Gözlerini aç sevgilim. Öpmeyeceğim. ŞİMDİLİK.'
Dedi.
Bugün ikinci rezilliğimdi. Ne diye kaptırırsın ki kendini. Ah Kumsal. Hemen öpücük beklemeler falan!
Ayrıca ne var ufacık öpseydi.
Ellerimden tuttu ve kaldırdı yavaşça. Üzerimde mini geceliğim vardı. Ben uyurken giydirmişti sanırım. Malum, gece üzerimde değildi. Üzerimde 'başka' bişey vardı. Ya da biri.
Merdivenlere doğru yürüdüm. Ellerimi bıraktı ve beni kucağına aldı.
'Karımı ve bebeğimi yürütmek istemiyorum.' Dedi.
'Aslında inerdim ben. Zaten hep iniyorum. Hem sana  ağır gelmez miyiz?' Gerçi 55 kilo kızdım ama olsun ağırdan satmak iyidir her zaman. Ayrıca bu kaslarla zorlanacağını sanmıyordum.
'Ben seni senelerce kalbimde taşıdım. Bir merdiven mi zorlayacak Karıcığım ?'
Her Karıcığım dedikçe ister istemez mutlu oluyordum. Bu kadar sahiplenmesini asla beklemiyordum. Tam olarak göremediğim sevgiyi ve şefkati veriyordu bana. Ve o böyle yaptıkça birer birer yıkılıyordu duvarlarım ona karşı.
Dikkatlice inerken kulağıma yaklaştı.
'Ayrıca seni öpmek kadar hoşuma giden bişey yok Karıcığım. O an öpseydim bırakmazdım ve kahvaltımız beklerdi.' Dedi.
Ben kafamı çevirdiğimde inmiştik ve çok güzel bir masa vardı. Masayı es geçip mutfağa girdi. Beni tezgaha oturttu.
'Evet güzelim. Söyle bakalım. Omlet mi istersin yoksa köfte mi?'
İkisini de çok seviyordum ama burda oturmak değil onunla beraber hazırlamak istiyordum. Annemle ya da babamla güle oynaya neşe ile hiç kahvaltı hazırlayamamıştım. İnmeye yeltendiğim sırada..
'Hayır Karıcığım. Sen oturacaksın. Ne istiyorsan söyle ben hallederim.' Dedi. 
Tezgahta olduğum için yüksekteydim. Ve oturduğum için gecelik kalçama kadar sıyrılmıştı. Çekiştirmek istedim ama dün akşam isteyerek birlikte olduğum adamdan utanmam saçma olurdu. İri cüssesi ile tam karşımdaydı. Ellerini bacaklarıma koydu. Sonra biraz daha yukarı. Geceliği bacaklarıma kadar indirdi.
'İşte bu yüzden inme. Sen hareket ettikçe bu gecelik açılacak ve ben kendime daha fazla sahip çıkamam.'
Gözleri göğüslerime değdi. Ben hemen ortamı dağıtmak için konuştum.
'Aslında, ikisini de çok seviyorum ama bana izin vermiyorsun ki yardım edeyim. Beraber hazırlayalım. Ayrıca dikkat ederim ben.' diyip tatlı tatlı sırıttım.
Gözleri gülüşümde kaldı bir süre. O da güldü. Yine çıktı gamzesi. Yaklaştım öptüm. Çok yakışıyordu ona. Elinin tersiyle yanağımı okşadı nazikçe.
'Ben, seninle bu kadar güzel olabileceğini düşünmedim. Nesin sen böyle? Nasıl bu kadar mutlu edebiliyorsun? Nasıl bu kadar huzurlu hissediyorum hiç anlamıyorum. Zaman dursun istiyorum. Sonsuza dek sana bakmak istiyorum. Yanında olmak, sarmak. Ben böyle bir adam değildim. Seninle çok değişiyorum. Kumsal, ne yaptın bana böyle?'
Bazen şaşırıyordum düşüncelerine. Aklıma bu eve geldiğim ilk gün gelince nasıl bu kadar değiştiğini anlayamıyordum. Zarar vermesi, diretmeleri. Bana o gün bahsettiği aşk değildi. Ama şuan Emir bana aşıktı. Ve çok güzel hissettiriyordu.
Ortamı bozan ses karnımın gurultusu oldu. Elini karnıma koydu. Okşadı.
'Tamam babacığım. Baban hemen doyuracak seni.'
Ona babalık şimdiden çok yakışmıştı. Bu işleri bırakırsa bizi rahat bırakmazlardı buna Emir vurulduğunda emin olmuştum ama bizi korurdu. Canı pahasına.
Döndü ve büyük bir dikkatle işine devam etti. Ben de yavaşça indim. Dolaptan domates salatalık çıkardım ve yıkadım. Bıçakların yerini sormak için döndüğümde arkamda onu görmeyi beklemiyordum. Bütün bedenini bana yaslamış tabak çıkarıyordu.
'Karıcığım tabak yukarda ve sen uzanma diye çıkarmak istedim. Gerçekten başka düşüncem yok.' Dedi ve dudakları yukarı kıvrıldı.
'Evet kocacığım kesinlikle öyledir. Saol ince düşüncen için ama biraz daha durursan köfteler yanacak. Ben aç kalırsam o zaman da seni mi yiyeceğim?'
Ona karşı hitabım hoşuna gitmişti. Mutluluk şimdi yüzüne dağılmıştı. O beni mutlu ediyorsa ben de onu etmeliydim. Sonra işine döndü ve köfteleri çevirdi. Baştan aşağı süzdü beni ve ..
'Aslında iyi fikir ama şuan olmaz. Kahvaltıdan sonra bir toplantım var. Ama biter bitmez buradayım. Film odasında film izleriz diye düşündüm. Sen ve ben. Ama istersen yatak odasında başka hobiler de bulabiliriz.' diyip sinsice güldü.
'Tamam hadi bitti benim işim Emir. Çok acıktım. Masaya geçelim.' Dedim ve hızla yürüdüm salona. Amacım hemen sandalyeye oturmaktı. Bu gecelik ile rahat hareket edemiyordum.
Arkamdan geldi ve omzumu öptü.
'Hizmetliler nerde?' Dedim. Sabahtan beri görememiştim.
'Bugün izinliler. Karımla ilk kahvaltımızı ben hazırlamak istedim. Yarın sabah gelirler. Bu arada merak etme karıcığım, beni kimse görmedi. Hele senin gibi kimse süzmedi.' dedi ve keyifle çatalı köfteye batırdı. Kendi yiyecek zannederken bana uzattı. Ve gülerek, sıcacık yaptık kahvaltımızı.