9

711 92 72
                                    

"Gitme, sana zamanı getireceğim
Zamanın bittiği yerden."

(80 oy 150 yorum)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(80 oy 150 yorum)

Taehyung ile geçirdiğim rüya dolu saatlerin ardından kabusu yaşamaya başlamıştım. Annem önüme türlü türlü elbiseler koymuş ve Taehyunglara giderken hangisini giymem konusunda kararsızdı. Ben bıkkınlıkla makyaj masamın önündeki pembe peluş koltuğa oturmuş tüyleriyle oynuyordum. Annem aynı anda on elbisede göz gezdirip çok kararsız kaldığını söylüyordu.

"Jennie hangisi senin için daha uygun bulamadım. Bu aralar kilo aldın gibi. Biraz kapalı bir şeyler seçmeliyim sanırım." ellerim hala türlerdeyken hiçbir şey demedim. Bu aralar o kadar çok üzülüp, düşünüyordum ki kilo almak bir yana dursun fazlaca kilo vermiştim. Annem bunu farkedemezdi. Daha önce ailem hakkında asla şikayetlenmezdim fakat Taehyung ile beraber gerçek yaşantıyı biraz olsa tatmıştım.

Annem en son eline düz siyah bir elbise aldı. Askıları zincir detaylıydı ve hoş duruyordu. Daha az önce yapılmış olan saç ve makyajıma gururlu bir gülümseyişle bakmıştı. Böyle zamanlarda bende mutlu olurdum. Annemin benle gurur duyduğunu düşünür sevinirdim.

"Çok güzel olmuşsun. Al bakalım bunu da giy." annemin uzattığı elbiseyi büyük bir sevinçle aldım. Annem kolay kolay memnun olmazdı ve ne kadar güzel olduğumu söyleyip yanaklarımı kızartmıştı bile.

Üzerimi giyinip aşağı indiğimde annemle babam çoktan yemek masasına oturmuştu. Bayan Kim bu seferlik benim tek gelmemi istemişti. Bu bana fazlaca garip gelmişti fakat bu durumu sorgulayacak bir konumda olmadığımı biliyordum.

"Ben gidiyorum. Size afiyet olsun." saygıyla eğildim önlerinde. Annem hafifçe elindeki çatal ve bıçağı bıraktı. Böyle zamanlarda korkar gelecek cümleleri beklerdim. Beni baştan sona süzdü.

"Jennie orada düzgün davran. Bak kilo almışsın çok yememeye dikkat et." sıkıldığımı belli etmeden kafa sallandım ve vedalaşıp yola çıktım. Tekrar onların evine gidiyor olmak beni heyecanlandırıyordu. Evleri o kadar güzeldi ki her yeri ama her yeri görmek istiyordum. Bu isteğimi içimde tutacaktım. Olurda evlenirsek evin her bir yanını keşfederdim. Hala evlenmeyecek olmamıza dair umutlarım vardı tabi.

O ihtişamlı ve tarihin izlerini taşıyan bahçedeydim yine. İlk geldiğim gün ki kadar korkum yoktu. Hatta o günün tersine içimde bir heyecan vardı. Sebebi nedir bilmem ama sanırım Bay ve Bayan Kim ile ilk defa tek başıma sohbet edecek olmam olabilirdi. Çünkü hep annemler olurdu yanımda. Beni pek konuşturmazlardı. Bayan Kim bu durumu farkediyordu. Bazen bana sorular sorardı ve annem benden önce ona cevaplar verirdi. Bayan Kim o zamanlar annemi dinlemekten çok uzak beni izlerdi. Ne bileyim gerçekten görüşlerime önem veren biri gibi davranıyordu ve ben böyle bir saygıya bir hayli uzak birisiydim. Bayan Kim bana değerli hissettiriyordu. Birbirimizi henüz tanımıyorduk. Belli ki bu durumdan sıkılmıştı ve bu yüzden sadece beni çağırmıştı bu yemeğe.

All TimeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin