Anders Know || minsung

|| 20 . bölüm ||

amcam hala kıpkırmızı olan suratı ile arabayı sürmeye devam ediyordu , Chan denilen adam da hâlâ sırıta sırıta ona bakıyordu , ben bunlarda evlilik görüyorum çok da yakışıyorlar maşallah tü tü tü

***

5-10 dakika sonra sonunda eve gelebildik , amcam ile Chan bey başka bir yere gideceklerdi bu yüzden beni eve bırakıp gittiler

hızlı adımlarla eve gittim ve hemen içeriye girdim , Minho'nun bu saatte gelmemesi gerekiyordu ama koltukta uyuyordu şuan-

şaşkın şaşkın bir süre ona baktım , şu anda daha okulda olması gerekiyordu neden burda diye düşündüm , biraz sonra da çantamı bir kenara atıp koltuğun yanına kadar gittim

uyandıracaktım ama çok tatlı uyuyordu ve kediye benziyordu bu yüzden onu uyandıramadım sadece o yakışıklı yüzüne baktım

dediği şeyleri düşünüyordum , sen bana aşıksın dediği an aklımdan çıkmıyordu , cidden ona aşık mıydım ben ? bu hissettiğim şeyler aşk mıydı ?

daha önce bir kere bile yaşamamıştım bunları bu yüzden aşk nedir onu bile bilmiyordum

yüzüne bakarken gülümsemekten alıkoyamıyordum kendimi , o hoşuma gidiyordu , onunla olma fikri de sanırım cidden ona aşık olmuştum ben....

bir anda gözlerini açtı ve bana baktı

M : yanıma gel

J : n-ne ?

M : kucağıma gel işte

J : ne diyorsun sen-

M : gel dedim

kaşlarını çatarak bakınca biraz tırsıp üzerine uzandım , o da elleriyle belimi kavradı , onun kalbinin sesini duyabiliyordum normal şekilde atıyordu ama benim ki çok hızlı atıyordu

saçlarımı kokladığını hissettiğim zaman ister istemez güldüm , şuan kendimi bebek gibi hissediyordum

M : saçların çok güzel kokuyor :)

J : t-teşekkürler...

M : sen bu gidişle kekeme olacaksın Jisung

J : n-ne alaka ?

M : sana azıcık bile yaklaşsam heyecandan veya korkudan kekeliyorsun onu diyorum :)

J : bu benim elimde değil ki

M : ama çok hoşuma gidiyor biliyor musun :)

J : ne hoşuna gidiyor ?

M : sen gidiyorsun , yani davranışların , kokun , kekeleme , kitlenmen , beni kıskanman....

kafamı kaldırıp gözlerine baktım

J : y-yani benden hoşlanıyor m-musun ?

gözlerimin içine nedense üzgün gibi baktı , neden öyle bakıyordu ki

M : uyu

J : ama-

M : uyu hadi sonra veririm cevabımı

çaresizce tekrar kafamı göğsüne koydum ve gözlerimi kapatıp uyudum , soruma cevap vermemişti ayrıca da sebebini bilmediğim bir şekilde üzgün gibi bakmıştı bana

***

yaklaşık 2 saattir Minho ile uzanıyorduk , uyumaya çalışmıştım ama bir türlü olmamıştı , sadece yüzüne bakmıştım artık kalkmak istiyordum , o da sanki bunu hissetmiş gibi uyandı

M : kalk hadi , dedi ve bende yerimden kalktım , yeni uyandığı için saçları hep karmakarışık olmuştu ve çok tatlı görünüyordu bana göre

J : şey Minho sen Hyunjin ile konuştun mu ?

M : off hatırlatma

J : ne oldu ki lan

M : bak şimdi senin yanından gittikten sonra ben iki saat bunu aradım ve bulamadan zil çaldı , sonra sınıfa girdim ama bu gerizekalı çoktan bizim sınıfa duyutmuş duyduğu her şeyi nasıl yapıyor anlamıyorum sadece bizim duyanayacağımız şekilde bir anons falan mı yapıyor

yutkundum

J : s-sonra ne oldu

M : sınıftakiler beni sorguya çektiler " Jisung ile kavga etmemiş miydiniz siz , birbirinizden nefret etmiyor muydunuz ? " falan dediler tabi ben hepsinin yalan olduğunu söyledim , sonraki tenefüste de hemen Hyunjin'i buldum konuştum ne duydun lan dedim

J : ne d-duymuş ?

M : senin de benimde dediğimiz her şeyi duymuş bir de ezberlemiş amk çocuğu bu da yetmezmiş gibi tehdit edebilmek için ses kaydına almış

J : ses kaydına mı almış ?!! ne ?! bittim olm ben , benim okul hayatım yalan oldu , herkes bana artık tatlı bir aşık insan gözüyle bakacak ?!! Hyunjin ben senin doğduğun günün şafağını si-

Minho bir elimi tuttu

M : sakin ol kimseye atmayacak ses kaydını ama...

J : ama ne ?

M : bir şartı var..

J : ne şartı ?

M : şey dedi ki.... birkaç gün ikiniz benim..

J : sakın tahmin ettiğim şeyi demiş olmasın....

M : kölem olacaksınız dedi-

~ Devam edecek