Kapattığı kapıya kendini yaslarken cebinden çıkardığı sigarayı dudaklarının arasına aldı. Buu sessizliği ve sakinliği fırtınanın habercisi olduğunu biliyordum.
Sigaranın ucunu yakarken gözleri bir an olsun gözlerimden ayrılmadı. Derin bir nefes alıp bırakırken gözlerini kıstı
"Benden kaçamayacağını sana daha kaç kere söylemem gerekiyor." Diye mırıldandı ölüm sessizliğiyle. Gözlerim yatağa kelepçelenmiş elime gitti.
"Beni mahkum edemezsin, seni doğru düzgün tanımıyorum bile benden seni sevmemi bekleyemezsin." Diye sertçe konuştum. Ama hiçte ona etki etmemişti zaten çok korkuyordum.
"O kolundaki kelepçe olmadan da bir yere gidemezsin, ama bu deli cesaretinin bir bedeli olmalıydı." Beni duymamazlıktan gelmişti herzamanki gibi.
"Anla artık senin benden başka gidecek kimsen yok. Sen ve ben başka kimse yok."
"Keşke o gün seni hiç görmeseydim, seni hiç tanımasaydım."
.1 ay önce-
Okula gitmek için hazırlanırken banyodaki tartıya çıktım. Keşke çıkmasaydım!
76 kilo olmuştum. Kilo vermek isterken iki kilo daha almıştım. Gözlerim dolmaya başlayınca dudaklarımı ısırdım.
"Allah beni kahretsin." Diye fısıldadım saçlarımı at kuyruğu yaparken. Aynada gözlerime bakıp yüzüme tükürmek istedim.
'Tut diyorum değil mi şu boktan boğazını!" Diye söylenmeye devam ettim. Banyodan çıkıp çantamı aldım. Kapıya gidecekken ablam önümü kesti
"Nereye gidiyorsun daha kahvaltı etmedin." Çığlık atmak istiyordum
"Abla yemeyeceğim siz yiyin." Göz ucuyla abimi mutfakta kahvaltı ederken gördüm. Abim Sait 21 yaşında üniversite öğrencisiydi yarı zamanlı da bir Cafe de çalışıyordu ablam Ece de 21 yaşındaydı abimle ikizlerdi ablam abim gibi üniversite kazanamamış bir fabrikada ise girmişti. Her sene üniversite sınavlarına girsene istediği sonucu elde edemiyordu. Ikiside benim gibi değildi abim 1.90 boyunda kaslı çok yakışıklıydı. Anlamda 1.70 boyunda esmer fıstık gibi bir fiziği vardı. Yüzünün güzelliğini söylemiyorum bile.
Ben mi?
Ben 11. Sınıfa giden 1.66 boyunda 76 kilo beyaz tenli hatta o kadar beyazdır ki ruh gibi kızdım
Çirkindim işte...
"Saçmalama Lale, aç karnına okula mı gidilir. Otur hadi masaya ise gideceğim ben."
"Abla....şey"
"O boktan tartıya mi çıktın yine!" Diye kızınca gözlerimi aşağıya indirdim.
"İKİ kilo almışım."
"Olabilir, şuan da senin gelişme çağın. Yiyeceksin sonra verirsin." Gözlerimi devirmemek için kendimi zor tuttum
"Tek gelişen ben miyim? Okulda herkes zayıf benimle dalga geçiyorlar. " abimin masadan kalkıp yanıma geldiğini görünce sustum
"Kim dalga geçiyormuş söyle de ağzını burnunu kırıyım onların." Diye giriş yaptı abim.
"Sana zorbalık mi yapıyorlar!" Diye bağırdı ablam.
'Ya hayır öyle değil."
"Gelip müdürle konuşurum bugün öyle sana hakaret edip bunaltamaz kimse."
'Daha neler...' diyen iç sesime hak verdim.
"Abla ne olur öyle bir şey yapma, daha kötü olur sonra, zaten bir şey kalmadı sene sonuna." Uzunca yüzüme baktı
"Ozaman geç iki lokma bir şey ye. En azından domates peynir ye atıştır biraz hadi. Abim gözlerime eğer yemezsen okula ben götürür oradakileri de mezara gömerim gibi bakınca ablama başımı sallayıp mutfağa geçtim. Ağzıma domates salatalık atarken ağlamak üzereydim.
Mutfağın önünden geçsem kilo alıyordum kilooo!
Abimle ben evden çıkıp yürürken telefonum titredi. Açıp bakınca ceylan olduğunu gördüm
"Geç kalma sakın anlatacaklarım var kızım olaylar olaylar."
Merakla hemen geliyorum yazıp abime baktım
İlerde köşeyi dönerken o düz gidip otobüse binecekti.
"Abi akşam geç gelsem -"
"Kim o zibidi?"
"Ha?"
"Hangi zibidi için geç kalacaksın." Burukça gülümsedim
"Kim bana baksın abi sende..." Diye fısıldadım ama abim duymuştu. Durup yüzüme bakınca bende durdum.
"Lale, şu kiloyu kendine takıntı yapmaktan vazgeç. Sen çok güzelsin. Bırak seni beğenen kalbini beğensin hemde. Yüzünün güzelliği bin basar hepsine"
Yüzün güzel.
Herkesin kilolusun ama yüzün çok güzel demesi gibi...
Sadece başımı salladım. Konuyu uzatmak istemiyordum.
"Geç kalabilirim değil mi?"
"Tamam ama telefonun açık olsun hep." Gülümseyip başımı salladım. Köşeyi döneceğim zaman abim beni kendine çekip saçlarıma dudaklarını bastırdı
"Kimsenin seni üzmesine izin verme." Diye fısıldadı. Sonra beni bırakıp yürüdü bende köşeyi dönüp yürürken hızlı adımlarla okula ilerledim.
Ama o anda durup o izbe sokağa girmeye karar verdim. Ceylan bana hemen gel demişti. Ne anlatacağını çok merak ediyordum. Kendi yolumdan gitsem 10 dakika surerdi ama bu sokaktan gitsem 5 dakika bile sürmezdi.
Koşacağım. Dedim kendi kendime.
Sokağa adım atar atmaz bir korku bütün tüylerimi diken diken etti.Bu sokakta kitap sayfası koparır gibi adam kafası kopardıklarını duymuştum.
Zevk için adam öldürenleri...
Abartiyorlar canım,dedim kendi kendime ama buna ben bile inanmamıştım.
Çoktan pişman olsamda yarısına gelmiştim. Dua edip ilerlerken sokağın bomboş ve çıt çıkmadığını fark ettim.
Ama o anda yerde kan izleri görünce duraksadım.
"Adak kesmişlerdir herhalde." Diye iyi düşünmeye çalıştım. Fakat kan izlerinin bir arabanın yanında uzanmış adama götürdüğünü görünce küçük dilimi yutacaktım.
.
Vote verip destek olur musunuz❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
O KIZ BENİM +18
Teen Fiction"Bana büyü mü yaptınız!" . Hayatını kurtardığı adam tarafından kaçırılan Lale. Hayatını kurtaran genç kıza takıntılı aşık olan Demir. . "Cehennemin dibine de gitsen gelir seni bulurum!" .