~Part 19~

293 29 6
                                    

Jennie

- Ne demek istiyorsun?

Taehyung arkasına yaslandı ve bir süre gözlerimin içine baktıktan sonra başını sağa sola salladı. Son günlerdeki görüşmelerimizde benden sürekli bir şey sakladığını hissediyor, bu his de beni yeterince huzursuz etmeye yetiyordu. İçimden bir ses bu konunun beni de ilgilendirdiğini söylüyordu.

- Muhtemelen konumuzla ne alakası olduğunu soracaksın ama Lisa'nın önceden bir asker olduğunu biliyorsundur. Görevi esnasında önemli bir ismin yakalanmasında büyük bir rol oynadığını öğrendim. Ben de araştırma yaparak olayın biraz derinine indim, bulduğum şeye inanamayacaksın. Annenin bir numaralı adamı olan Kim Sung-Jae isimli bir ajana ulaştım, raporlara göre kendisi yakalandıktan 36 saat sonra ölmüş. Kaçmaya çalışırken çıkan bir arbedede etkisiz hale getirildiğinden bahsediliyor. Ayrıca aynı rapora göre Kim Sung-Jae üst düzey bir sorumluyu yaralamış.

- Lisa... Bana bunlardan hiç bahsetmemişti.

- Neden sana detaylarıyla anlatmadığını bilmiyorum, belki de bu işi kabul etmesinin altında yatan tek sebep babanın onu oraya yollamış olması da değildi. Ama bu işi çok çirkinleştirecek bir detaya ulaştım. Görünen o ki yıllardır öldüğü zannedilen Sung-Jae saldırının olduğu gün kamera kayıtlarında görülmüş. Soruşturmayı yürüten dedektifler de bu herifin ne zaman öldüğü detayını atlamış olacaklar ki soruşturmada adı sadece bir yerde geçiyor. Patlamanın sorumlularından birinin annen olduğunu düşünürsek Kim Sung-Jae'nin neden burada olduğu daha net bir hale geliyor.

Lafını devam ettirmek istediğini görebiliyordum ancak bir süreliğine duraksamıştı. Sorgulayan bakışlarımı aldırmadan koltuğun yanına yasladığı çantasına uzandı ve içinden bir dosya çıkarıp bana uzattı. Dosyayı alırken bana gülümsediğini görsem bile elinin hafiften titrediğini de fark etmiştim.

- Bahsettiğim her şey buradaki dosyada mevcut. Sadece emin olamadığım bir şey için sana bu dosyayı verdim.

İlk başta neyden bahsettiğini tam olarak anlayamamıştım. Birkaç dakika dosyayı incelediğimde ise onu tedirgin eden şeyin ne olduğunu, Kim Sung-Jae denilen adamın bizim için ne kadar büyük bir tehdit oluşturduğunu görebilmiştim.

- Kim Sung-Jae... aylardır hepimizi takip mi ediyor?

Lisa

Rosé ve Jisoo'yu sonunda evden yollamayı başardıktan ve Taeyong'un günlük raporunu dinledikten sonra Jennie'nin odasına yönelmiş, bir yandan da benimle konuşmak istemezse ne yapacağımı düşünüyordum. İki saat önce Taehyung denen herif de hangi delikten çıktıysa ona dönmüştü. Jennie'den onunla görüşmemesini isteyemezdim, üstelik Jisoo ve Rosé'nin Taehyung hakkında dedikleri de aklımın bir köşesinde kendine yer edinmişti. Onu bu kadar önemli kılan neydi? Aklımı kurcalayan bu soruyu şimdilik geçiştirip yavaşça Jennie'nin odasına girdim. Uyuduğunu gördüğümde ise kapıyı yavaşça arkamdan kapatarak yatağa yöneldim, birkaç gündür üzgün olduğunu bildiğimden onu konuşmak için çok zorlamamıştım ve bu durum bir süreliğine bizi ayırmıştı. Arkasından sarılacakken yatağın üzerindeki bir dosyayı fark ettim. Kaç gündür odasında olduğunu da hesaba katarsak, muhtemelen Taehyung denilen herif ona bu dosyayı vermişti. Dosyayı elime alıp üzerinde yazanı okuduğumda ise anlık olarak kafam karışmıştı.

Kim Sung-Jae

İsmini görmeyeli uzun zaman olmuş olmanın verdiği anlık ürperti ile hafiften titrediğimi hissettim. Jennie'nin bu adamla ne işi vardı? Taehyung denen herif mi ona bu dosyayı vermişti? Eğer öyleyse, neden Jennie'ye bu adam ile alakalı bilgiler veriyordu? Bu yeni sorular aklımı kurcalamaya, başıma ağrılar girmesine sebep olmaya başlarken Jennie'nin hafiften hareketlenmeye başladığını fark ettim. Elimdeki dosyayı yatağın yanındaki komodinin üzerine bırakıp uzun zamandır yapmak istediğim şeyi yaptım.

Bodyguard | JenniexLisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin