İçindeki güven hissine kapılarak yataktan doğruldu ve "Hadisene, ne bekliyorsun?" dedi Yıldız. Bir anda enerji dolmuştu. Kendini iyi hissediyordu ve bunu değerlendirmekten geri kalmayacaktı.
Odadaki giysi dolabına doğru yürüdü ve kapağını araladı. Kencdi giysilerinden sadece birkaç parça vardı. Geri kalanların hepsi bu eve geldiğinden beri buradaydı. Ellerini kıyafetlerin üzerinde gezdirdi ve hemen ardından hızlıca arkasında onu bekleyen Çağatay'a döndü.
"Öyle durup izleyecek misin, yoksa gelip yardım mı edeceksin?"
Çağatay bu sözler üzerine yavaş adımlarla Yıldız'ın yanına ilerledi ve gözlerini kıyafetlerin üzerinde gezdirdi. Elini içlerinden en basit olana götürdü ve aldı. Basit bir tişört ve mavi bir kot almıştı. Zaten bunların haricindekiler ya Yıldız'ın giymeyeceği kadar açıktılar ya da gidip gezilecek kadar uygun değillerdi.
Kibirle "Bunu ben de yapardım ama neyse." diye söylendi ve elindekileri alarak odanın içindeki banyoya girdi. Üzerini hızlıca değiştirdiğinde gözlerini kollarındaki morluklarda gezdirdi ilk önce. Sonra karşısındaki aynaya baktı ve boynundaki morluk çarptı gözüne. Günden güne artıyorlardı ve onlara göz ucuyla bakmak bile Yıldız'ın moralinin yerle bir olmasına yetiyordu.
Derin bir nefes aldı ve gözlerini etrafta gezdirdi. Sonra aklına gelen fikirle lavabonun üzerindeki dolabı açtı ve karıştırmaya başladı. Azıcık da olsa şansı varsa burada fondöten bulurdu. Zaten odada da bir makyaj masası bulunmuyordu.
Gözüne çarpan kapatıcıyla keyifle gülümsedi. Bu da iş görürdü herhalde.
Elinden geldiğince hızlı bir şekilde kapatıcıyı kollarına ve boynuna yaydı. Belli olmaması için de bir peçeteyi hafif ıslatarak tekrar üzerinden geçti.
Sonunda bitirdiğinde geriye çekildi ve aynadan üzerine baktı. Hiç de belli olmuyordu.
Derin bir nefes alıp banyoadan çıktığında beklemekten bezmiş bir Çağatay'la karşılaştı. Mahçupça gülümsedi.
"Kusura bakma beklettim biraz."
Kafasını iki yana salladı sorun yok dercesine.
"Hadi, gidelim." dedi bu sefer de kafasıyla kapıyı göstererek.
"Tamam." dedi ve aynı anda da onaylamak adına başını aşağı yukarı salladı.
Beraber odadan çıktılar ve aşağıya inmeye başladılar. Her ne kadar belli etmeseler de mutlulardı aşağıda kendilerini büyük bir kaosun beklediğini bilmedikleri için.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Babanın Bahtsız Kızı (Devam Ediyor)
Novela Juvenil"Ne zaman öğrendin?" diye sordu adam merakla. "Yeni sayılır." diye cevapladı onu genç kız. "Anladım." diyerek onu anladığını belirtti adam bir yandan da dikiz aynasından baktığı kıza. Bir süre içlerindeki sessizlik ve ortam sessizliği içinde yola d...
