D.O'nun Ağzından
Cumartesi sabahına gerinerek uyandım. Saat 12 olmuştu ama hala yatağımda yuvarlanıyordum fakat sonra gürültülü bir ses duydum. Ne olduğuna koşarak baktığımda Kai mutfaktaydı ve yerde kırık bir tabak vardı.
''Ne oldu?'' diye sordum merakla. Kai sadece bana güldü
''Tabağı kırdım, ben temizlerim sen yatağa geri dön'' dedi, fakat onun yanına gittim
''Yardım edeyim'' dedikten sonra eğilip kırıklardan birini almak için elimi uzattım
''D.O yapma!'' Kai'nin uyarısını duymuştum ama çok geçti
''Ah!'' acıyla bağırdım, kırık elimi kesmişti. Kai bana eğildi ve kanayan parmağımı tuttu
''Çok derin değilmiş. Ah şapşal yapmama izin verseydin'' diye mırıldandı ve beni odasına götürdü.
Yatağına oturup odadan bir şeyler almasını izledim. Elinde bilmediğin bi şeyler geri döndü. Kanı peçeteyle sildikten sonra elindeki şeyi parmağıma doladı
''Kai bu ne?'' diye sordum
''Yara bandı. Elinin iyileşmesine yardım eder'' dedi. Yara bandını incelemeye başladım
Suho'nun Ağzından
Ofisime gittiğimde direk sandalyeme oturdum. Camdan şehrin manzarasına baktım. Kısa süre sonra kapım çaldı ve sekreterim içeri girdi
''Bay Suho? Anneniz sizi görmek için burada'' dediğinde çekilmesi için hareket yaptım. İç çekerek rahat sandalyemden zorla kalktım ve lobiye gittim. Annem beni orada bekliyordu
''Suho. Benimle öğle yemeği yiyebilir misin?'' diye sordu
''İşim var''
''Eminim zamanın vardır'' dedi anne bakışı atarak.
''Sevdiğin restorana rezervasyon yaptırdım'' dedi ve elimden tutarak beni limuzine çekti. Bindikten sonra dışarı bakmaya başladım
''Bana ve babana kızgın mısın hala?'' diye sordu
''Ciddi bi soru mu bu?'' dedim gözlerimi ayırmadan
''Suho ah'' elimi avuçlarının içine aldığında ona bakmak zorunda kaldım. Annem ağzından ilk kelimesini çıkardığı an onu susturdum
''Baban-''
''Sakın! Onun hakkında tek kelime etme''
Restorana vardığımızda ikimizde içeri girdik. Daha sonra gelen garsona siparişlerimizi verip beklemeye başladık
Yemek önümüze geldiğinde sessizce yemeye başladık. Fakat sessizlik annem tarafından bölünmüştü
''Suho konuşmalıyız'' dedi. Ağzımdaki eti daha hızlı çiğnemeye başladım
''Biliyorum kızgınsın. Ama baban en iyisi olduğunu düşündü'' dedi, gözlerimi devirdim
''En iyisi mi? Kim için? Chanyeol?'' dedim sinirle. Ama annem ellerimi tuttu
''O gün babamın dediklerini duymuştum'' diye başladığımda elimi ondan çektim
*Birkaç Yıl önce*
Evimin kapısını açtım ve bağırdım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benim Pet'im
FanfictionDünyada 2 tür insan vardır. Gerçek insanlar ve hibritler. Hibritler yarı insan ve hayvan genlerine sahip olarak doğarlar. 20 yaşlarına geldiklerinde yaşlanmaları durur ve pet mağazalarında gerçek insanlar için satışa sunulurlar. ''Merhaba Pet dükka...