Bölüm 19-kıskançlık

39 1 0
                                    

Bugün okula her zamankinden daha mutlu gidiyorum çünkü artık Ali vardı. Onu seviyordum daha da önemlisi onun da beni sevdiğini biliyordum. Korku endişe duymadan yanına gidip ona sarılabiliyor gözlerinin içine bakabiliyordum.

"Günaydın sevgilim "

"Sevgilim mi?"

"Değil misin ne yani söylememeli miyim?"

"Saçmalama senden duymak apayrı bi şey "

Ali'yle çok iyi anlaşıyor çok güzel vakit geçiriyorduk. Bazen dalıp gitmeleri dışında tabi. O anlarda o kadar çok korkuyordum ki. Eda'yı mı düşünüyordu yoksa?

"Ne düşünüyorsun"

"Hiç"

"Ali lütfen bi şey gizleme benden"

"Deniz ben seni çok seviyorum seni kaybetmek istemiyorum. Olur ya bi gün beni sevmekten vazgeçersen bunu en önce bana söyle bi şekilde kendimi hazırlarım ama sakın bana ihanet etme "

"Sen ne saçmalıyorsun aptal. Nasıl böyle bi şey düşünürsün ben seni deli gibi seviyorum. Bi başkası asla olmayacak senden soğumayacağım her gün daha fazla aşık olacağım. Ben seni seviyorum ve her zaman seveceğim bunu o kafana yerleştirirsen iyi edersin"

Bu her ne kadar tatsız bi konuşma olsa da bi şeyleri netliğe kavuşturmuştu. Ali'nin korkularından kurtulması elbette ki kolay değildi ama ben elimden gelen herşeyi yapacaktım.

"Ben şimdi derse geçiyorum sevgilim dersten sonra görüşürüz "

Yanaklarından ufak bi öpücük aldıktan sonra derse geçmiştim. Önlerden yer bulabildiğim için epey sevinmiştim arkalarda olmak sinir bozucuydu hiç bir şey göremiyordum nerdeyse. Oturduktan kısa bir süre sonra arkamdan birinin omuzuma dokunmasıyla yerimden sıçramıştım. Fatih'ten sonra paranoyak olmuştum galiba.

"Hey korkma bi şey yapmıyorum kolunu merak ettim sadece "

Bu dün koluma topu atan sakar arkadaştı bizim sınıfta mıydı yani.
Ah şu dünya ne kadar da küçükmüş.

"İyiyim merak etme hala yerinde kolum "

"Sevindim arkadaşının tepkisini görünce bi an kolunu kopardım diye çok korkmuştum "

Sözlerinin arkasından büyük bi kahkaha koparmıştı. Bense söylediklerinin hiç birine gülmemiştim Ali beni koruduğu için öyle davranmıştı ve hiç komik değildi.

"Sadece beni korudu "

"Onu görebiliyorum zaten, epey korumacı davrandı. Çok hoş "

"Evet "

Daha fazla konuşmayıp önüme dönmüştüm. Yakışıklı yüzünün altında samimiyetsiz bir şeyler hissetmiştim. Belki de sadece Ali'yle ilgili öyle konuştuğu için gıcık olmuştum bilmiyorum.

"Bu arada aynı sınıftayız ama ismini bilmiyorum benim adım Cenk"

"Deniz"

Arkama bile dönmemiştim ismimi söylerken, sadece dersi dinlemek istiyordum o an. Bu yersiz muhabbet sıkmaya başlamıştı beni.

"Anne baban ismini koyarken gözlerinden esinlenmiş olmalı"

"İsmimi ananem koymuş izin verirsen dersi dinlemek istiyorum "

"Pekâlâ sustum "

Ders gereğinden fazla uzamıştı sanki ya da Ali'yi bir an önce görmek için sabırsızlandığımdan dolayı bu kadar sıkılmıştım.

"Oh be sonunda bitti."

"Bu kadar sıkıldığını bilseydim seni izlemek yerine seninle konuşmaya çalışırdım. "

Ne saçmalıyordu bu çocuk böyle, cevap dahi vermemiştim ama peşimi bırakacak gibi durmuyordu. Dibime kadar gelmiş kulağıma bi şeyler söylemeye çalışıyordu ki tam kapının yanında Ali'yi gördüm. Sevinmeli miydim yoksa çocuğun gözü moraracağı için üzülmeli miydim bilemiyordum.

"Deniz n'oluyo"

"Hiç bi şey hayatım dersle ilgili bir şey soruyordu"

Neyse ki iyi günümdeydim ve Cenk'in dayak yemesini istememiştim.

"Sen bütün arkadaşlarınla içlerine düşecek kadar yakın mesafede mi konuşursun. Ayrıca bu çocuk dünkü gerzek değil mi ne ara arkadaş oldunuz"

Ne? Bu ne demekti şimdi sanki ben düşmüştüm çocuğun içine. Ah Ali ah ! Neyse ki mevzuyu uzatamayacak kadar halsizdim.

"Özür dilerim hayatım bi daha olmaz"

Biraz yersiz bi tepki olduğunu düşünsemde haklılık payı vardı zira ben onu bi kızla görmüş olsaydım kızı parçalamıştım.

Özür DilerimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin