Bölüm 17-Biz olmuştuk bile

24 1 0
                                    

Sonunda dayanamayıp dökmüştüm bütün içimdekileri. Onu öyle karşımda ıslak saçlarıyla hiç durmadan konuşurken görünce dayanamamıştım. Ilk öptüğünde gizlediğim duygularımı fazlasıyla dışa vurmuştum. Kalp atışlarını duydukça daha heyecan verici hale gelmiş ve tutkulu öpüşmeye neden olmuştu. Deniz benimdi artık, bundan sonra herşeyi geride bırakıp tekrar güvenmeyi başaracaktım.

Ertesi gün tatildi. Deniz'i görebilmek için evine gitmiştim. Dün akşam ki heyecandan ikimizde doğru düzgün bir şey konuşamamıştık.

"Leyla merhaba Deniz'i çağırabilir misin "

"Oha! Ne alaka ya ne kaçırdım ben? neden soruyosun sen Deniz'i ? "

"Sonra anlatırız sen Deniz'i çağrısına"

"Aaa o yok ama burda markete gitti ekmek alacaktı. Gel içerde bekle "

Deniz'in tek başına markete gitmesi bile hoşuma gitmemeye başlamıştı. Yavaş yavaş benimsemiş hatta kıskançlık seviyemi biraz daha arttırmış gibiydim. Sahiplenme iç güdüsüydü galiba. Daha ilk günden ileriye götürmemek adına dua ediyordum derken kapı açıldı üzerinde eşofmanları saçları her zamankinin aksine topluydu.Her zamanki gibi çok güzeldi. Kapının kapanmasını beklerken arkadan biri daha girmişti bu herifi tanıyordum adı Murat mıydı neydi ama tam olarak Deniz'in neyi olduğunu bilmedigim için içimi huzursuzluk kaplamıştı.

"Aa.. Alii.. Hoşgeldin "

"Merhaba Deniz nasılsın"

"Daha iyiyim şu an"

"Seninle konuşmak istedim tabi senin içinde uygunsa "

"Elbette uygun "

"Biz kahvaltıyı hazırlarız canım siz konuşun "

Canım mı ? bu herif kim oluyordu da canım diyordu. İçimi bi huzursuzluk kaplamıştı.

"Ee hadi gelsene"

Deniz'in sesiyle düşüncelerimden kurtulmuş ve onu takip etmiştim. Neyse ki olay çıkarmama fırsat kalmamıştı. Ev küçük olduğu için mecburen Deniz'in odasına girmiştik. Yatağının başında anne babası olduğunu tahmin ettiğim 40 lı yaşlarda çiftin resimleri vardı. Yatağının üzerinde ise dün akşam Deniz'in bedenini süsleyen pijamaları vardı yatağa öyle gelişi güzel bırakılmıştı.

"Ne konuşacağız"

"Deniz dün..."

"Pişman oldun dimi bi anlık bi şeydi kızdığın için öptün biliyordum lanet olsun"

"Dur saçmalama pişman falan değilim herşeyi içimden geldiği için yaptım "

"Bi an öyle söyleyeceksin diye çok korktum"

"O kadar çok mu seviyorsun beni Deniz?"

"Şey.. ben..."

Yüzü kıpkırmızı olmuştu ilk defa bu kadar utandığını görmüştüm. Bu durum bi hayli de hoşuma gitmişti. Hiç bir şey konuşmadan sadece birbirimize sarılmıştık. Hayatımda ilk defa kucaklanmış gibi hissediyordum.

Gözlerinde ki parıltı gözlerimi kamaştırmıştı. Bu kadar yakından bakmak varken bunca zaman eziyet etmişim ikimize de.

Çok geçmeden Deniz'in dudakları dudaklarımla buluşmuştu. Sanki boşa geçen günlerin acısını çıkartıyorduk nefes alışı her saniye biraz daha hızlanıyordu elleri boynumda gezerken benim ellerim incecik belini sıkıca sarmış onu asla bırakmayacağımı ispatlamaya çalışıyordu adeta.

Özür DilerimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin