◖⁠1.0◗

315 31 6
                                    

Selamünaleyküm 🌸

Yenk bölüme hoş geldiniz 🎀

Multimedyaki görsel bölümdeki yüzüğün görseli :)))

Beğenirsiniz inşallah, dilerseniz başlayalım 🌊

...

Leyla

Elbise feracemi şöyle bir kontrol ettikten sonra, çantamı tek omzuma taktım ve ilerlemeye başladım.

Hava bugün çok güzeldi, tefekkür edebilmek ve Allah'ın büyüklüğünü hatırlamak için başımı göğe kaldırdım.

Tanıdık bir ses ismimi söylediğinde, başımı ona doğru çevirdim. "Leyla!" diye seslenerek koşuyordu Yaprak.

Kumral saçları rüzgarda karışıyordu. Yanıma geldiğinde nefes nefeseydi. Endişeyle baktım ona. "Bir sorun yok inşallah? İyi misin Yaprak?"

Kendini toparladı ve gülümsedi. "Hem de hiç olmadığım kadar! Pelin ile şehadet getirdik." Şaşkınlıkla baktım. "Ciddi misin?" Hevesle başını salladı. "Yaa, çok sevindim!" diyerek sarıldım ona. "Hoşgeldin!"

Gülümseyerek geri çekildi. "Hoşbuldum. Artık hiç gitmek istemiyorum ama. Rabb'im iman üzere yaşayıp, iman üzere ölmeyi nasip etsin."

Samimi duasına karşı gülümsemiştim. "Amin, ecmain."

"Bunu vermek istiyordum ben sana." Bir zarf uzatıyordu. "Rica etsem Ömer'e verebilir misin?"

Gülümsedim. "Tabiki veririm." Birlikte çıkışa doğru ilerlemeye başladık. "İslam'ın şartlarını öğrenmiştin zaten. Artık namaz kılman, oruç tutman, zekat vermen ve hac etmen lazım."

Başını salladı. "Anlıyorum. Namaz kılmayı bilmiyorum, öğrenmem lazım. Oruç tutarım; zekat veririm, durumum çok çok iyi elhamdülillah, nasip olursa hac da yapmak istiyorum."

"Ay ne güzel ya!" dedim iç çekerek. "Sonradan imana kavuşmanın tadı da bir başkadır şimdi?"

Yaprak onayladı. "Öyle vallahi. Acaba bana ve Pelin'e namaz konusunda yardım eder misin? Abdest de var gerçi..."

Omzunu sıvazladım. "Elbette yardım ederim, mutluluk duyarım!"

"Teşekkür ederim Leyla. Hakkını nasıl öderim bilmiyorum..."

Güldüm. "Ağabeyimle evlen ve beni ondan kurtar. Başka bir şey istemem."

Bunları şakasına söylemiştim ama Yaprak'ın yüz ifadesi değişmişti, rahatsız olmuş gibiydi. Çıkış kapısına geldiğimizde ağabeyim beni bekliyordu. Yaprak başını yerden kaldırmıyor, ona bakmıyordu.

"Selamunaleyküm ağabey!"

"Ve aleykümselam. Haydi, gidelim."

Yaprak'a veda ettim ve ağabeyimle evin yolunu tuttuk.

...

"Eee, ne oldu bugün?"

Ağabeyimin sorusuna heyecanla cevap verdim. "Yaprak ve en yakın arkadaşı Pelin şahadet getirmiş!"

Elindeki işi bıraktı ve öylece bekledi. Algılamaya çalışıyordu. Yavaşça başını kaldırdı ve kahve gözleri gözlerimle buluştu. "Yaprak Müslüman mı oldu?"

Gülümsedim. "Evet ağabey! Elhamdülillah!"

O da sevinmişti. Gözleri mutlulukla parladı. "Allahu Ekber."

Hak Yola Talibim! ◖⁠Texting ◗Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin