Sevgili günlük. Ben bugün bir kere daha hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağının farkına vardım. Ne kadar da kırıcı ama.
Şuan terasta oturdum, sokak lambasının sarı ışığı altında sigaramı içerek yıldızları seyrediyorum.
Hafif esinti terastan içeriye doğru uzanan kiraz ağacını hafiften sallıyor. Bu yüzden beyaz pembe kiraz çiçekleri terasımın içine dökülüyor.
Hava soğuk değil ama sıcak da değil. Üzerimdeki sweatim beni ısıtmaya yetiyor.
Ben ise yıldızları izleyerek Minho'yu düşlüyorum. Şu sıralar az görüşebiliyoruz çünkü çok yoğunum.
Kendimi kötü hissettiğimi söylemiştim değil mi? Bunu annemlere söyledim ve şu son bir haftadır hastaneyle uğraşıp duruyorum. Bu yüzden de Minho ile buluşamıyoruz. Ona sadece telefondan yazabiliyorum.
Benim için çok endişeli. Yani gayet normal değil mi endişelenmesi? Sonuçta sevgilim.
Sanırım bu olayları kafama çok taktım. Bu yüzden kendime zarar verdim. Ve kötü hissediyorum. Umarım bir şeyler çıkmaz.
Sürekli midem bulanıyor. Ayağa kalktığım an başım dönüyor ve gözlerim kararıyor. Kendimi aşırı halsiz hissediyorum. Hiçbir iş yapmadığım halde her yerim ağrıyor ve yeni uyanmışken bile kendimi yorulmuş buluyorum. Gece beni aniden uyandıran kalp ağrılarını saymıyorum bile. Kısaca berbat hissediyorum.
Umarım çabucak şu durumdan sıyrılıp kurtulurum. Şimdi sigaramı bitirip yatacağım. Uyumak bana iyi hissettiriyor. Annem çok fazla uyuduğumu söyledi. Ama kendimi ancak uyuyarak iyi hissedebiliyorum. Şimdilik gidiyorum günlük görüşürüz.