Heyecan Mı Felaket Mi?

492 21 0
                                    

"Bak güzel kardeşim bana yürümeyi bırak ve şu dikişlerle birşey yap!" Hayır anlamıyorum ne bokuma doktor olduysanız. İçimden bir ses sen ne bokuna olduysan onlarda o bokuna olmuştur diyor ama neyse.

"Çiçek, sende doktorsun bende doktorum bu dikişler ancak çok zorladığın zaman açılır. Ve sen kendisinin açıldığını söylüyorsun." Dedi yavşik Serdar. Hayır bu adam geçen ay nişanlısından ayrıldı bi insan yas bişeyine falan girer. 

"Serdarcım sen şunları hallet daha işlerim var." Dedim tamamen yapmacık bir şekilde söylemiştim. Bunu demem yeterli oldu galiba ki hızlıca işini halletti. Cins adam. Bu sefer yavaşça doğrulup teşekkürler diyerek odadan çıktım. Daha avukata gidecektim.

Seni şeytanlardan aldım
Meleklere veriyorum
Kız, bu gece de ölüyorum
Unutmayı deniyorum

Şarkının ortalarında ve en sevdiğim kısımlardaydım ve yolculuk bitmişti. Bu şarkıyı bitirmeyeceğim anlamına mı geliyordu  tabiki hayır! Arabayı tabiki bu sefer yolun ortasında durdurmadım ve müsait bir yere park ettim.

Bu üflediğim duman
Sana veriyo’ mu haber
Seni veriyo’ mu bana
Annem her gün boşuna der
Ama
Gitmediğin zaman
Senin derdin bana da dert
Benimkiler yeter bana
Bu gece de boşluğuma geldin
Buna deniyor mu kader

Şarkı bitti ben arabadan indim ve Nisa'nın yanına gitmeye başladım. Küçük bürosuna girdiğimde asistanı biraz beklemem gerektiğini ve içeride birisiyle görüştüğünü söyledi. Küçük koltuklara oturarak telefonumdan fotoğraflarıma bakmaya başladım.  İlk açtığım fotoğrafta ilk orada olduğunu öğrendiğim zamandandı. İkinci fotoğraf karnımın ilk belli olduğu zamanlardandı. Böyle çeşit çeşit fotoğraflarımız vardı. Son fotoğrafımız ise doğuma gitmeden 8 saat önceydi. Doğuma da kendim gitmiştim zaten o zamanda. Sevgili sülük kocam sevgilisinin yanındaydı. Ailemle ve onun ailesiylede samimi değildim. Samimiliği geç ne onlar beni severdi ne de ben onları.

"Çiçek Hanım girebilirsiniz." Dedi Zeynep adı buydu galiba asistan dediğim kişinin. Bende toparlanıp Nisa'nın yanına ilerledim ne zaman aktığını bilmediğim gözyaşlarımı da sildim tabi.

"Efşan'ım hoşgeldin!" Dedi sevinçle her anımda yanımda olan arkadaşım.

"Şimdi canım sana  birkaç birşey soracağım." Diyerek konuya girdim o da bunun ne kadar güzel bir haber olduğundan ve elinden ne geliyorsa yapmaya hazır olduğundan bahsetti.  Ama tek başıma evlat edineceğim için 30 yaşımı doldurmam gerektiğinden bahsetti. Sonra ise bir arkadaşını arayıp Mehir'in şu anda nerede olduğunu falan sordu ve yerleştirilmiş olduğunu öğrendik. Çıkışta beraber görmeye gidecektik.

"Yani anladığım kadarıyla bu kadın kanunmuş, hukukmuş pek takmıyor işin içine hile karıştırıyo?" Diye şaşkınca soru yönelten bendim. Kadın parayı çok verene hiçbir şeyi umursamadan çocukları veriyor.

Anasını satayım sanki koyun pazarlıyor tövbe yarabbim.

"Evet aynen öyle akşam gitmişken o kadınla da bir görüşelim." Avukat Karım be.

***

"Nisa bu pembe elbiseyi de alalım !" Bilin bakalım biz nerdeyiz? Tabiki alışverişte Nisa o kadar emindi ki Mehiri alacağımızdan beni de gaza getirip ona oda hazırlayacaktık. 

"Bebeğim farkında değiliz ama 3 sepet oldu gerekli gereksiz ne varsa aldık." Diyerek elinde ki kıyafetleri sepete koydu. Hepsi tatlıydı çok güzeldi.

"Tamam hadi gidelim." Diyerek sepetlerden birini itmeye çalıştım ama sadece çalıştım çünkü çok ağırdı.

"Anne, bu elbiseyi de alalım mı? Bayramda giyerim söz temiz giyerim kirletmem." Sesin geldiği yöne baktığımda 8 yaşlarındaki bir kız annesine mavi bir elbiseyi almak için ısrar ediyordu. Acaba Açelyamla biz de böyle olur muyduk?

Onlara bakmayı kesip sepete daha da yüklenerek ittim.

Mehir, güzelim ister annen olurum ister ablan ama ne olursa olsun bırakmam, bırakamam seni. Bunları söylüyorum çünkü ona nasıl bağlandığımı bilmediğim bir şekilde bağlanmıştım ve aklımdan çıkmıyordu.

***

Mağazadan çıkmış  Mehir'in yanına gidiyorduk ve o kadar heyecanlıydım ki anlatamam yani arkada çalan hüzünlü şarkıda ağlayan Nisa için bile üzülemiyorum öyle bir mutluluk, heyecan.

Sonunda gelmiştik ve arabayı kenarda bir yerde durdurarak indim ve seri adımlarla içeriye yürümeye başladım. Nisa ise yanımda sakin ol telkinleri veriyordu. Şu an hiçbir şekilde sakin olmazdım.

***

Selam doslar meclisi nabiyosunuz biraz geç kalsam da hayırlı bayramlar.

Bölüm nasıldı?

Çiçek?

Nisa?

En İyi BaşlangıcımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin