Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
EMİR ÇAĞLAR AYTUNÇ.
♪ Submersed - Better Think Again ♪
•
5.Bölüm
Kainata hakkı getirecek kişi olmadığıma kesinlikle emindim fakat kuzu postuna bürünmüş bir kurt olduğumun da farkındaydım. Bencildim, her zaman da bencil olarak kalacaktım. İçim soğuyana kadar alınamayan tüm intikamları almaya kendimi adayacaktım.
Peki bu savaş kim uğrunaydı?
Canları alınan ailem mi, kudreti bana erişemeyen tüm insanlık mı?
Bunun hakkında bir fikrim yoktu, yanıp tutuştuğum tek şey uhde kalan kinimdi. Ben verilen gücü layığıyla kullanacak bir piyon değildim, adaletin göz bağıydım. Mahkemelerde dağıtılamayan, çocukların savunamadığı, kadınlara tanınmayan, sırf güçlü olduğu için korkuyla serbest bırakılan insan demeye dilin varmadığı soysuzlara getirilecek karardım.
Bu bir katil güzellemesi değildi. Bu, benim acınası bedenimde bile taşıyabildiğim hukukun duvarlardaki adalet yazısına yansımasıydı.
Ellerimden süzülen kanlarla takip ettiğim Emir tahminimce öğrenmiş olduğu labirent şeklindeki bodrumumda yan odaya ilerliyordu. Bana ait olan her yerde mekanın sahibi gibi davranması ruhuma garip bir güven duygusu aşılıyordu.
"Senin için birkaç oyuncak daha ayırdım. Yeterince hırpalandılar, üstlerine gitme." İçeriye girmeden bana döndü, gerçi istese de bensiz giremezdi. "Zahmete girmişsin." Koridordan adım sesleri duyulurken Furkan, Yavuz, Kaan ve Akalp yanımıza geldi. Akalp'i tanımıyormuş gibi kaşlarımı çattım. "Tanıştırayım, Akalp." Emir, Akalp'i gösterdiğinde selamlaşmıştık.
"Kendisi benim sağ kolumdur. Fotoğraflarınız çekilirken adamı fark etmişsindir. Şüphelenince Akalp'e söyledim, Fahri'nin telefonuna sızdı." Bu kadar şeyi planladığını biliyordum ve yine, her ne kadar inkar etsem de, onun becerileri takdire şayandı. "Adamlar senin otelden çıkmanı bekleyecek, eğer çıkmazsan da odanı basacaklardı." Başımı ağır ağır sallarken bunları bilmiyormuş gibi davranmayı sürdürüyordum.
Müdahale etmemiştim.
Bu, Emir'in bana olan sadakatini test etmek için güzel bir fırsattı.
"Adamlar içeride. Konuşturmak istersin diye bir şey yapmadım." Tam kapının dijital ekranına yüzümü okutacakken Yavuz kolumdan tuttu.
