♫ 15

555 77 66
                                    

POV: Lee Felix

Jisung ve Minho'nun araları gün geçtikçe daha da bozulmaya başlamıştı. Jisung'ın moral bozukluğu çok belli oluyordu, koç onu yalnız bırakmamız gerektiğini kendi kendine çözüm bulacağını söylemişti. Bu durum Minho'yu da etkiliyordu, her gün kavga ediyorlardı, artık günlük bir rutin haline gelmişti. İlk başta onları ayırmaya gittiğimizde sadece laf dalaşı yaptıklarını fark ettik. Kavga etseler de yine de beraber kalıyorlardı, Hyunjin'le bu durumu kurcalamamaya karar vermiştik.

Buna ilaveten; Busan'daki okullardan yakın arkadaşlar edinmiştik. Şu anda da onlara beraber antrenman yapıyorduk.

"Dörde dört maç yapalım mı?" dedi Seonghwa, suyu kafasına dikerken. Hyunjin olumlu anlamda başını salladı ve bana döndü. "Olur mu?" dedi. Omzumu fark etmez der gibi silktim.

A grubu; Hongjoong, Yeosang, ben ve Hyunjin

B grubu; Seonghwa, San, Mingi ve Yunho

Filenin sağ tarafında en önde duruyordum.

"Etkili servis."

Yeosang topu buraya yolladığında Hongjoong "Avantaj top." deyip topu karşıladı, uzun süre üzerinde çalıştığım dik smacı burada kullanmaya karar verdim. Aslında bu Hyunjin'e sürpriz olacaktı. Topu bana yolladığında hücum çizgisinin önüne düştüğünde ilk sayımızı almıştık. Hyunjin bana şaşkınca bakarken fileyi ve beni gösterdi.

"Ne zamandan beri bunu yapabiliyorsun?"

Ellerimi arkada bağlayıp ayağımla oynamaya başladım. "Aslında bunun üzerinde çalışıyordum ve sana göstermek istiyordum. Junhan ve San sağ olsun." dedim. Hyunjin asla tahmin etmeyeceğim bir şey yapıp bana sarılmıştı. Ağzın şaşkınlıkla açılırken karnım kasılmıştı.

"Tamam, bu kadar yeter." dedim, Hyunjin benden ayrılırken elini boynuna koyup dişlerini göstererek gülümsedi. Uzun ve ince parmaklarının arasındaki topu bana uzattı. "Servis sırası sende." dedi.

"Etkili servis."

Topu karşıya attığımda karşılamışlardı. Oyuna girdiğimde yapacakları hamleleri anlamaya çalışıyordum. Yunho topu eline aldığında sağ tarafa blok yapmıştı, bu çocuk sonraki hamle yapmaya başlayınca sol tarafa atacağını fark ettim. Sol tarafa koştum ve blok yapmaya çalıştım.

Her şey harikaydı, tek bir sorun dışında.

Blok burnumdu.

"Felix iyi misin?" gibi sesler çoğaldığında elimi önemli der gibi salladım. "Neresi önemli değil? Burnun kanıyor." Hyunjin yanıma geldi ve bileğinden tutup otururdu. Başını biraz geriye aldı ve Yunho'ya bir şeyler söyledi. Yunho elinde kağıt mendil ile geldiğinde burnumun altına koydum.

"İsterseniz siz devam edin, size katılırız sonra." dedi Hyunjin, elimi omzuna tuttum.

"Sen de onlara katıl, ben tek başıma yaparım." dedim, Hyunjin dediğime sinirlenmiş olmalı ki kaşlarını çatmıştı.

"Sus yoksa bir dahakine ben burnunu kanatırım." dedi tehdit eder gibi. Onları izlemeye devam ederken çok garip bir sessizlik oluşmuştu. Bu durum sinirlerimi bozmaya başlamıştı, sanki Hyunjin beni hissetmiş gibi konuşmaya başladı.

"Çok iyi oynuyorlar değil mi? Biraz gerilmedim değil."

"Neden?"

Hyunjin sıkıntılı bir nefes verdi ve ellerini arkaya attı. Çenesiyle voleybol oynayanları gösterdi.

"Ulusallara gitmek için önce bu çocuklarla maç yapmamız gerekiyor. Onları geçebilir miyiz, bilmiyorum." Derin bir nefes verdim ve cıkladım. Burnumun kanaması durduğunu anlayınca mendili burnumun altından aldım.

Setter's Hitter » Hyunlix✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin