Jeonghan neden bu kadar güzelsin...
Sana söz veriyorum ki benden başka kimse sana dokunmayacak.
Sadece bana aitsin
Alfa/Joshua
Omega/Jeonghan
Omegaverse
O Omega manyak olmalı, bir lord asla geldiği yolu unutmaz. Bu yolu daha önce geçmedim mi ? Tanrı'm cidden aptal olmalıyım. Kayıp mı oldum şimdi? Joshua akıllanmayacaksın.
Joshua tamamen kaybolduğunu anlayana kadar aynı yeri tekrardan yürüdü. Kabullenmişti, o tehlikede olduğu Saray'da kaybolmuştu.
"Sen kimsin?"
"Bilmek ister misin?"
"Gerek yok ben geri döneyim."
"Sen buraya kadar gelmişken acı çekmeden dönemezsin."
"Sana kötü bir şey yaptığımı düşünmüyorum. Tanışıyor muyuz?"
"Seninle değil ama dedelerinle."
"Çok korkutucu göründüğünün farkındasın değil mi ? Kaçmam için bir neden daha."
Joshua son dediğinden sonra arkasındaki karanlığa doğru koşmaya başladı. Kaçamayacağını biliyordu. Belki bir ihtimal ya da bir mucize onu kurtarırdı.
"YARDIM EDİN LORD ÖLDÜRÜYORLAR."
"Duysalar bile gelmezler."
Amaçları belliydi beni öldürmek istiyorlardı. Ama ben ölmemeye kararlıyım.
"Seninle ben dövüşeceğim o zaman."
Karşısındaki adam Joshua'ya baya bir gülmüştü. Joshua korktuğunu belli etmemek adına duraksadı. Arkasındaki adam da duraksayınca belindeki bıçağı çıkardı Joshua. Joshua yaşamak için önlem almıştı. Bugün bıçak kullanmak zorunda olacağını biliyordu.
"Seni deşeceğim pis herif."
Adam sırtındaki kılıcı çıkarınca Joshua adamla bir süre göz göze gelip içinden küfür etti.
Sıçtın
Yaşamak için tek çare kaçmak Josh.
Joshua adamı geride bırakacak kadar koştu. Yaşama isteği onu gecenin bir saatinde ayakta tutuyordu. Yaşamak istiyordu Joshua.
"Demek buradasın çok endişelendim neredeydin?"
"Bana yardım etmelisin."
Jeonghan arkadaki ayak sesleri yaklaşınca Joshua'yı tutup rastgele bir odaya soktu.
"Tanrı'ya şükür yaşıyorum"
Joshua soluk soluk soluğa kalmışken Jeonghan ona sarıldı.
"Buldum seni."
Joshua kalbinin hızlandığını hissedebiliyordu. Onun kalbini hızlandıran adrenalin değildi. Jeonghandı.
"Seni buradan güvenli bir şekilde çıkaracağım bana güven."
"Sana güveneceğimden şüphen olmasın Güzel Omegam."
"Sana kızamıyorum bile"
Jeonghan'ın kısa gülümsemesi tüm korkusunu almıştı Joshua'nın. Joshua Jeonghan'a fazlasıyla güveniyordu. Ayrıca özel buluyordu.
"Yanında ben varken sana yaklaşamazlar. Elimi tut ve gözlerini kapat."
Joshua Jeonghan'a gülümseyip kapattı gözlerini. Bu an ikisi içinde çok özeldi. Biri sevdiğini koruyor, diğeri ise sevdiği tarafından korunuyordu.
Jeonghan kapıyı açtığında Joshua arkasından yürüdü. Karşılarına biri çıkmamıştı, bu iyiydi Jeonghan Joshua'nın daha fazla korkmasını istemiyordu.
"Geldik mi ? Açayım mı gözümü ?"
"Geldik açabilirsin gözünü."
"Öleceğim sandım, iyiki geldin yoksa tek parça bulamayabilirdin beni."
"Ben bulucağımdan emindim. Ve buldum da."
"Sana minnettarlığımı göstereceğim ama yarın, uyumak istiyorum."
"Uyu."
"Bir şey daha isteyebilir miyim ?"
"İsteyebilirsin."
"Yanında uyuyabilir miyim?"
"Olur."
"Olur ? Olur mu dedin?"
"Vazgeçmeden uyusan iyi edersin."
Joshua yatağa uzandı ve Jeonghan'ı bekledi. Mutluydu Güzel Omegasının yanında uyuyacaktı. Korkusu tamamen bitmişti. Şuan ondan huzurlu başka biri yoktu Saray'da."
"Korktuğun için özür dilerim. Seni daha önce bulmam gerekiyordu."
"Uyuduktan sonra konuşabilir miyiz bunu? Ben şuan sadece sana sarılarak uyumak istiyorum."
Jeonghan gülümseyip girdi yatağına. Her zamanki gibi değildi, yanında Joshua vardı. Lord Joshua.
——————————————————————-
Adamlar ben burada ölüyorum😿😻
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
