MERİÇ'İN İNTİKAMI

19 3 8
                                    

" Yaşarız yaşarız yaşarız fakat bir sonu yok sanırız. Vardır bir sonu yaşamdan öte. Bilemeyiz andan geriye. Siz siz olun aklınızdakini yarına bırakmayın. Yaşayın dolu dolu sürekli hesap kitap yapmayın. Hayatın bir sonu var unutmayın."

Önceki bölümden hatırlatma

Biz konuşmaya devam ederken kapı zili çaldı. Ben açmaya kalktım. Kapıyı açtığımda yerde bırakılmış bir paket vardı. Yine Meriç'ten gelmişti. Ateş'e dönerek ne yapıyım diye sordum ama Ateş sadece almamı söyledi. Bu sefer içimde bir sıkıntı vardı. Açmak istemiyordum o yüzden alıp Ateş'e verdim. Ateş paketi açtı ve içindeki notu okumaya başladı...

°°°

Derin'in ağzından

"SİZ KENDİNİZİ ÇOK MU ZEKİ ZANNEDİYORSUNUZ AMA BİLİYORSUNUZ Kİ BEN BUNUN ALTINDA KALMAM PAKETE BAK YENİ ÜYECİK!"
Notta benim adım geçiyordu. Nedenini bilmesemde içimdeki sıkıntıyla bağlantısı olduğunu düşünüyorum. Korkak hareketlerle pakete doğru gittim ve paketin içine elimi uzatıyordum ki Ateş kolumu yakalayıp. "Derin buna hazır olduğunu sanmıyorum."  Ateş'in öyle söylemesiyle kendimi bir an korkuyla, panikle geriye doğru attım. Ateş söyle çok mu kötü. Ateş söyleee. Ateş neyle ilgili bari onu söyle lütfen lütfen ben bakamam. Ateş kafasını hayır şeklinde sallamıştı. Bense daha fazla dayanamayıp kendimi pakete atmıştım. Ateş, Buket, ve Lale hemen yanımda duruyordu. Paketin içinde bir fotoğraf vardı. Fotoğrafı alıp baktığımda ise başta bir şey anlamamıştım fakat dikkatli baktığımda burası anneannemle kaldığımız yerdi ve daha kötüsü ateşe verilmişti. Ateş'inde kolundan tutup evden dışarıya çıktım ve hemen arabaya bindim. Ateş'ide yolcu koltuğuna fırlattım. Dikiz aynasından baktığımda diğerleride bizi takip ediyordu. Neredeyse tam gaz basıp evime yetişmiştim. Etrafta polis itfaiye vardı. Ateş'e bağırdım. Ateş hala yanıyor Ateş bir şeyler yap Ateeş. Ateş ise beni tutup  "etrafta çok kişi var Derin yapamam. Sen önce anneanneni bul belki dışarıdadır" Ateş'in son söylediğine hak verip polis memurlarının yanına gittim. Memur bey ben bu evde oturuyorum anneannem de bu evde onu gördünüz mü? "sizin gelmeniz çok iyi oldu. İki üç ceset çıkardık içeriden fakat kimlik tespiti yapamıyoruz. Sizi oraya götürsem anneanneniz mi değil mi söyler misiniz?" evet tabiki dolu gözlerle polisin arkasından giderken Buket, Lale, Ateş, Mirza ve Yekta'da benimle beraber gelmişti Andaç ile Afet'se korkarlar diye gelmemişlerdi. Polis yerde yüzleri kapalı üç kişinin yanında durunca bende onunla birlikte durdum fakat hayatımda hiç bu kadar korkmamıştım. Buket'e dönüp ya anneannemse diye sorunca Buket derin bir sarılmayla beni teselli etti. Umarım anneannem değildir diyerek 1. Kişinin yüzünü açtım ve anneannem değildi. Arkamı dönerek Lale'ye sarıldım. 2. Kişiye gelmiştik. Onunda yüzünü açıp baktım. Anneannem değildi. Son bir ceset kalmıştı. Sonucu cesetinde yüzünü açınca karşımda yıllardır beni büyüten. Bana hem anne hem baba olan kişi duruyordu. Anneannem duruyordu. Bu yükü ayaklarım daha fazla taşıyamayarak bedenim yavaşça yerle buluştu. Yekta kollarımdan tutup beni kaldırdı ve yürümeme yardım etti. En sonunda bir köşeye oturdum. Kendimden geçmiştim ağlayamamıştım bile. Bir şokun içerisindeydim. Anneannemi son kez bile göremedim. Deli gibiydim şuan. Ateş'e bakıp Ateş o Meriç'ten intikam alırız demi? Ateş önümde diz çöküp alırız Derin almaz mıyız hatta bir sürü alırız. Sen iste yeter ki. Ateş'in öyle demesiyle bir deli kahkahası attım ve ellerimi başıma koyup başımı yerde sabitledim ve sallana sallana bir süre öylece durdum. Bir süre sonra Afet Ateş gibi önümde diz çöktü ve başımı okşayarak "Deriin iyi misin canım bir şey ister misin?"
Gitti oda gitti gittiiii... Oda gidecek o şerefsizde gidecek.

Mirza'nın ağzından

Ya bu delirdi. Bir hastaneye falan mı götürsek? Afet Derin'in önünden kalkarak "Derin şu an kısa süreli şokta yarına veya birkaç güne geçeceğini düşünüyorum"  ya geçmezse o zaman ne yapacağız bunun böyle deli halini mi çekeceğiz. Afet köyde bana bak hanım hanım diyen kadınlar gibi ellerini beline  bağlayıp "o zaman hastaneye götürürüz ama sokağa atıp bakmıyacak değiliz senin gibi" aman be şaka yapmayada gelmiyor. Keşke birimizin zamanı geriye alma gücü olsaydı. Yekta "ay gerçekten ben isterdim."  sana ne oluyor be en kötü güç bende bir kere. O sırada Ateş bana ters bir bakış attı.

Ateş'in ağzından

Neyse ya hadi artık gidelim. Afet ve Buket Derin'in yürümesine yardımcı oldular. Derin'in anneannesinin ölmesi, heleki onun cesedini görmesi onu çok fazla etkiledi. Onu nasıl toparlıyacağımızı bilmiyorum gerçekten ama bunun intikamını almazsam banada Ateş demesinler. O Meriç'i cayır cayır yakacağım. Bu işe ölümü bulaştırmiyacaktı. Afet ve Buket Derin'i arka koltuğa uzatınca bende şoför koltuğuna geçtim. Yekta ve Mirza'da yanıma. Diğerleride Andaç'ın arabasıyla bizim arkamızdan yola devam ediyorlar. Bir süre yolda giderken yolumuzu bir araç kesti ve içinden Meriç çıktı. Derin' in Meriç'i görmesiyle arabadan fırlaması bir oldu. Derin Meriç'e saldırarak "ulan şerefsiz ulan haysiyetsiz. Geberticem lan seni. Ne istedin lan anneannemden o benim her şeyimdi lan bu kadar mı düşmansın bize bu kadar mı nefret ediyorsun. Sırf gelmedik diye insan öldürülür mü lan. Sırf bir gücü öğrenmek için bu kadar şey yapılır mı lan. Çok merak ediyorsan söyliyim. Benim gücüm." Meriç Derin'i kolundan tutup çekerek bir dakika bir dakika ne! ben kimseyi öldürmedim. Ben sadece intikam için evini yaktım. Başka bir şey yok. Derin'le Meriç'in yanına gidip Meriç'e bugün senin çıkardığın yangında üç kişi öldü bir tanesi de Derin'in anneannesi. Meriç sanki ilk defa duymuş gibi şok olmuştu. Bir kaç saniye öyle kaldı ve sonra kendi kendini düzelterek "hayır hayır ben sadece evi yaktım. İçinde kimse yoktu. Be-ben kimseyi öldürmedim ben bilerek yapmadım." Derin tüm sinirini eline toplayıp Meriç'e bir tane yumruk çaktı. Meriç Derin'in çaktığı yumrukla geriye doğru devrildi. Fakat şuan burada bir terslik vardı. Meriç'i her ne kadar sevmesemde bu olayı çözmek için bunu bilmem lazımdı. Meriç'e mi inanıcaktım. Yoksa Derin'i haklı mı bulacaktım. Ya bu şerefsiz yine yalan söylüyordu. Ya da bu sefer gerçeği söylüyordu. Nedense bendeki his bu sefer gerçeği söylediği üzerineydi. Yekta daha fazla sabredemeyip aramıza katıldı. Derin'de Meriç'le kavga ederken daha fazla sabredemeyip bayıldı. Yekta Derin'i tutup arabaya bindirdi. Geriye sadece ben Meriç ve tayfası Eren'e benzeyen Melih kalmıştı. Meriç'e bir adım yaklaştım ve yüzüne doğru sadece "bu intikam burada kalmıyacak. Bunun intikamını alıcağım. Fakat şimdi değil." Meriç ise yüzüme doğru yaklaştı ve "ister inan ister inanma bilerek öldürmedim."
Tekrardan Meriç'e dönerek sana inanmam için tek bir sebep söyle. Meriç önce baştan aşağı beni süzdü sonra tekrardan yüzüme bakıp "aslında çok var ama bunu kendin öğren daha iyi." Meriç lafını söyleyip arkasını döndü ve arabasına binip basıp gitti. Bir süre öylece düşünürken etrafa  baktım. Buket, Lale, Yekta, Mirza, Afet ve Andaç beni izliyordu. Boğazımı öylece temizleyip Lale'ye kız Lale senin 2. De gitti hakkat 1. Nerede Lale yüzünü düşürerek "işi varmış gitti gelmez oldu hiç"  yedeği var boşver. Derin arabadan çıkıp yanımıza gelmişti. Tam ağzını açıp bir şey diyordu ki gözü bir şeye takıldı. Derin yavaşça bir kaç adım attı ve eğilip eline bir şey aldı. "Bu ne? Bunun burada ne işi var?" diye söylenince merak edip yanına gidip baktım. Bu gerçekten sorulacak bir şeydi. Afet arkadan ha o mu o Meriç'ten düştü. Bende söylemedim meymenetsize. Bu Meriç'inse bu sefer çok büyük bir heyecan bizi  bekliyordu. Özellikle de Derin'i...

°°°




Sizce Derin'in elindeki ne?

Sizce Derin'in anneannesini gerçekten Meriç mi öldürdü?

NESİL DENEYLERİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin