Selam inci tanelerim nasılsınız dilerimki iyisinizdir ☺️
Bu bölümü yazmama yardımcı olan ve beni destekleyen herkese teşekkürlerimi iletiyorum 🥺
Bu bölüm benim açımdan çok duygusal okuduğunuzda anlıyacaksınız🤍
Fazla uzatmadan yeni bölüm geçelimBeğenmeyi yorum yapmayı unutmayalım 🥲
Yukarıdaki şarkıyı belirttiğim yerde dinleyebilirsiniz
Aşk ihaneti affeder mi?
Aşk o kadar güçlü bir duygumuydu?
Gerçekten seven ihanet edermiydi?
"Dur lan!" Evet bu ses yüzbaşına aitti Sinan yüzbaşının sesini duyar duymaz durdu dudakları dudaklarıma çok yakındı ne yani bu adam az kalsın beni öpücekmiydi? Sinan başısını kaldırarak omzunun üstünden yüzbaşına baktı dalgınlığından faydalanarak onu göğsünden ittim Sinan yerinde sendeledi ama dengesini sağladı bana anlamaz gözlerle bakıyordu yüzbaşı ise kollarını göğsünde bağlayıp kapının pervasına yaslanmış beni ve sinanı izliyordu arkada bir kaç hasta bile bizi izliyordu sinana yavaş adımlarla yaklaştım tüm gücümle yüzüsüne bir tokat indirdim sinanın yüzü omzuna doğru düşmüştü
"Bir daha böyle bir haddissiz yaparsan"
parmağımla dışarıyı gösterdim " o adam gibi senide bayılana kadar döverim şimdi git kızının yanına babasının böyle pislik biri olmadığını göster ona" diye konuştum Sinan yüzüsünü kaldırdı bana sert bir şekilde baktı yüzüsünde halla elimin izi vardı yavaş adımlarla yanıma ulaştı aramızda bir adımlık mesafe kalınca durdu" Bunun intikamını alıcam " dedi üstüne basa basa ve geri adım attıp arkasını dönüp gitti gitmeden önce yüzbaşının ona attığı ölümcül bakışlarını saymasak yüzbaşı tekrar bana bakmaya başladı dudakları yavaşça kıvrıldı sanki benden gurur duyuyor gibiydi yüzbaşının üzerinde siyah gömlek siyah pantolon vardı ve ona oldukça çekici göstermişti sabahın aksine dağınık olan saçları daha düzenliydi bunlar operasyon yerine gizli göreve gitmiş olmalıydı ki yoksa üzerlerinde askeri üniforma olurdu ne kadar süre birbirmize baktık bilmiyorum ama Yusuf'un sesiyle kendime geldim
" Bakışmayı bırakırsanız sevinirim çünkü ben burda ölüyorum " dedi Yusuf ve kusmaya devam etti gözlerimi yüzbaşından ayırıp Yusuf'a döndüm
" Ne oldu?"dedim dehşet içinde hemen yusufun yanına diz çöktüm ve elimi anısına üzerine koydum yüzbaşı ise sakin bir şekilde
" Zehirlendi" dedi Yusuf biraz kendine gelmiş gibi duvara yaslanıp derin bir nefes aldı
" Acaba kimin yüzünden zehirlendim" dedi imayla
" Oğlum abartma" dedi yüzbaşı ben onlara şok içinde bakarken kendimi tutamadım ve söze atladım
" Abartma mı?" Benle Yusuf aynı anda konuştuk ama yüzbaşı sanki sadece ben konuşmuşum gibi bana baktı neden sizce gözleri ilk karşılaşmamızın aksine farklı bakıyordu gözlerimi yüzbaşı'ndan ayırarak Yusuf'a döndüm
" Zehirlendiğine göre midenizi yıkamam lazım gidip sedye'ye oturun Yusuf bey " dedim ve işime geri döndüm
15 dakika sonra
" Tamamdır nasıl hissediyorsunuz Yusuf bey" dedim Yusuf surat ifadesine bakılırsa rahatlamış gözüküyordu
"Allahım sana şükürler olsun" dedi ve ben yine güler gibi oldum ama kendimi durdurdum
Yüzbaşı halla kapının pervasına yaslanmış bizi izliyordu birden odayı bir telefon sesi yankılandı sesin geldiği yöne baktığımda Kaan yüzbaşının telefonu çalıyordu yüzbaşı telefonu cebinden çıkarıp dışarıya doğru yürümeye başladı Yusuf halla derin derin nefesler alıyordu bu fırsatı kaçırmadan merak ettim soruyu sordum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
gazel (Askeri kurgu) Ara Verildi (Düzenlenecek)
AcciónDr.gazel Ertürk babası türk annesi güney Koreli Kore'de aldığı eğitimle hayelerindeki gibi doktor olur ve babasının şehri Türkiye'ye taşınır Türkiye'nin en başarılı kadın doktorlarından birisi olur ve alıcağı ödül için yaptığı yolculukta haya...