💎11.BÖLÜM💎

32 10 11
                                    

Dün çok sıradan geçmişti.

Hande Yusuf'a sarkmıştı. Ben Hande ile uğraşmıştım. Uğur Muayene olmak için Yunus'a gitmiş, ona dokununca hem grupta hem de teşkilattın içinde bağıra bağıra kaçmış. Üstüne birde bunun için dayak yemişti. Burak saatlerce Uğraşıp börek yapmış Ama Uğur onu oyalayınca Börek yanmıştı. Ve tekrar dayak yemişti. Baran ile dünkü mesajlaşmamızdan sonra herkes Baran'ı gördüğü yerde itip kakıyor, Ama Baran hiçbirini umursamıyordu.

Yani sıradan bir gündü.

Şimdi ise yüzme dersi alacağım için hazırlanıyordum.

İlk önce dış tarafımı, sonra iç tarafımı toplayıp, hazırlamaya karar verdim.

Zor olucaktı. Çok zor olucaktı... Evet bunun farkındayım. Tek istediğim yine nefesimin kesilmemesi. Bu sefer Yusuf beni cidden bizimkilerin yanına götürür panik atağıma baktırır ve benim yakamı asla bırakmazdı.

Ofladım.

Suya girecektim. Yıllar sonra ilk defa. Buna  hazır olduğumu hiç sanmıyordum.

Suya girecektim. Artık o küçük kız değildim.

Suya girecektim. Hala yüzmeyi bilmiyordum. Ama artık ne bana kızabilecek bir babam ne de Beni koruyabilecek bir annem vardı.

Suya girecektim. Yıllar önce annem ve babam ile gittiğim havuza bu gün tekrar gidecektim. Ama tek farkla. Artık onlar nefes almıyordu.

Kapımın çalınması ile düşüncelerimden sıyrılıp kapıya ilerleyip kapıyı açtım. Karşımda ki kişi Yusuf'tu.

"Hazır mısın?" Dedi heyecanlı ve hevesli sesiyle. Yaşananları bilse acaba bu kadar hevesli olur muydu yine çok merak etmiştim.

Sadece kafa salladım. Aklıma gelmesi bile nefesimi kesmeyi başaran yüzme dersime hazır değildim. Konuşucak enerjim yoktu.

Mental yorgunluğum bedenime yansımıştı.
Yorulmuştum.

Kaçtıklarım yormuştu beni. Kaçamadıklarım yormuştu beni.

Sakladıklar yomuştu beni. Saklayamadıklarım yormuştu beni.

"Elmas orada mısın?" Yusuf'un soru ile kendime geldim ve tekrar kafamı salladım. Bana inanmadığını belli eden bakışlar atsa da çok umursamadan odadan çıktım ve ayaklarımı yere sürte sürte, gidebileceğim en yavaş şekilde havuza ilerlemeye başladım.

Yusuf bir şeyler olduğunu fark etmiş olucak ki havuzun kapısına gelince beni kendisine döndürdü. "Sakin ol. Sadece sana yüzme öğreticeğim."

Sadece yüzme öğreticeğim...

Yine kafamı sallayarak onu onayladım ve içeri geçtim. Uzun bir koridora girdik. İlerleyip en sonundaki iki kapının önünde durduk.

Derin nefes aldım ve bilmem kaçıncı kez aynı şeyi kendime tekrar söyledim. Derin nefes al ve ver. Bu son seferki gibi olmayacak.

Sen artık o çocuk değilsin! O çocuk annen ve baban ile birlikte öldü. Geçmişini ardında bırak! Çünkü o seni çoktan unuttu!

Kapıları açtım ve içeri girdim.

Kocaman bir havuz. Havuzun içi yine bomboş. Havuzun etrafında şezlonglar. Bütün havuzlar birbirine mi benziyor yoksa sadece benim gittiğim havuzlar mı birbirine benziyor?

Bu anormal bir benzerlikti. Çok benziyorlardı. Sanki benim için işleri zorlaştırmak istermiş gibi benzetilmişti.

"Elmas! Hadi gel!" Diye seslendi Yusuf havuzun içinden.

ELMAS Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin