AKŞAM YEMEĞİ

25.8K 787 256
                                    


Kahvaltı yaptığımız yerden çıkıp Demirin villasına doğru yola çıktık

Bu yer ormanlık alandaydı, aynı İstanbul da olduğu gibi ilk olarak bizi taşlık bir yol karşıladı, önümüzde 1, arkamızda 2 arabayla bu yoldan geçtik kapı siyah ve Demirdendi.

çok büyüktü etraf taş duvardan çevriliydi içerisi kesinlikle görünmüyordu her yerde her köşede korumalar vardı. Cıvıl cıvıldı. Etrafta başka ev yoktu.

Demire döndüm "Demir burası çok güzel''

''Sana demiştim'' dedi gülerek

Arabayla kapının girişine kadar geldik, sonra arkadaki ve öndeki arabalarla birlikte garaj olduğunu tahmin ettiğim yere geldiler.

kapıdan biraz daha ilerlediğimizde bizi tüm çalışanlar bekliyordu. Demir elimden tutup kendini biraz daha bana yaklaştırdı. bir sürü çalışan vardı hepsinin mesleğine göre kıyafetleri vardı, ayırt edilebiliyordu .

Herkes sıra sıra dizilmiş elleri önlerinde duruyordu, Demir durdu ve İngilizce konuşmaya başladı. İngilizcem gayet de iyiydi o yüzden anlayabiliyordum

''Herkes kulağını dört açıp beni iyi dinlesin. Bu evde benden ve Kuzeyden sonra, Evin diğer patronu ve benim eşim olan Ecrinin de sözü geçecek. Herhangi bir saygısızlık yapmayacağınızı biliyorum"

Herkes kafasını sallayıp teker teker içeri geçtikten sonra Demir beni odama çıkarttı, eski odamdan daha büyüktü yine terası vardı ve yine 3.kattaydı.

Bu katta hem benim odam hem de Demirin çalışma odası vardı. Diğer odalarda neler var bilmiyorum.

''Demir burası çok güzelmiş''

''Sana demiştim, burası daha büyük daha güzel''

Demir beni biraz daha gezdirdikten sonra işlerini halletmek için dışarı çıktı, bende odamın terasında oturuyordum. kapı çaldı

''Gir !''

İçeri birkaç kadın geldi ellerinde elbiseler ve ayakkabılar vardı

''Efendim bizi Demir bey gönderdi. Akşam yemeği için dışarı çıkacağınızı söyledi eğer müsaitseniz sizi hazırlayalım''

Terastan içeri girip kapıyı kapattım

''Teşekkür ederim siz zahmet etmeyin kıyafetleri şöyle bırakın ben kendim hazırlanırım''

Kendime en yakışan şeyleri biliyordum o yüzden onlara gerek yoktu

Kadınlar dışarı çıktıktan sonra yatağımın üstünde duran telefonumu açıp Demiri aradım, telefon ilk çalışında açıldı

''Güzelim ?"

''Sevgilim, nerdesin''

''Ofisteyim, akşam 7 gibi seni almaya gelicem haberin olsun''

''Bende tam onu diyecektim, birkaç kişi geldi bana kıyafet getirdiler. Normal bir yemeğe gideceğimize emin misin''

''Güzelim hem seni yemek yemeye götürücem hem de birkaç işim var anlarsın ya''

''Hee mafyacılık''

''Mafyacılık değil, iş adamı iş adamı'' dediği şeye kahkaha attım

''iş adamlığı mı ?, bu dediğine kendin inanıyor musun''

''Hayır ama daha az korkutucu''

''o zaman daha şık giyiniyorum''

''O kadar da güzel olma kıskanırım sonra''

KARA MAFYAM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin