*6*

1.2K 120 11
                                        

Ada masanın üzerinden içine buz koyduğu viski kadehini aldığında yavaş adımlarla salona doğru yürüdü. Bu gece çok içmek istemediği için yanında buz kovasını da beraberinde salona götürmedi. Fakat gergin bir şekilde siyah eşofmanının cebindeki sol elini çıkarıp saate baktığında beklediği misafirine karşı yeterince soğukkanlı davranamayacağını fark etti. Öfkeyle kadehini dudaklarına doğru götürürken iri bahçesine açılan cam duvarının önüne geçti ve cama yansıyan görüntüsünü izledi. Elindeki kadehi dudaklarından uzaklaşıp yakıcı sıvıyı yutkunduğunda bakışları yüzünden simsiyah eşofman takımının sardığı yapılı vücuduna ve oradan da beyaz spor ayakkabılarına kadar kaydı. Hoşnutsuz bir şekilde yüzünü buruşturdu. Sol cebindeki elini çıkarıp nefes almakta güçlük çektiği eşofmanının altına giydiği beyaz bisiklet yaka tişörtünün boynunu çekiştirdi. 

"Ahmak! Seni gözünü kırpmadan aldatan biri için hala ilk günkü gibi aptal bir heyecan hissediyorsun!"

Bakışları bir an için bahçesinden evine çıkan basamakların üzerinde ilerleyen tanıdık siluete doğru kaydı ve az önceki düşüncesini unuturken dudağının sol köşesi gelişi güzel bir şekilde kıvrıldı. Kapının zilinin çalmasına ihtiyacı yoktu ancak yine de kapının çalmasını bekleyecekti. Bu yüzden de ağır adımlarla keyifle elindeki kadehi tüketirken salına salına kapıya doğru yürüdü ve çalan üçüncü zilin ardından cebinde duran elini çıkararak kapıyı açtı. 

Genelde saygılı ve misafirperver yanının kırıntısını bile bu gece Zehra'ya göstermeyi düşünmüyordu. Bu yüzden de kapıyı açtığı an onu beklettiği için kaşlarını çatmış bir adet Güneş karşısında umursamaz bir ifadeyle dudağına yaklaştırdığı kadehinden keyifle birkaç yudum aldı ve gayet ağır adımlarla kapıyı kenara doğru ittirip kenara çekildiğinde Zehra'nın içeri geçmesini beklemeden arkasını ona doğru dönerek yürümeye başladı.

"Sana da iyi akşamlar kaba insan."

Zehra'nın içeri girerken bile bakışlarını ondan ayırmadığını çok iyi biliyordu bu yüzden de sesli bir cevap vermek yerine onu daha da çıldırtarak kadehi tutan elini havaya kaldırarak işaret parmağını kadehin üzerinden doğrulttu. Zehra sesli bir şekilde iç çekince bunu duyup keyifle aptal bir gülümsemenin yüzüne yayılmasına izin verdi.

Salonda koca bir çalışma masası kurmuştu. Normalde ikinci katta yatak odasının içinde bulunan çalışma odasında çalışırdı fakat bugün nedense salonda olmayı tercih ediyordu. Özellikle de bugün...

"Dekorasyonunu övüp bitiremediğin evinde çalışma odan yok mu?"

Sırtı hala ona dönüktü. Yine zahmet edip dönüp arkasında kollarını omuzunda birleştirmiş hazımsız bir ifadeyle ona bakan eski sevgilisine bakma zahmetine bile girmedi onun yerine gülümseyerek elindeki kadehi önünde durduğu uzun, dikdörtgen masanın kenarına koydu. 

"Çalışma odam yatak odamın içinde yer alıyor."

Nihayet arkasına dönebilirdi işte...

Yüzünde keyifli bir sırıtış arkasına döndüğü an tıpkı Zehra gibi o da kollarını omuzunda birleştirerek mıknatıs gibi onu içine çeken yeşillere kilitlendi ancak yüzündeki alayın hiçbir yere kaybolmasına izin vermedi. 

"Yoksa orada mı çalışmayı isterdin?"

Sağ kaşı, köşesi kıvrılan sol dudağının beraberinde alayla havaya kalktı. Kollarını omuzundan çözüp yavaşça önünde dikilerek neye uğradığına şaşırdığı her halinden belli olan misafirine doğru yürüdü. Tam önünde hatta gereğinden fazla bir şekilde yakınında dururken ellerini gerginliğini gizlemek için yeniden eşofmanının ceplerine sokarak yumruk yaptı. Fakat yüzündeki tek bir kasın bile bu yakınlığa kayıtsız kalmasının onu ne kadar zorladığını göstermesine izin vermedi. 

Bilir o Beni ? / HanZeh / GxGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin