26. BÖLÜM

2.2K 164 62
                                    

Merhabalar efenim merhabalar

İyi okumalarr

●●●

(10 YIL ÖNCE)

Hande Kütahya'ya geri dönmek istiyordu. Üç yıldır İstanbul'da olmasına rağmen bir türlü sevememişti burayı. İstanbul'a geldiğinden beri her şey kötüye gitmeye başlamışı. Anne ve babasının tavırları iyice sertleşmiş ve onu sürekli komşularının çocuğu Eren'le kıyaslar olmuşlardı.

Anne ve babası yetmezmiş gibi okul hayatıda pek iç açıcı değildi. Bu sene liseye geçmişti ve lisede de ortaokuldakinden farklı bir yaşantısı yoktu. Eren'le aynı okuldaydılar yine. Bu sefer sınıfları farklıydı ama bu Eren'in herkesi Hande'ye karşı doldurmasına engel olmamıştı.

Hande bu çocuğun neden kendisine böyle duşmancıl davrandığını anlamıyordu.

Hande'nin hayatında iyi giden tek şey ortaokulda beden eğitimj öğretmeni sayesinde başladığı voleyboldu.

Beden eğitimi öğretmeni Hande'nin yeteneğini fark edip babasıyla konuşmuş ve babasıda Hande'ye ilk kez bir iyilik yaparak onu vokeybol kursuna yazdırmayı kabul etmişti.

Hande voleybol oynarken mutluydu ve şimdiden ileride voleybolla ilgili bir şeyler yapma hayalleri kurmaya başlamıştı.

Belki ileride televizyonda imrenerek izlediği o ünlü voleybolculardan biri olurdu, kim bilir?

Onun voleybol sevgisini destekleyen iki kişiye sahipti. Liseye geçmesine rağmen görüşmeye devam ettiği beden eğitimi öğretmeni ve canından çok sevdiği kardeşi.

Ayşenur ablasının ileride çok ünlü olduğu ve onun her maçına gittiğiyle ilgi hayallerini anlatıyordu ablasına.

"Çok ünlü olunca beni unutma tamam mı? Eğer unutursan öyle bir trip atarım ki günlerce sürer." dedi bir gün ablasıyla birlikte salondaki koltukta uzanıp televizyon izlerlerken.

Hande güldü. "Ben kardeşimi hiç unutur muyum? Aşk olsun ama."

Ayşenur kafasını çevirip ablasına baktı kaşlarını kaldırıp indirerek. "Unutmaz mısın?"

Hande kardeşinin yanağını kocaman öptü. "Tabii ki unutmam Güzelim. Sen benim bir tanemsin."

"Yaa." dedi Ayşenur ve ablasına sarıldı. "O zaman bende söz veriyorum voleybolcu olduğunda istisnasız senin her maçını izlemeye geleceğim."

"Bak sen." Hande güldü. "Ya bir maçım senin sınav zamanına ya da iş saatine denk gelirse?"

"Umrumda bile olmaz basar gelirim yanına."

"Sevme beni bu kadar." Hande kardeşinin saçlarını karıştırdı. "Senin kardeş olarak görevin ablanı sinir etmek olmalı. Böyle sarılıp sevmek değil."

"Severim de sinir de ederim bir kere."

"İkizler olduğunu bu kadar belli etme ama."

Ayşenur güldü ve ablasının yanından kalktı. Ayakta dikilirken elleri belinde çatık kaşlarla baktı ona. "Bana bak başak burçlu şey, eğer bir daha burcuma laf edersen bütün tişörtlerine el koyarım."

Sever O Beni (Girl×Girl) [Hanzeh]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin