"Neden?" Diye sordu Oflaz. Histerik gülümsemesinin yerini buruk bi gülümseme aldığında konuşmaya, "Neden kaçtın? Ben seni korumaya çalışıyorum! Zarar verir miyim? Sapık mıyım ben?" Söyledikleri kalbimde boşluk hissi yaratmıştı, "Ben..korktum Oflaz, isminden başka ne biliyorum? Her an peşimde görünce," lafımı kesti, "Her an peşinde olduğum için sana zarar veririm, öldürürüm, tecavüz ederim sandın..yapar mıyım Elfin? Yapsam burda yapardım Elfin.." doğruydu..bana zarar vermedi, zarar verene zarar verdi aksine, "Eve götürür müsün beni? Saat geç oldu, tek gidersem zarar verirler belki," gülümsemesi ciddileşti, "Bırakırım, gel," onunla birlikte eve doğru yürüdüm, arabaya binmedik. Saatlerce yürüdük yolları uzattık ama konuşmadık, "Kahve içer misin?" Diye sordum, "Olur, filtre kahve," istediği kahveye karşı yüzümü buruşturdum, sonra hep girdiğim cafeye girip 2 tane kahve aldım, "Al bakalım yakışıklı," bi dakika, ben ne dedim? "Yakışıklı? Ahaha, harika,"
"Ya ağzımdan kaçtı," utançtan yerin dibine giriyordum.. "Daha başka neler duyacağız acaba?" Ona bakmadan hızlı hızlı eve yürümeye başladım, zaten çok uzak değildi. 5 dakikalık yol falan kalmıştı, "Bekle Elfin," dediğinde duymazdan gelerek yürümeye devam ettim, ama o koşarak yanıma geldi beni kolumdan çektiğinde beklemediğim için kahvem üstüne döküldü, "Oflaz..yandın mı?" Yüzünü buruşturdu, kesin acımıştı.. "Seni tanıdığımız gün yanmışız zaten, bu hiç," iltifat mı etti şimdi bu? Hakaret etme ihtimali de var, yaktım adamı! "Tamam sen git evine, bende gideceğim. Daha beter olmasın üstüm," dediklerine kafa sallayıp eve doğru yürümeye başladım. Oflaz gölge gibiydi, sürekli peşimde. Hatta gölgeden daha farklı.. gölge ışığı görünce kayıp olur, Oflaz olmuyor.Sahi bu sabah tek gidişi polisi görünce olmuştu, neden acaba? Yanlış anlamasınlar diye falan mı..? Öyledir, suçlu olacak hali yok ya! Kendi dediklerime gülerken eve girdim, annemi hiçbir yerde görmeyince uyuduğunu düşünerek odama girdim.
Elime birkaç kıyafet alıp köşeye koydum, sonra banyoya girdim. Sıcak suyu açıp ısınmasını beklerken kıyafetlerimi çıkardım, saat geç olduğu için hızlıca duşa girdim..
Duştan çıkıp pijamalarımı giydiğimde saçımı kurutup yatağa girdim, uykum ağır basıyordu. Gözlerimi açamayacak haldeydim, uyumadan önce son hatırladığım odamda ki hışırtı sesleri ve saçlarıma zarar vermemek istercesine dokunuşlar..
🗝
Sabah erken kalktığımda saate baktım, 06.48'di. Hafta sonu olduğu için kalkmaya niyetim yoktu açıkçası. Tekrar kafamı yastığa gömdüğümde ne kadar uğraşsamda uyuyamadım, beni bulsun uykusuzluk zaten!
Üstümü değiştirip odamdan çıkacaktım ki adımlarım duraksadı. Ellerim saçlarıma gittiğinde geceyi hatırladım. Rüya mıydı? Gözlerim odada dolandığında masamın tam üstünde duran kargo paketini elime aldım ve yatağa oturup açmaya başladım.
Bu seferki kutu diğerine göre ağırdı, zaten açtığımda nedenini anladım, bi defter, not ve yapboz parçası vardı. Günlük yazarsan sana bonus olarak 4 yapboz parçası! Değerimi bil, 20 yapboz parçasının 6 tanesi tamamlanıyor. Bu adam bana neden hergün bunları gönderiyor? En hızlı öğrenmenin yolu bunları tamamlamak..günlüğü elime aldım, dün ve bugün neler olduğunu yazdım, sonra ise fotoğraf çektim. Fotoğrafı hafif bulanıklaştırarak Oflaz'a attım.
Oflaz.
Fotoğraf.
Al sana günlük. Ver yapboz parçalarını.
haha, sabırlı ol küçük.
Yarın vereceğim. 5 tane birden!Oflaz görüldü atarak sayfadan çıktım, oh olsun! Ohoho soborlo ol kocok. Salak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kargo Paketi.
Teen FictionGüzel kızım, Elfin. Ben senin cehenneminim. Cehennemin son durağına daha çok var. Daha çok yanacaksın aptal kız. Çevrende olan herkes acı çekecek. Sen daha çok çekeceksin, hepsinin ölümünü tek tek izleteceğim sana. Benimle karşılaştığın gün ise, sen...