Gözlerimi açtığımda rahatsız biryerde hatta taşın üzerinde yattığımı fark ettim. Muhtemelen belim ve boynum tutulmuştu ki kalkarken acıyordu. Fazlasıyla. Ruhumda ki acı bedenime yansıyor.. "Allah..belanı versin Oflaz, ulan bari çimlere atsaydın, apta! Or-" derken bir ses lafımı böldü, "Abartma istersen Elfin, sana özel bi oda hazırlanmadı, evde senin görmediğin insanlarda yaşıyor. Hayır ne bekliyorsun, seni kucağıma alıp kendi yatağıma mi yatıracağım? Pamuk şeker kokutamam yatağımı. Kusura bakma. Yada bak, umrumda değilsin. İki gün sonra öleceksin sonuçta," öleceksin Elfin, acı çekeceksin. Haketmediğin şekilde öleceksin, Ayağa kalkıp acımı umursamadan Oflazın üstüne yürüdüm, yanına gitmekle ayağa kalktı, "Neden ben?! Naptım? Sadece istediğim veteriner olmak mutlu olmaktı. Senin gibi biri ne hakkediyor!? Gebermeni istiyorum," Oflazı geriye doğru ittirdim ama kıpırdamadı, kıpırdamadığında dahada sinirlendim, acıtıyordu.. Oflaz acıydı, "O ÖLEN ADAM NAPTI?! ODA MI YERE KARGO PAKETİ ATTI YOKSA ZEVK IÇIN Mİ ÖLDÜ? GEBERMESI GEREKEN SENSİN OFLAZ! BEDENIM, RUHUM ACIYOR OFLAZ!" Bağırmaya devam ederken bi anda beni kendine çekti, sıkıca sarıldı, ellerini saçlarıma geçirip okşadı, sonra eğilip kulağıma fısıldadı, "Ben sadece zevk için öldürmem, bazen sebepler vardır. O ölen adam neler yaptı bilsen sen istersin öldürmek. Ama senede isterdim, düşün kötü adamlara piuv piuv yaptığımızı," dediğinde sinirlenip onu kendimden uzaklaştırmaya çalıştım ama kıpırdamıyordu.. "Gidiyoruz burdan Elfin, benzer ama daha korunaklı biryere. Okulunu açığa aldırdım, halloldu onlar. Mezuniyet balosu içinde gideceksin ama anneni uzaktan izleyeceğiz," söylediklerini idrak edip konuşacağım zaman bi bez ile ağzımı kapattı, nefes aldıkça başım dönüyordu. Sonrası zaten karanlıktı benim için. Birgün yine karanlığa gömüleceğim, peki o karanlıktan aydınlığa geçecek miyim? Uyanabilecek miyim?
♟️
Birkaç saat yada gün, hiç bilmediğim zamandayım. Karşımda adam öldü, vahşet ile öldü. Kurtarmak çok istedim, görmemek istedim. Adam kurtuluş çareleri arıyordu, ben bakıyordum..
Oflazın bu oyunda piyon olmadığı, ondan başka herşey olduğu çok belli. Ama ben piyondum, ilk olarak vazgeçilen. Vazgeçilen.. Ailem 3 kişiydi, birini aldılar 2 kişi kaldı. Annemde gitmesin diye ayakta durmak zorundayım. Elfin Karaca ismini hakkı ile taşımak. Canımı yakanın canını yakmak istiyordum, "Ballı süt getirdim, içer misin?" Olduğum odada karşımda ne zaman geldiğini bile bilmediğim Oflaz duruyordu ve şaka gibi bana süt uzatıyordu, "Konuşmayacak mısın? Neyse şuraya koyuyorum," Oflaz hemen yanımda ki masaya bardağı bıraktı, tam odadan çıkacaktı ki bardağı alıp onun yanında ki duvara fırlatmam ile durdu, "Al sana ballı süt! Özür mü dilemeye çalışıyorsun? Gerizekalı," dediğimde öfkesini bastırmak istercesine güldü, "Buraları toplarsın, ayrıca ben özür dilemem. Dileyeceğim birşey yapmam akılsız kadın. Hele senden, kız çocuğundan neden özür dilemeliyim?" Söyleyeceklerini hızla sıralayıp ben daha ağzımı açamadan odadan çıktı.
Odada dolanıp durdum, yapacak birşey yoktu. Sıkılıyorum ve zaman geçmiyor! Acaba kapı kitli midir? Kitler o öküz! Ama ya değilse?.. Denemekten ne zarar gelir.
Kapıya dua ederek gittim, kulpunu döndürdüğümde açıldı. Aptal. Ağır adımlarla dışarı çıktım, ev mermerin ağırlıklı olduğu, üst katında 4 oda olan bi evdi. Birazda alt katı karıştıralım.. ne zarar gelir ki? Ölüm.
Alt kata indiğimde bağrışma sesleri duydum, "Sik beyinli! Ulan öldüreceğimiz insanları ne zamandır eve getiriyoruz? Kızı öldürmek için sana 3 gün süre Oflaz." Tanımadığım bi adamın bağırış seslerinden irkildim, benden bahsediyorlar.. "Bu evde bana karışabilecek bir tane insan yok Yusuf! 3 gün içinde ölen kişi sen olmak istemiyorsan sesini kes. Leşini bu salonun ortasına asarım. Bunuda unutma," Oflaz öfkesini tükürürken Berat konuştu, "Bi kız için yaptığınız kavga bak! Nerde ki o? Ben severek öldürürüm o kızı, aile olmuşuz amına koyayım birbirinizi mi öldüreceksiniz?" Ben ne alaka?.. Berat sinirle yukarı doğru çıkarken olduğum yerde kitlenmiştim, sessiz ağlıyordum, gözlerim bi noktada kitlendi. Kendimde değildim, ruhum ele geçiriliyor ve ben hiçbirşey yapamıyorum. Berat merdivenden döndüğünde bana şaşırarak baktı, "Siktir. Abi baksana," abi kelimesini muhtemelen Oflaz'a dedi çünkü Oflaz mırıldanarak bu tarafa geldi, beni gördüğünde Beratın aksine bana yaklaştığında, "YAKLAŞMA, DOKUNMA! İstemiyorum..yapma," avazım çıktığı kadar bağırarak onu uzak tutmak istiyordum ama başarısız oluyordum, gözlerinde korku vardı ama durmuyordu. Gözlerim karardığında merdivenlerin aşağısına doğru yığıldım ama düşmeden bi el beni tuttu, "Dokunma.." dedim, Oflazdı tutan. Bayılmadım ama ayakta duramıyordum da. Oflaz aşağıya indi, bir odaya beni soktu. Muhtemelen kendi odasıydı. Yatağına yatırdı, uykum nedense ağır basıyordu, uyku beni hapsetmeden önce tek duyduğum, "Seni öldürmek zor olucak pamuk şeker," oldu.
Uyandığımda etrafa karanlıktı, boynumda hissettiğim nefes ile irkildim, Oflaz uyuyor muydu?! Lan! Yavaşça yataktan kalktığımda derin bi uykuda olduğunu fark ettim, belki kaçmak için tek şansım.. görebildiğim kadarıyla etrafıma baktım, bi pencere gördüm. Evet, hayatının bitişine hoş geldin, Oflaz. Cama yaklaştığımda yavaşça açıp üstüne tırmadım, tam atlayacaktım ki Oflaz kıpırdaşınca stres olup aşağıya düştüm. "Ah, belim!" Güçlü çıkan sesim ile odada hareketlilik olduğunu gelen seslerden anladım, kaç Elfin!
Acımı umursamadan kalkıp koşmaya çalıştığımda Oflazın bağırışını duydum, "Nereye Elfin?! Nereye kaçabileceksin?!" Peşimdeydi, ama uzaktaydı. Galiba. Game over Oflaz.
O kadar hızlı koşuyordum ki nefesim tükenmişti, Oflaz'a bakmak için arkamı döndüm, peşimde olmadığını görünce duraksadım, etrafa baktım. Yola gelmişim..Allahım lütfen, lütfen bi tane insan.
Sanki yalvarışlarım duyulmuş gibiydi, uzaktan gelen arabanın önüne atladım, "Yardım et! Lütfen!" Arabada mi adam düşündü, sonra gözleri ile binmemi işaret etti. Çok şükür! Hemen arabaya bindim, adamda durmadan sürdü ama yüzünde bi sırıtış vardı.. iyi gibide durmuyordu, "Kemerini tak," söylediğini yaptım, birkaç dakika sonra kapıların kitlenme sesini duydum, "İşime yararsın," pislik gibi sırıttı sonra baştan aşağıya göz ucu ile beni süzdü.
Siktim belanı ulan! Zaten öleceğim, bu şekilde daha temiz ölürüm. Adamın beklemediği bi anda fevri hareketler ile saçlarından tutup kendime çektim sonrada cama vurdum. Araba sağa sola gidiyordu, adam zaten baygındı. Bu saatten sonra yaşamam imkansızdı, araba bariyerlere girdi, son sürat ağaca gidiyorduk. Hızlı hareket etmek zorundaydım, ilk kemerimi çıkarıp arabanın kilidini açtım. Katil olmak istemiyordum.. yanda ki adamında kapısını açtım, ilk onu dışarı fırlattım son saniyede ise kendimi. Son hatırladığım ağaca çarpmamdı, karnımda hissettiğim acı dahada uykumu getiriyordu..sonra güm! Araba patlama sesi, sonrası ise karanlık.
/Bölüm sonu! Nasıldı bakalım? Yorumları bekliyorum.\
Sosyal medya hesaplarımız
İnstagram-kargopaketii
Tiktok-karrgopaketii

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kargo Paketi.
JugendliteraturGüzel kızım, Elfin. Ben senin cehenneminim. Cehennemin son durağına daha çok var. Daha çok yanacaksın aptal kız. Çevrende olan herkes acı çekecek. Sen daha çok çekeceksin, hepsinin ölümünü tek tek izleteceğim sana. Benimle karşılaştığın gün ise, sen...