Jisoo'dan
(2 ay sonra)
Pink Venom ve Shut down'un yayınlanmasından 1-2 ay geçmişti ve Born Pink albümümüz çıktığı içinde konser vermeye hazırlanıyorduk. Yıllar sonra ilk konserimiz olduğu için kızlarla çok heycanlıydık. İlk konserimiz Seoul'de olacaktı ve biz şimdi sahne kıyafetlerimizi giymeye başlamıştık. Kıyafetlerimi giydikten sonra ben makyaj odasına girdim ve makyajım yapılmaya başlandı. Makyajım yapılırken telefona bakıyordum.
Rose: Yine hiç stres belirtisi göstermiyorsun bakıyorum.
Rose'ye döndüm.
Jisoo: Ha?
Rose: Duygularını artık içinde saklamasan mı Jisoo senin iyiliğin için söylüyorum.
Jisoo: Nasıl yani?
Rose: Jisoo insan önünde ağlamaktan ne kadar korktuğunu biliyorum ve uzun zaman sonra Seoul'den ayrılmanın seni ne kadar üzceğinide biliyorum ama bunu kendi içinde saklama biz senin yanındayız biliyorsun değil mi?
Jisoo: Tabiki de biliyorum sadece insanların önünde ağlamayı tercih etmiyorum.
Menajer: Kızlar son 5 dakika!
Jennie ve Lisa yanımıza geldi
Jennie: Herkes hazır dimi?
Rose: Evet.
Jennie: O zaman hadi gidelim ve ortalığı yakalım.
Jennie elini ortaya tezaruhat yapmak için koydu, sonra Rose, sonrada Lisa. Hepsi bana baktı bende elimi onların elinin üstüne koydum ve hep birlikte bağırdık.
"1 2 3 BLACKPINK!"
Jennie'den
(Konserden sonra)
Konser hepimizin beklediğinden daha iyi geçmişti ve şimdi otele doğru yola çıkmıştık.
Lisa: Jisoo unni Liar'ı çok güzel söyledin, cidden sana yakışan bir şarkı.
Rose: Katılıyorum unni mükkemeldin!
Jisoo'nun yanakları kızarmıştı.
Jisoo: Sağolun kızlar ama bence Jennie'nin şarkısıda çok güzeldi.
Jennie: Sağol Jisoo-ahh.
Şoför: Evet kızlar otele vardık arabadan inebilirsiniz.
Hepimiz arabadan indik ve birkaç tane bizi bekleyen BLINK'lere el saladık ve sonra otel odalarımıza yerleştik.
Lisa'dan
Korkunç bir rüyadan terler içinde uyandığımda nefes nefese kalmıştım ve çok korkmuştum. Yalnız uyumak istemediğimi fark edince üyelerden birisinin odasına gitmeye karar verdim. Rose kesin " Ya Lalisa beni gecenin köründe kabus gördüğün için mi uyandırdın" derdi, Jennie uyanmazdı bile, Jisoo'ya abartarak konuşursam net onunla uyumama izin verirdi. Planımı hazırladıktan sonra Jisoo'nun odasının kapısını çaldım, uykulu gözlerle Jisoo kapıyı açtı.
Jisoo: Lisa, noldu?
Lisa: Unni kabus gördüm ve uyuyamıyorum ve tek başıma uyumaya çalışırsam hiç uyuyamayıp yarınki konsere enerji toplayamıycam.
Jisoo: Diğer üyelere sordun mu?
Lisa: Hayır.
Jisoo: E sorsana o zaman.
Lisa: Ama Jennie uyanmaz bile!
Jisoo: Rose?
Lisa: En çok senin yanında güvende hissediyorum!
Jisoo: Ne?
Lisa: Beni her ağladığımda nerde olduğumu bulabilen ve sakinleştiren tek insansın Jisoo-ahh.
Jisoo bana şaşırmış gibi bakıyordu.
Jisoo: Tamam gel o zaman.
Birlikte yatağa yattık, Jisoo hemen uyudu. Ona baktığımda benden ne kadar uzak olduğunu fark ettim ve yaklaşıp ona sarıldım.
Jisoo'dan
Uyandığımda Lisa bana arkamdan sarılıyordu. Ellerinden kurtulmaya çalıştığımda daha sıkı sarıldı ve beni kendine daha da yaklaştırdı ve hala gözleri kapalıyken kulağıma fısıldadı.
Lisa: Her daim nasıl bu kadar güzel kokabiliyorsun Jisoo-ahh.
