ECEM

dağ evi

Kuzeye döndüm Kuzey ne gerek vardı?

Kuzey :öyle şey olur mu bir şekilde uçacaksak rahat etmeliyiz

Cebinden Kulaklığımı çıkarttım Kuzey'in omuzuna başımı yasladım ve müzik dinledim Kuzey kulaklığımın bir tanesi alıp kendi kulağına taktı ve kafamın üstüne kafasını koydum Yemek servisi gelip geçmişti bile Ben geçişini çoktan fark etmiştim ama Kuzey o kadar yorulmuştu ki uyuyakalmıştı onu bu kadar yoran şey Gece boyunca uyumaması olabilirdi..

Sonunda uçak türbülansa girdi ve indi Kuzey anca öyle kalkabildi.

Kuzey;ha Ne oldu geldik  mi?

Evet geldik hadi gidelim dedim ve gittik valizimizi yukarıdan aldık havalimanından çıkarken Kuzey bir taksi çağırdı ve bir taşra kasabasına odasına doğru gittik Kasabanın yolunun yarısını da taksici bizi indirdi çünkü Bundan sonrasına bir yol yoktu arazi aracı gerekiyordu

Tam da o sırada Tarkan denilen adam geldi kuzey ve Tarkan selamlaştı ve arazi aracını bize bıraktı biz yukarı doğru arazi aracı ile çıkarken etrafı izliyordum

neredeyse bir tepe üstündeydik gitgide insanlardan uzaklaştıkça insanların küçüldüğünü görmek hoşuma gidiyordu ama Burası ıssız olduğu için biraz beni korkutmuştu sonuçta Kuzey'in sağ sol belli olmazdı

tam villanın önünde durduk Alışık olduğum yoldan daha küçüktü ama sempatik gözüküyordu içeri doğru gittim Kuzey o sırada aracı Park ediyordu İçerisi çok güzeldi ne bir koruma ne de bir şey hiçbir şey yoktu tamamen Baş başa kalabileceğimiz bir cennette adeta bir cennet gibiydi Çünkü etrafında erik ağaçları etrafı çam ağaçları her yer bahçeyi kaplamıştı

sadece Karadeniz'in hırçın dalgaları gözüküyordu dağların üzerinden gözüken dalgalar çok hoşuma gitmişti ıssız bir yer olması da burayı ayrı bir sessiz yapıyordu Bahçenin çevresine doğru girdim böyle bir yerde olmasına rağmen bahçe Çok bakımlı etrafa baktım küçük bir salıncak gördüm devamında bir köpek kulübesi gördüm onun köpek yoktu Hayret ettim Kuzey köpeklere bayılırdı sanırım Burada köpek beslemenin Pek doğru bir şey olmayacağına karar vermiş haklı da çünkü burada bakacak kimse olamaz..

Kuzey :bahçeyi beğendin mi içerisi daha güzel

Içeriye doğru adım attık İçerisi gerçekten çok daha güzeldir ahşaptan olan ev çok güzel kokuyordu.

Gerçekten de çok güzelmiş..

Kuzey Beğenmene sevindim Gel sana evin odalarını göstereyim dede ve odaları gezdirmeye başladı önce salonunu sonra mutfağa sonra banyoyu balkondayken en son odasına geldik

Işte Yolun Sonu. .

Sadece boğazımı temizledim. Kuzey'in ne demek istedin çok iyi anlamıştım ve bunun için olabildiğince heyecanlıydım Karadeniz'de bu zamanlarda genellikle hava fazla karanlık olur fazla karanlık yetmezmiş gibi ışığı tekrardan kapattı ben açtım o kapattı ben açtım o kapattı Lakin son anda pes ettim ve ben de onunla beraber ışığı kapattım. ..

Uzun geçen gecenin ardından sabah.

Gözlerimi açtığımda sabah olmuştu  Çok geçmeden hızlıca Üstümü giyindim saçımı başımı topladım o sırada kuzeye kalkmış bana bakıyordu Kuzey'in kalktığını fark etmemiştim bile..

Kuzey :günaydın bir tanem

Sana da günaydın

Yatak odasından kalkmış giderken Kuzey beni Tekrardan yanına çağırdı ve yatakta tekrardan oturduk

Kuzey :benden kaçmayı bırak da gel yanıma otur Zaten yeterince yorgunum bundan önceki gece de uyuyamadım Hep senin yüzünden beni bu kadar bekletmeseydin belki hiç böyle olmazdı.

Söyledikleri karşısında kıpkırmızı olmuştum bir domatese benziyordu yüzüm

Ama Kuzey gayet Normalde kafasını Karnıma koyup uzandı Ben de onunla beraber uzanmıştım ve tekrardan uykuya daldık. .

Uykunun ardından kalktığımda gece olmuştu uyku düzenim iyice bozulmuştu daha fazla uyuyamıyordum ayağa kalktım Kuzey yanımda değildi sonra salona doğru gittim ve evi keşfetmeye başladım Kuzey Balkonda oturmuş Yıldızlara bakıyordu.

Kuzey benim fark edince eliyle gel işareti yaptı yanına gittim.

Kuzey :baksana Yıldızlar ne güzel senin gibi parlıyor  İstanbul'da böyle bir manzara göremezsin �stanbul Neredeyse her yeri pislik içinde Karadeniz'in saf Güzelliğine her zaman ararsın buradan ayrılırken her zaman çok zorlandım Gökyüzü bile harika işim nedeniyle gitmek zorunda kalmasam ömrüm boyunca burada kalırdım.

Dediklerine karşılık tebessüm ettim ve gökyüzüne baktım hava soğuk olduğu için içeri geçtim Kuzey hala etrafa bakıyordu mutfak dolabını açıp Kendime bir bardak çıkardım yanında bir su varili vardı oradan kendime su doldururum suyu yudumlarken bir yandan da evi gözümle tekrardan süzdüm salona doğru geçip oturdum oturduğum

koltuk olabildiğince rahattı televizyon kumandasına doğru yöneldim ev olabildiğince doğaldı ama televizyon da olmazsa olmazdı Televizyonun sesi olması için açtım bir yandan da telefonumu aldım ve gelen bir mesaj var mı diye baktım ben gelen mesajları kontrol ederken Kuzey yanına geldi ve telefonuma el koydu

Kuzey : şu an telefonla değil Benimle ilgilenmen lazım

Kuzey çocuk musun sen?

Kuzey ilgilenmen için illa çocuk mu olmam lazım Ece Hadi benimle ilgilen.  Dedi ve üstüme uzandı Koskoca adam çocuk gibi davranıyordu Ama bu benim hoşuma gitmişti. Kuzey böyle devam ederken ben de onunla ilgilenmişim bir gecede böyle geçti. .