ESKİ ALIŞKANLIKLAR

73 1 0
                                    

Lafı fazla uzatmak istemiyorum. Bol bol yorum yaparsanız çok mutlu olurum iyi okumalarrr.

__________________________________________________________________________________

Arkamı döndüğümde ateşlenen silahla hiç düşünmeden yanımda olan Alya'yı kenera ittirip yere üstüne düşmem bir oldu. Alya soğuk zeminde altımda yatarken kollarımın üzerinde durup ona baktım. "İyi misin?" Alya şaşırmış gözlerle bana bakıyordu. Cevap vermeyince gözümle üzerini taradım. Okan ve adamları fabrikadan çıkmaya başlamışlardı. "İyim." Kısa bir cevap verdi.

"Canın acıyorm- ?" Konuşamadım. Aniden nefesim kesildi. Vücudum terliyordu, kasıklarım ve karın boşluğum arasında bir yanma hissi beliriyordu."Aras?" Kolarımın üzerinde durmak zorlaşmaya başlıyordu. Kendimi Alya'nın üzerinden kaldırıp, ayağa kalktım. "Aras?" Hızlı kalktığım için sendeledim. Bir elimi yanan yere götürdüm.

Elime geri çektiğimde kendi kanımı gördüm. Vurulmuştum. Kafamı kaldırıp karşımdaki helikoptere baktım. Gidebilirmiydim? Yara derindi ama organıma zarar vememiş olması lazımdı. Alya yanımda belirdi birden. Vücudumu sıkarken ter damlaları anlımdan geliyordu. Nefes almakta zorlanıyordum. "Aras vuruldun." Sendeleyerek helikoptere doğru yürümeye çalıştım. Alya hızla koluma girerken "Murat! Alp! Gelin şuraya!" Helikoptere doğru bağırdı.

Kafamı çevirip ona baktım. Gülümsemeye çalıştım fakat ağzımdan gelen kanla yere öksürdüm. Bir elimle fabrikanın kapısının oraya tutundum. Kafamı geri kaldırdığımda yanıma az önceki adamlar geliyordu. Hangisi Murat yada Alp bilmiyordum henüz. İkisi de yanıma geldiler ve omzumun altına girdiler. "Çabuk götürün helikoptere Leyla hemen yaraya baksın." Alya konuşuyordu. Yalpalayarak helikoptere doğru gidiyordum.

Murat ve Alp omuzlarımdan tutup beni helikoptere otutturunca ikisi karşıma geçti. Yanımda az önceki kadın yani öğrendiğim kadarıyla Leyla vardı. Diğer yana Alya oturunca helikopter havalanmaya başladı. Bacağımı uzatabildiğim kadar uzattım ve tişörtümü yukarı doğru sıyırmaya çalıştım. "Elleme bir şeyi." Alya net ve panik ama bir o kadar sesle konuşunca ona doğru baktım. Elimi tişörtümden çektim. Kısa sürede makasla kesilmeye başladı kumaş parçası.

Alya bana doğru eğilip yaraya tedavi yapan Leyla'ya yardım etmeye çalışıyordu. "Salak! Salaksın sen!" Sürekli salak diyip duruyordu. "Kurşunu çıkarmamız lazım." Diyen Leyla eline aldığı cımbızı gösterdi. "Uyuşturmak için vakti yok. Her an bilinci kayıp bayılarbilir." Leyla'ya baktım "Yap ne gerekiyorsa, dayanırım." Leyla teddütle gözlerini ilk Alya'ya daha sonra bana çevirdi.

"Pekala." Cımbızı yaklaştırırken Alya'ya geri döndüm. "O iki maddeyi yapmadan ölmene izin vermem." Alya olduğu yerden doğruldu. Helikopterin kenar bölmesinden peçete alıp elini silmeye başladı. "Bırakmıyorsun bi rahatça öleyim." Konuşmak için dudaklarımı aralayacağım sırada kurşunun içimden çıkışını hissetmemle gözlerimi yumup dişlerimi sıktım. Kurşun tenimden çıktıktan sonra hızla derin nefesler almaya başladım. Gözlerimi açtığımda Leyla elindeki cımbızla tuttuğu kurşunu metal bir kaba bıraktı.

"Şimdi kamamayı durduralım, uyuşması için zaman verip daha sonra gerekli pansumanı yaparım." Kafamı olumlu anlamda sorarken karşımda otur baylara baktım. Daha sonra Alya'ya geri döndüm. Ciddi ve endişeli gözlerle yarama bakıyordu. Ona baktığımı anladığında gözlerini hızla bana çevirip tekrar umursamaz tavrını takındı. "Salaksın sen" salak onun favori kelimesiydi.

Güldüm ve karşımdaki baylara geri döndüm. "Ben Aras Kaan Faysal. Peki ya siz?" Tanışmak için adım atmıştım. İkisininde kolları göğüslerinde bağlıydı. Aynı anda birbirlerine baktılar daha sonra Alya'ya baktılar. Alya ne yaptığına bakmadım lakin kaşlarını çatıp oflayarak bana geri döndüler.

ARJİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin