Heeey duydunuz mu!!??? Beni merak etmiş beni beni bihterini dur o replik burda söylenmemeliydi. Gece gece kalbim maratona çıkmış gibi atıyordu. Yatağımın üstüne çıkıp sessiz sevinç çığlıklarımla azıcık tepindim.
Siz: aaa
Neden?
Soğuk nevale: Açelya
Siz: efendim
(Yazıyor... çevrimiçi... yazıyor)
Soğuk nevale: hoşuma gidiyorsun
Ve neden böyle oldu anlamıyorum Açelya
Bir kere bile karşılaşmadık, hiç tutmadım elini
Gözlerine bakmadım hiç
Ama tek bir mesajına heyecanlanıyorum
İki üç aydır hayatımızdasın
Seni merak ediyorum Açelya
İnanabiliyor musun?
Ve neden böyle oldu anlamıyorum**
(İletilemedi.)
Soğuk nevale: yat uyu hadi
Siz: iyi be iyi
Sende yat uyu
Dengesiz
(Görüldü)
Asrın kimdi? Neyin nesiydi? Neden onunla konuşmaktan hoşlanmıştım bilmiyorum. Toplasan iki üç diyaloğumuz vardı ve bunlar beni mutlu ediyordu. Bana iyi hissettiriyordu. Fakat bunların bende bir karşılığı olamazdı,olmamalıydı. Hiç görmediğim,sesini duymadığım biri için leyla olamazdım. Önceliklerim vardı. Ve olmasalardı da tanımadığım,telefondaki yabancıya kendimi kaptıramazdım. Kendi kafamda kurduğum,Asrın'ı baş role koyduğum senaryomuda alıp yorganıma sarıldım. Mışıl mışıl uyudum.
Sabah yine her zamanki monotonluğunda ilerlemiş, anca öğlen olmuştu ve tıkılıp kaldığım şu dershanede oturmuş köfte ekmeğimi kemiriyordum. Seneye hangi üniversitenin bahçesinde iki köfte ekmek kemireceğim diye hayal kurup, peşinden giderken kendimi şu dershaneye tıktığım için ayranımı biraz efkarla karıştırıp öyle yudumladım. Son lokmamı ağzıma itmiştim ki grup araması geldi. Kızlar görüntülü arıyordu. Ağzındakini yutarken bir yandan da birbirine dolaşmış kulaklığımı açtım ve kulağıma taktım. Aramayı kapanmasına yakın yanıtladım.
"Hele şükür biri açtı ya!"
"Anaa Açelya gelmiş."
Eda ve Özlem vardı aramada.
"Selam, ne yapıyorsunuz?"
"Ya bu salak Özlem arayalim arayalim diye tutturdu rahatsız etmedik dimi?"
"Ay yok be köfte ekmeğimi kemiriyordum."
Aramaya biri daha katılmıştı.
"Özlemim selam, müstakbel yengem ve Açelya size de selamlar"
"Sana da selam olsun Murat enişte. Ayrıca yengeyi at."
Arda'nın da gelmesiyle tamamlanmıştık herhalde.
"Biri yenge mi dedi? Aa küp şekerim nasılsın? Seni çok özledim biliyor musun?"
"Bilmek istemiyorum at."
"Kız Arda ne yapıyorsun?"
"Ne yapayım varoş Açelya çimlerde oturmuş test çözüyorum sen
"Sana ne."
Kızların kahkahalarını duyunca bende kıkırdamaya başladım. Yan tarafımda oturan sevimsiz kızlar bakışlarını bana doğru çevirdi bu sayede.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Parodi // Yarı Texting
Novela JuvenilZamansız gelişleriyle meşhurdur uzun soluklu dostluklar, aşklar. Salisesi salisesine takip edemediğimiz tesadüfler,bir sonra ki adımımızın habercisi olan yollar var. Ben o akşam, gözlerim acıyana kadar okuduğum o cümlelerin sonuna geldiğim zaman bel...
