///////
Bende aynı şekilde baktığı yere baktım ve açıklama geri duydum.
"Bu sorunun cevapı yok,Sorma." Dedim net bir sesle. O ise aksine,
"Bir kızla duşa kadar eşlik edip sonra kız seni
Kitleyip kaçmış sanırım." Dediği şeyle bozulduğunu anlamıştım. "Hayır.Elalemin kızını alıp, duşa kadar eşlik edecek değilim.""Bir şey diyicem..Sende az değilmişsin." Dediğim şeyle kaşlarını çatıp ters ters baktı.
"Oraya gelirsem üstündeki morlukları Arap sabunu ile temizler,Arabistan'da reklam olarak fiş yapar,hd çekerim."Sırıtarak ona baktım; "Araplar daha iyi diyorsun yani?" Bu sefer hiç bir tepki vermesine müsade etmeyerek,
"Tamam tamam çok ileri gittim." Üstüme ne giyeceğimi seçiyorken meraklı bir şekilde ona soru sormaya başladım;
"Annemler nerde?" Kız bana baktı ve bir süre bir şeyi hatırlamaya çalışıyormuş gibi yaptıktan sonra konuşmaya başladı.
"Onlar da seni arıyorlardı tüm mahalle âma sonra senin arkadaşlarınla olma ihtimalini gözden geçirip,bir yere gittiler."Dediği şeyle sinirlensemde belli etmedim "Ne demek arkadaşlarının yanında olmak?" Derin bir nefes aldım ve tekrar konuştum; "Bu saate kadar arkadaşlarımın yanında ne işim var? Ve şu an yarısı ile de konuşmuyorum."
Bana bakıp tepkisiz bir şekilde susmuştu. Sonra bende aklımdaki bir soruyu ona yönelttim, "Sen burda olduğumu nerden biliyorsun? Doğrusu burda oturduğumu?"
Kız bana bakıp bir kaç saniye geçmeden cevap verdi.
"Annen ile baban her yerde sana bağırıyorlardı. Alleyinde herkes toplanmıştı oraya. Bende senin adını duyunca arkadaşlarından bir tanesinden rica ettim oda kırmadı getirdi."Son dediği cümleden sonra gülümsedi.Bende kafamı salladım. Doğrusu kim getirdi bilmiyorum âma Allah göndermişti bana.
"Eee bir şey demeyecek misin?" Dedi. Bende gülümsedim bu kızla bir şeyler konuşabilirdim. Sıcak kanlı kişilere olan ifadem,her zaman dıştan bakılan tipler gibi değildi.
"Aslında konuşabiliriz.." kız baktı ve gülümsedi. "çok vaktim yok ama baştan söyleyim."
"Peki.." Ne diyeceğimi bilsem keşke..
"Eee...bir şey ister misin? İçecek ya da her hangi bir yiyecek?" Kız bana baktı ve tekrar güldü. "Bunu mu düşünüyorsun? Keyfin bilir.Ama Bu kadar yol geldim bir su versen iyi edersin."
Bende kıza baktım bir süre.Kısa süren gülümsemem ile beni takip etmesini rica ettim.Aşağıya indiğimde arkama baktım oda utangaç adımlarla beni takip ediyordu.
Mutfağa gittiğimde dolaptan su çıkartıp bardak için yukarıdaki dolaplardan birinden bardak çıkartım.Bu sırada bende ona baktım.Gözleri etrafı inceliyordu kaçamak bir şekilde.
Aldığım bardağı hafifçe tezgah'a bıraktım. O sırada o da bana bakıyordu. Elimdeki bardağı tutup ona gülümseyerek uzattım. Oda aynı şekilde gülümseyip elimden alıp içmeye başladı. Bende ne diyeceğimi doğrusu ne yapacağımızı düşündüm.Umarım ailem gelipte bu anı bozmaz dedim içimden. O sırada o da bana baktı ve gülümseyerek elindeki bardağı bıraktı.
"Ne yapalım?" Dedim. Oda da düşünür gibi oldu ki kısa süre içinde konuştu. "Dışarı çıkalım mı?" Dedi,tatlı ve zarif bir sesle. Benim kafamda ziller çalıyordu. Kesinlike bu olmazdı.
"Aslında kendimi pek iyi hissetmiyorum.Müsait olduğum zaman düşünücem,ne dersin?" Çok düşünmeden cevap verdi. "Fark etmez. Sen istersen dinlen ben sonra geliyim?" Dediği şeyle seçim yapmak arasında kalacaktım ki gitmesini istemiyordum.
Zarif ve güzeldi.. hem niye kendini çirkin hissediyordu ki? Sanki gökkuşağındaki kendine özgün kılmış renkler gibi ayrı ve farklıydı.
O gün pembe bir elbise giymişti..
en sevmediğim bir renk olsa bile,beyazın yanına yakıştırmıştım pembeyi. Aslında her renk giderdi yanına. Yakışırdı zarif tenine. Yoksa ben mi güzel buluyordum?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PARK ÇOCUĞU | 9.GÜNAH
Horror"Bana ne kadar kızdınız?" Dedi,cılız bir sesle fısıldayarak. Dediği şeyle oturduğum yerden biraz doğruldum ve onun aksine yere bakmıyor,önümdeki gelip,geçen insanları inceliyordum. Derin bir nefes alıp,belkide biliyordu çok kızmayacağımı.. "Bir park...