Aşk-ı Mahalle BxB

2

Medya;Eyüp'ün Uras'a
aldığı oyuncak araba.

Keyifli okumalar.🌸

      Kahveye doğru gelen sevdiğim adam ve oğlu kalbimin hızlanmasına neden olmuştu. Keşke ikisini de istediğim gibi öpüp koklayabilsem. Onlara olan sevgim çok fazlaydı nasıl dayanıyordum bilmiyordum ama sanırım iki güler yüze dayanıyordum.

    "Eüüppp,Eüüppp."

     Yanıma koşa koşa gelen ve tatlı konuşmasıyla bana seslenen minik bacaklara sahip Uras'a doğru atak yapmış ve son anda düşmesine engel olup kucağıma almış ve kalktığım iskemleye geri oturup sevimli miniğin tombul yanaklarına bir öpücük kondurmuştum.

Sevdiğimin kokusunu bir kere almıştım ama oğlunun kokusunu defalarca almıştım ve bu koku dünyada almış olduğum en güzel kokuydu.Anında mayışıyordum bu kokuyla.

"Selamün aleyküm kahve halkı."

Sevdiğim adam kahve halkına selam vermiş ve kahve halkından karşılık alınca oğluyla konuşan bana dönmüştü.

"Ne var ne yok Eyüp gözükmüyorsun kaç gündür."

Ah ah bir bilsen sana olan sevgimden cayır cayır yanıyorum da o yüzden evden çıkmak istemiyorum ,tabi nereden bileceksin ben demeden.Yüzüme hafif bir gülümseme yerleştirmiş ve heyecanımı belli etmeden konuşmaya başlamıştım.

"Bu aralar çok sıcak Gencer abi o yüzden dışarı çıkmadım ama bugün canım sıkılınca sıcağı umursamadan çıktım."

Kekelemeden cümlemi kurduğum için çok mutluydum şuan.Bazen kendimi kaybedip onunla konuşurken kekeliyordum ve bu onun gülmesini sağlıyordu.Bir de ona abi demem vardı.Benden beş yaş büyük olduğu için abi diyordum bir de sanki ona karşı hissettiklerimi anlamasın diye diyordum bir nevi kendimi güvenceye alıyordum kendimce.

     Kafasını anladım dercesine sallayıp yanımdaki iskemleyi çekip oturmuştu.O sıra da biz konuşurken sakallarımda elini gezdiren Uras'a dönüp güzel sarı tutamlarını okşamıştım.Babasından aldığı belli olan sarı saçları yumuşacık ve mis kokuluydu.

    "Eüüppp Eüüppp baaak."

     Elinde tuttuğu ona almış olduğum oyuncağı bana gösteriyordu.Elindeki küçük arabayla araba sesleri çıkartıp üzerimde arabayı sürmeye başladı.Onun bu tatlı hallerine gülerken Gencer'e doğru kafamı kaldırmış ve bakmıştım.Bakar bakmaz göz göze geldiğim adamla ne yapacağımı şaşırmıştım.Yüzünde tebessüm öyle değişik bakıyordu ki neye uğradığımı şaşırmıştım.

   İki gün öncesinde ben eve o bakkala giderken karşılaşmıştık.O bakkaldan alacağını alıp yanıma gelmiş ve eve beraber yürümüştük. Yüzüne özellikle gözlerine bakamıyordum utandığım içim ama belli etmek istemediğim içinde yüzüm kırmızı bir şekilde yüzüne bakıyordum.Sanırım bu şekilde daha çok belli ediyordum ki yüzünde küçük bir tebessüm ve gözlerinde tuhaf bir bakışla bana bakıyordu.O zaman ilk defa bana öyle bakarken görmüştüm onu.

    Ben hem onunla konuşmamın heyecanıyla hem de o bakışıyla kendimden geçmiş ve iki gün evden dışarı çıkamamıştım.Şükür ki babamın dükkanında çalışıyordum da sıkıntı olmamıştı.O günden sonra onsuzluğa dayanamamış ve onların evden çıkma sesini duyar duymaz bende çıkmış ve kahveye gelmiştim.

    Şimdi ise yine o günkü bakış vardı gözlerinde beni ağlatabilecek güzellikte bir bakış,hem hüzünlü hem de ışıl ışıl. Gözlerindeki hüznü anlayabiliyordum,belki de benim yerime karısının çocuğunu sevmesini isterdi,onun yanında olmasını,bu düşünce beni hem hüzünlendiriyor hem de canımı fazlasıyla yakıyordu.

     O yüzden daha fazla üzülmemek için bakışlarımı ondan çekmiş ve kucağımdaki Uras'ı babasının kucağına bırakıp iyi günler diyip Gencer'in keskin bakışlarından sıyrılarak eve doğru yavaş adımlarla ilerlemeye başlamıştım kaçıyormuş  gibi gözükmeyeyim diye.Ama Gencer kaçtığımı anlamış olacak ki ben adım atar atmaz o da kalkmış ve peşimden gelmişti.

Arkadaşlar oy sınırı +70. Eğer bu oy oranına ulaşamazsak yazdığım kurguyu beğenmediğinizi var sayar ve zahmet edipte bölüm yazmakla uğraşmam.Çünkü yazdığım bölümlerin okunma oranına tezat beğenme oranları.Demem o ki sadece emeğimin karşılığını bu şekilde almak istiyorum, çok bir şey istemiyorum.
Sağlıcakla kalınnnn💕