10

4.1K 126 9
                                    


Keyifli okumalar.🍑

Yedi yıl önce Gencer'den;

Kelimenin tam anlamıyla yıkılıyordum. Bütün gün ev aramakla vaktimi geçirmiş ama bir tane uygun bir ev bulamamıştım.Elimde olan son parayla ev arayışına çıkmış ve yeni hayatımı kurmak için adımlar atmaya başlamıştım. Elimde kalan son bir ev,son bir şansım kalmıştı.Yoksa o çığlık çığlığa çıktığım eve geri dönmek zorunda kalacaktım bunu asla istemiyordum.Elimdeki adrese bakıp yürüyordum ama birilerine sormam lazımdı evi. İleride gördüğüm üç bedenle onlara doğru yürümüştüm.Okuldan yeni çıktıkları belli olan çocuklara doğru ilerlerken ortada olan çocuğun güzelliğiyle gözlerimi ondan alamamıştım.

       Rüzgarda dalgalanan kahve saçları,büyük zeytin gözleri,kumral teni,diğer çocuklara göre kalıplı oluşu ve soğuktan kızarmış olan kırmızı şekilli burnu.Montun içine sinmiş olan bedeni görür görmez kalbim hızlanmış ve nefes nefese kalmıştım.Birkaç dakika sonra ben kendime gelmeye çalışırken güzel gözlerle göz göze gelmiştim.Kalbimin atışı daha da hızlanırken güzel gözlü çocuk bana doğru adımlamaya başlamıştı.

    "Bir sorun mu var iyi görünmüyorsunuz?"

   Yanıma gelen bedenin kendinden emin ve tok sesini duyunca bayılma isteği geldi hava soğuk olmasına rağmen terliyor ve ateşim yükseliyordu.Böyle bir şeyi daha önce yaşamamış olmam beni bir hayli zorluyor ve bunaltıyordu.Ne diyeceğimi bilmiyordum tutulmuştum resmen.Kendimi o kadar salmıştım ki karşımdaki bedene kendimi teslim edip üzerimdeki o kadar yükle hüngür hüngür ağlamak ve ona sıkıca sarılmak istemiştim.

    "Abicim iyi misin?"

    Yanındaki diğer beden konuşmuştu ama ağzımdan kelimeler dökülmüyordu bir türlü. Güzel gözlü çocuk o kadar endişeli bakıyorduki o an gözlerinde bütün kalbinin iyiliğini görmüştüm.Daha fazla cevap veremeyişime dayanamayan güzel gözlü çocuk iyice yaklaşmış ve ne haldeysem kolumu boynuna attıktan sonra bir kolunu belime dolamıştı. Aniden gelen temasla iyice kendimi kaybetmiştim,kendim gibi değildim sanki bulutların üzerinde özgürlüğünün tadını çıkaran bir kuş gibiydim.

     "Ben abiyi bizim eve götürüyorum iyi görünmüyor,sonra görüşürüz."

   Güzel gözlü çocuk diğerlerine veda ettikten sonra benimle birlikte yürümeye başlamıştı. Dur diyemiyordum çünkü hissettiğim şeyler kilitlemişti beni.Uçurumun kenarına götürüp oradan aşağı buraksa beni ne bir hareketim ne de bir sesim çıkardı.Öylece uçurumdan aşağıya atışının keyfini çıkarırdım.

   Arada bir bana bakıp durumumu kontrol eden bedenle biraz yürüdükten sonra bir evin önünde durmuştuk.Yanımdaki beden zili çaldıktan sonra kapıyı güzel bir kadın açmıştı.

    "Ay oğlum bu da kim bir şey mi oldu?"

    Annesi olduğunu anladığım kadın hiç beklemeden kapıyı sonuna kadar açıp bizi içeri almıştı.Çok kötü ve mahçup hissediyordum kendimi ama sanki huzura doğru koşarak gidiyormuşum gibi hissediyordum,bu his beni hiç bir şey için sorgulatmıyor,beni yönetmesini sağlıyor ve koşmaya devam ediyordum nefes nefese.

    Annesine az önce olanları anlatan bedenle birlikte annesi yanıma gelmiş ve annesi elini alnıma koyarak ateşimin olup olmadığına bakmıştı.

   "Oğlum bu çocuk yanıyor çıkar üstündeki montuda uzandır bende çorba yapayım ona."

    Sanırım bütün gün soğukta ev aramaya çalışırken hasta olmuştum.Şu zamana kadar farkında değildim.Ama sanki güvenli kolların arasına girmeyi bekliyormuş gibi şimdi ortaya çıkmıştı.Yanımdaki benden küçük olduğunu düşündüğüm benden bana doğru yaklaşmış ve üzerimdeki montu çıkartıp beni koltuğa uzandırmıştı.Uzanmamla birlikte bütün ağrılarım çıkarken sızlanmıştım.Halimi gören güzel gözlü bedende koltuğun önünde diz çöküp bana yaklaşarak annesinin yaptığını tekrarlamış ve ateşime bakmıştı.Bilmiyordu ki o bana dokundukça ateşim dahada yükseliyordu.

Aşk-ı Mahalle BxBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin