Aşk-ı Mahalle BxB

4

Keyifli okumalar🌸

Annemin omuzunda ağlayıp biraz sakinleştikten sonra odama geçmiş ve uyumaya çalışmıştım ama tabiki de yapamamıştım.Ne kadar düşünme desemde kendime nasıl başarabilirdim ki beş yıldır sevdiğim adamı düşünmemeyi,eğer başarabilseydim evli olduğunu öğrendiğim gün onu düşünmez ve unuturdum.Ama işte yapamıyordum,düşünüyordum iki gün önce Uras'a yine bir oyuncak götürdüğümde bana olan bakışlarını,o bakışlar hep orada mıydı da ben yeni mi görüyordum yoksa sadece çocuğuyla ilgilendiğim için minnet dolu bakışlar mıydı,bilmiyordum gerçekten bilmiyordum.

Daha fazla düşüncelere boğulmamak adına kalkmış ve duşa girmiştim,onu düşünmemem gerekiyordu ne kadar onu çok sevsem ve istesemde o anlamda düşüncelerimle bile olsa kirletmek istemiyordum onu.

Kendime hakim olup güzelce duşumu almış ve banyodan çıkmıştım.Babam birazdan gelirdi,o yüzden kendimi toparlamam ve kendime dönüp gülücükler saçıp eve neşe katmalıydım.Yüzümü asık görürse babam bir şeyleri sorgulayabilirdi.Annem biliyordu Gencer'i sevdiğimi ama babam bilmiyordu yani en azından ben öyle biliyordum ama anlamaması da pek mümkün değildi aslında. Sesini çıkarmıyordu bu da bir şeydi sonuçta.

Üstümü giyinmiş ve mutfakta yemek yapan anneme yardıma gitmiştim.Kız kardeşim okuldan yeni gelmiş ve ödevlerini yapmak için odasına geçmişti.Sekizinci sınıfa giden kardeşim lise için bir hayli çalışıyordu ama zeki bir kızdı güzel bir liseye gideceğini düşünüyordum.

Evin zili çaldığında mutfaktan çıkmış ve kapıya doğru yürümüştüm,babam gelmişti büyük bir ihtimal.Kapıyı açtığım an da karşımda duran babam,Gencer ve Uras'la birkaç saniye beklemiş ve hemen kapıyı tamamen açmış eve girmelerini sağlamıştım. Biraz şaşırsam da babam Gencer'i ve özellikle hepimizin gönlünde taht kurmuş minik oğlunu sevdiği için bazı zamanlar yemeğe bize getirirdi. Ev halkı ve Gencer'e aşık olan ben bu durumdan hiçbir şekilde şikayetçi değildik.

Babamın kucağında olan Uras kollarını açmış ve onu kucağıma almam için atak yapmıştı.Onu hiç bekletmeden kucağıma almış ve odaya doğru ilerlemiştik.Annem mutfaktan çıkıp babama ve Gencer'e hoş geldin demiş ve işine geri dönmüştü.Babam,Gencer ve kucağımda Uras'la ben salonda oturmaya başlamıştık.Babamla Gencer muhabbete dalmışken bende hem Uras'la ilgilenip hem de arada sevdiğim adama bakıyordum.Ne olursa olsun seviyordum işte,dayanamıyordum ki.

"Eüüpp Eüüpp iyi mi buün aladın ya kanın geçti mi?"

Minik bedenin soruyla suratıma hayali bir şaplak atmıştım.Soruyu sorar sormaz babam ve Gencer meraklı gözlerle bana dönmüştü. Yerin dibine girmeliydim hemen şuan.Ama ne yazık ki öyle bir şey mümkün değildi o yüzden bende kaderime razı gelip kafamı desenleri güzel olan halıya çevirdim.

"Oğlum hasta mı oldun o yüzden mi gelmedin dükkana."

"Biraz karnım ağırıyordu baba o yüzden dükkana gelmedim sıcak iyi gelir diye de dışarı çıktım kahveye geçer sandım ama geçmedi biraz fazla ağırıncada canımı yaktı biraz ama şimdi iyiyim bir şeyim yok."

Meraklı bir şekilde beni dinleyen Gencer içine su serpilmiş gibi derin bir nefes vermiş ve koltukta geriye doğru yaslanmıştı.Anlam veremiyordum bu hareketlerine.Sanırım bir küçüğü olarak benim için endişeleniyordu, zaten başka ne olabilirdi ki.

Babam kafasıyla beni onaylamış ve Gencer'e geri dönmüştü.Babam ona dönünce gözlerini benden çekmiş ve babama dönmüştü.O sıra içeri gelen kız kardeşim Uras'la ilgilenmeye başlamıştı.Biraz daha oturduktan sonra annem salona gelmiş ve yemeğim hazır olduğunu söyleyip masaya çağırmıştı bizi.Hepimiz masaya oturduktan sonra babamla Gencer'in sohbetiyle ve Uras'ın yaptığı tatlılıklarla yemeğimizi yemiştik.