Love Me & Teşekkür Ederim

1.3K 93 14
                                    

***
Sehun

Baekki ile Chan sarılırken gülümsedim ve Luhan 'a baktım. O da bana bakıyordu. Kalbim kıpır kıpırken Chan ' ın söyledikleri üşüştü aklıma.

Sen Luhan ' ı , Luhanda seni seviyor.

Luhan ' ın beni sevdiği hakkında endişelerim vardı. Emin olmam gerekiyordu. Chan ' ın ön sezileri yeterli değildi.

" Aptalsın , Baekkie. Seni bırakabileceğimi nasıl düşünebilirsin ? " Chan fısıldasa bile herkes sesini duymuştu. Chan da bunu biliyordu ama umursamayarak Baekkie ' nin bileğinden çekip yukarı kata çıkmaya başladı. Ardından da Bakkie...

Herkes birbirine sırıtıp aynı anda , aynı şeyi söyledi. Chanyeol ve Baek duymamıştı.

" Chan ve Baek ' in odasını gizlice dinleme operasyonu başlasın ! "

Tabiki bağırmamıştık ama on erkek aynı anda , aynı şeyi söyleyince koro gibi olmuştuk. Herkes yukarı kata çıktığında kulağımız kapıdaydı. İlk önce Baek ' in sesi duyuldu.

" Chanyeol...özür dilerim. Seni...-" Baek cümlesini tamamlayamadan Chanyeol konuştu.

" Benden özür dileme. Senin yaptığın hata değildi. Sadece , beni öptüğünde nasıl hissedeceğini merak ediyordun , değil mi ? " Chan , bizden bir haber öpüşmekten bahsettiğinde bizim salaklar direk odaya dalmışlardı. Meraklımız Xiumin öne atılıp bağırarak ,

" S-siz , öpüştünüz mü ?! " Bu cümle soru amaçlı sorulmasada Baek cevaplamıştı.

" E-evet... Aslında Chan ' ı ben öptüm. " Baekhyun kıpkırmızı kesilsede Chan sadece gülüyordu. Kepçük.

" Ee , yani sevgili misiniz ? " Dedi Tao. Pek meraklı olmazdı böyle konulara. Chan ve Baek birbirlerine baktılar. Chanyeol kafasını kaşıyarak ,

" Hayır..." Kai sevinç dansı yaparken neler olduğunu kavramaya çalışıyordum. Suho ; ben, Baek ve Chan ' ın anlamadığını fark edince açıkladı.

" Baekhyun ' un seni sevdiğini hissediyorduk. Tao ve Kai de iddiaya girdiler. Bu ay içinde sevgili olur musunuz , olmaz mısınız diye...Yani , Kai kazandı. "

Güldüm. Bu çocuklar kadar cin göz insanlar görmedim. Radar gibiler. Hiçbir şey gözlerinden kaçmıyor.

Acaba , benim Luhanı sevdiğimi biliyorlar mıydı ? Ov , umarım anlamamışlardır. Tanrım...eğer biliyorlarsa bu çok utanç verici. Aisshh !

" Tamam , tamam. Haydi salona inelim. Baekhyun ve Chanyeol' ün konuşmaları daha bitmedi. Onları yalnız bıraksak iyi olur. " Dedim.

Herkes beni onaylayarak aşağıya indiğinde Luhan ' ı salonda göremedim. Soo ile birlikte mutfağa gitmiş olamazdı. En son yemeği yakmıştı ve bir daha mutfağa girmeyeceğine yemin etmişti. Herkes , Soo ' nun yemeği pişirmesini beklerken Luhanın nerede olduğunu merak edip ayaklandım ve üst kata çıktım. Odamıza girdiğimde banyoda olduğunu farkettim ve sırıttım. Gece boyu , saçından yayılan çilek kokusunu alacaktım.

Tam ben odadan çıkacağım sırada banyonun kapısı açıldı ve belindeki tek havluyla duran Luhan , şaşkınca bana baktı. Tanrım , bu şekilde önümde durmamalıydı.

Luhan da bende birbirimize bakarken kapı aniden açıldı ve içeriye Lay girdi. Lay ikimize birden imalı halde bakarak ,

" Yemek hazır. Soo sizi bekliyor. " Lay bıyık altından gülerken Lulu ' ya baktım. Kıpkırmızıydı. Lay ' e sert bakışlarımdan atıp odadan çıktım ve aşağıya indim. Baekhyun masada yoktu ama neşeyle sırıtan bir Yeol vardı. Herkes geldiğimi görüp bana baktığında Kai yanağımı sıktı.

" Sehunnie , kıpkırmızısın. Noldu ? " Kai tedirgince bana bakarken Lay aşağıya inmişti.

" Ben neden Sehunun kırmızı ren geyiği gibi kızardığını biliyorum. Yukarıda...-"
Lay ' in ağzına bir tane geçirip susmasına sağladım. Herkesin kaşları havadaydı.

" Ne söyleyecektin Lay ? " Xiumin meraklı bir ifade ile sırıtıyordu. Yemek masasına oturup ters ters Lay ' e baktım.

" Gereksiz bir şey , Xiu. " Deyip konuyu kapatmaya çalışmıştım ama o sırada merdivenlerden Luhan inmişti. Tanrım ! Daha ne kadar kızarabilirdim ?

" Baekhyun nerede , Yeol ? " Konuyu değiştiren Kai ' ye minnettar bakışlarımı yolladım. Utançtan ölmeme dakikalar vardı.

" Yorgun olduğunu ve uyuyacağını söyledi. Yemek yemesi için üstelemedim. " Herkes kafa sallarken Kyunsoo yemeklerimizi koymuştu. Aslında hepimizin kafasında soru işaretleri vardı.

Chanyeol ve Baekhyun ne konuştu ?

Herkes sessizce yemeklerini yerken gözüm hep Luhana takılıyordu. Onun da bana bakışlarını yakalamıştım. Bakışlarımızı birbirine kenetlemiş gibi , gözlerimizi ayırmıyorduk. Yemek yemiyor , sadece birbirimizi izliyorduk. Ta ki , kahkaha tufanı kopana kadar.

Luhandan gözlerimi ayırıp kahkahalara gömülen 8 kişiye baktım. Sekiz diyorum, çünkü Kris gülmüyordu. Yemek yemekle meşguldü.

" Bakışlarınızla birbirinizi yemeyi kesin. Yemeğiniz önünüzde. " Chen sırıtırken ağzıma ekmeyi tıktım ve sırıtan suratlarına sert bakışlarımı yolladım. Hepsi anlamıştı artık , Luhanı sevdiğimi...

Luhana baktım. Domates boyutuna geçmişti artık. Kızarması bile çok tatlıydı. Yanaklarını sıkmamak için irademi zorluyordum. Dayanamacak bir istek gün yüzüne çıktığında aniden ayağa kalktım. Herkes suratıma bakıyordu.

" Yarın okul var. Erken uyumalıyım. Herkese iyi geceler. " Tabi ki kimse yalanıma inanmamıştı. Oh Sehun , hayatı boyunca uykuyu sevmemişti. Erken yatmam mümkün dahi değildi.

Luhana bakmadan hızlı adımlarla odaya çıktım. Kalbim daha ne kadar hızlanabilirdi ?

Üstümdeki tişörtü çıkartıp telefonumla kulaklığımı elime aldım. Aşağıdan kahkaha sesleri geliyordu. Kulaklıkları takıp yüksek seste müzik dinlemeye başladım. Gözümü her kapatışımda Luhan ' ın yüzünü görüyordum. Hislerim kalbimden taşacak gibiydi. Odayı Luhan ' ın kokusu kapladığında uyuma numarası yapmaya başladım. Bir kaç dakika sonra yatağımda bir baskı oluştu. Luhandı.

Alnıma düşen saçlarımı düzeltti ve ellerini yüzümde dolaştırdı. Kalbime inen sıcaklıkla Luhan ' ı elini durdurdum. Luhanın şaşkın suratına tebessüm ederek bugünlerde en çok yapmak istediğim şeyi yaptım. Luhanın yumuşak dudaklarına dudaklarımı bastırdım.

Luhan geri çekilmemişti. Sadece dakikalardır böyle duruyorduk. Dudaklarımı çektiğimde Luhanın gözleri kapalıydı. Elini kalbine koymuştu. Tebessüm ettim Dudaklarının tadı harikaydı.

Luhan gözlerini benden kaçırdığında çenesinden tuttum ve bana bakmasını sağladım. Ürküyor gibiydi. Bambi gibi...

" Sehunnie...b-be-ben...-" Ellerimle susmasını işaret ettim ve yatağa geri uzandım. Ama bu sefer , burnuma dolan çilek kokulu Luhanla beraber...

" Sadece uyuyalım , Lulu. " Ellerim Luhan ' ın bedenini göğsüme yaslarken başının üstüne öpücük kondurdum ve fısıldadık.

" Teşekkür ederim , Lu. Seni öpmeme izin verdiğin için..."

"Teşekkür ederim , Hun. Beni öptüğün için..."

***

Love Me [ HunHan ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin