6.Bölüm: Geçmiş

1.2K 68 24
                                    

Prenses Ariel duyduklarına inanamaştı Kalbi güm güm çarpıyordu Lord Giovanni o sözünü hatırladı “Anneniz Türk” artık Konstantinopolis’in sahte Prensesin sırrı ortaya yavaş yavaş çıkıyordu..

“Ben sana demedim mi Giovanni kızım geçmişi hakkında ona asla bir şey demiyeceksin diye!”

“6 ay önce yaşanmış bir olay sizce prenses bu olayın peşindemidir hala?"

Kral Paleologos hızlıca ve ilk defa sert bir şekilde Lord Giovanni yaklaştı

“Ne olayı be! Ben onu öz babasından ayırdım annesine zorla sahip oldum annesi ve babası üstelik Türk'tu bunu Ariel öğrense ne olur zannediyorsun ha! Ne olur zannediyorsun! Onun küçük sade bir Prenses olduğuna bakma neler yapacağını görsen sen bile şaşırsın peşinde asker mi takıyorsan ne yapıyorsan yap! İyice emin olalım bu rezilliği kimsenin duymasına izin vermem verdirtmem eğer herkes öğrenirse kendimden önce seni yakarım duydun mu!”

“Yeter! Ben sizin askeriniz değilim köleniz de sadece daha kendi sehirnizi dahi koruyamadığınız için burdayım bunu unutmayın bana emir vermeyi bırakın! Yoksa!”

- Prenses Anlatımı -

Bu sözleri duyduktan sonra koridorda öylece dolanıyordum duyduklarımdan iğreniyordum. Daha kendi sırrımı çözememişken bir de bu çıkmıştı herşey üst üste geliyordu gözlerim de yaş asla bitmiyordu daha kendi kaderi mi yoksa Başka gerçekten Prenses hayatı mıydı? Türk olduğumu çok iyi biliyordum başka bir evren de olsam türküm hala kanımda o ulu türk kanı akıyordu Fatih Sultan Mehmed yardım edebilirdim ama tek sorunum Kimsenin beni türk olarak bilmemsiydi Prensestim.. bunları düşünürken dışarı çıkmıştım yani ormana içim kan ağlıyordu ama kendi meselemin çok farklı olduğunu biliyordum bir ağaç yanına oturmuş olanları düşünüyordum tam o sırada ayak sesleri gelmişti irkildim karşımda Fatih Sultan Mehmed duruyordu,o kadar yorgundum ki hiç bir açıklama yapmadan gidecektim kolumdan tuttu

“İyi misin? Eğer benim-”

Yüzüm gülüyordu ama gözlerimden yaş akıyordu söze girdim

“Sizinle bir ilgisi yok sadece bazı şeyler yüzüme vurdu o kadar”

Kolumu bırakmıştı kendiyle alakalı olmadığını anlamıştı

“Oh pekâlâ sebebi nedir öğrenebilir miyim?”

“Hayır.”

Ben öyle diyince umursamazıca başını salladı ve hızlıca gitmeye başladım arkasından seslendim

“Durun!”

Durmamıştı hala benimle inatlaşıyordu hızlıca yanına gittim kolundan tuttum derin bir nefes alarak

“Ajan olmak istiyorum! Osmanlıya bilgi vermek istiyorum”

Benim bu sözlerimden sonra şok olmuştu karşımda resmen taşa kesilmişti sonra ciddiyetsizce güldü kolumdan sert bir şekilde tuttu

“Sen ne saçmalıyorsun be! Senin ülke sevdana noldu? Ama şaşırmamak gerek Bizans Prenses’den bu beklenir!”

“Ben Bizans Prenses değilim! Ben türküm babam türk yıllar önce onu katletmişler daha az önce öğrendim senin yüreğin nasıl bu topraklari almak için atıyorsa benim yüreğim de daha adını bile bilmediğim annem ve babam intikamı için atıyor!”

“Türk mü? Bu nasıl-”

“Nasıl olmuş biliyor musunuz Babam ile Annem bu kaleye sizin merhum babanız Sultan Murad  göndermiş bir zamanlar Konstantinopolis Feth etme düşü varmış ve bunun için annem ve babamı göndermiş. Annem Genç kralın dikkatini çekmiş o dönemler daha kundaktaymışım babamı öldürmüş ve annem zorla sahip olmuş..”

~ Gelecekten Geçmişe Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin