Ink'in bakış açısı
Geceydi. Uyumam gerekiyordu ama uyuyamıyordum. Neden mi? Pekala, dışarıda gök gürlüyor ve bu benim korkmama sebep oluyordu. Ayrıca yağmur yağdığını da duyabiliyorum. Biraz korkuyorum. Şatonun kasvetli havasınında bir katkısı olsa gerek.
Uyumama imkan yoktu. Her bir seste daha çok irkiliyordum. Ve bu gök gürültüsü bitmiyor. Neden bu kadar korkunç olmak zorunda?
Battaniyenin altına saklandım ama işe yaramıyor. Sabahleyin erkenden uyanmam gerek bu yüzden erken uyumalıyım ama olmuyor.
Aklıma korkunç şeyler geliyor.*gök gürültüsü*
Aniden irkildim. Tamam her şey buraya kadarmış. Kendi kendime bir top haline geldim ve ağlamaya başladım. Lütfen bu sadece bir kabus olsun. Uyumak istiyorum.
*tekrardan gök gürültüsü*
Daha şiddetli ağlıyordum ve daha çok korkmuştum.
Sakinleşmem gerektiğini biliyordum ama sakinleşemiyordum.Aklımda bir fikir vardı aslında ama bu konuda endişeliydim. Ancak başka bir şey düşünemiyordum.
Cesaretimi topladım ve ayağa kalktım.
Koşaraktan kapıya gittim. Kapıyı açtığım gibi de Error'un odasına koştum. Hiç bir şekilde kapıyı çalmadan direkt içeri girdim.
Kapıya yaslandım ve derin nefesler almaya başladım.Error uyanıktı. Yatağında bir kitap okuyordu. Beni görünce neler olduğunu anlamadı. Sorgular bir şekilde bakıyordu. Ama bir şeylerin ters gittiğinin farkına varmış olmalı.
"Ink iyi misin?"
Cevap veremedim. Korkuyordum ve şu an bir panik atak geçiriyordum.
Error ayağa kalktı ve yanıma geldi."Korktun mu? Neden?"
Gözümden iki damla yaş düştü. Hiç bir şey söyleyemiyordum. Konuşmak istiyordum ama bedenim buna izin vermiyordu.
Error'un fobisine rağmen beni gelin stili kucağına aldığını fark ettim. Beni kendi yatağına bıraktı. Üzerime bir battaniye örttü.
"Hadi uyumaya çalış, korkma yanında ben varım."
*gök gürültüsü*
İrkildim. Ama eskisi kadar değil. Kendimi biraz daha iyi hissediyordum.
Error lambayı kapattı. Ve benim yanımda yattı. Arkam ona dönüktü. Kollarını belime doladı ve başını ise enseme yasladı.
O şekilde uyuyakaldık.(Baloya 2 gün kala)
Sabah oldu ve ben kendimi farklı bir odada buldum. Error'un odasında. Ve arkama baktığımda ise tam karşımda Error vardı.
Dün akşamki anılarım hafızamda canlanmaya başladı. ÇOK UTANDIM. Önüme döndüm ve ona bakmamaya çalıştım. Hareket edemiyordum çünkü belimi çok sıkı kavramıştı.Ben biraz hareket etmeye çalışınca sanırsam Error'u da uyandırdım. Onun şu anda ne yaptığını göremiyordum. Uyuyor taklidi yapıyorum. Umarım anlamaz.
Elini belimden çekti. Ama daha beklenmedik bir şey yaptı. Arkadan bana sarılıp enseme bir öpücük kondurdu. Yüzümü görmemesi çok iyi çünkü ben çok utanmıştım. Yürüyen gökkuşağı gibiydim.
Beni öpmesi hoşuma gitti.
Keşke daha uzun sürseydi."Uyanık olduğunu biliyorum."
Sabah sesiyle konuştu. Aman tanrım, aman tanrım, aman tanrım. Sabah sesi çok iyi. Bu kadarını da beklemiyordum. Ona cevap olarak sadece mırıldandım.
Pozisyondan ikimizde rahattık. Bu anın hiç bozulmamasını istedim ama iyi olan her şey bir gün biter.
Ellerini benden çekti ve ayağa kalktı.
Pijamalarını değiştirmek için bir kaç kıyafet seçti.
Ona bakmamak için arkamı döndüm. Sonra bir şeyi hatırladım. Hala gecelikleydim. Benimde üstümü değiştirmem gerekiyordu."Bu gün tüm herkesle beraber kahvaltı yapacağız. Seni de bekliyorum prenses. Geç kalma."
Bunu söyledi ve odadan çıktı. Tanrım beni her seferinde utandırmayı başarıyor. Karnımdaki kelebekleri hissedebiliyordum. Harika bir histi. Onunla sürekli böyle olmak istiyorum.
----------
481 kelime!!! Biliyorum biraz kısa ama umarım sevmişsinizdirrr.
Mutlu kalın<33
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BALO ETKİNLİĞİ - Errorink
FanfictionMuhteşem bir hikaye. Ön yargısız okumanız tavsiye edilir! . Error ve Ink tesadüfen farklı bir AE'de mahsur kalırlar. Fark edilmemek için rol yaparlar. Çıkışı arıyorlar. Ama bu o kadar kolay değil! (TÜRKÇE ÇEVİRİ)