The GAME of BULLYİNG

benim zorbam

Elimdeki sınav notları ile koridorda koşuyordum. Yeonjun benden bu notları istemişti. Onunla biraz olsun yakınlaşmak için notlarımı yedekledim. Şimdi ise spor salonuna gidip orda onu bekleyecektim. Nefes nefese kalmıştım. Kapının önünde durup saçımı ve üstümü düzelttim.

Kapıyı açıp içeri girdiğimde henüz gelmediğini görüp biraz üzülmüştüm. Bu yüzden birkaç adım atıp sahaya doğru yaklaştım. Arkamdan gelen biri kolunu omzuma attı. Ona baktığımda zorba arkadaşım Riki olduğunu gördüm. Hızla kolundan ayrılıp ona baktım.

"Ne yapıyorsun sen burda?!"
"Basketbol oynarken bunu sana sormayacağım Eun"
"Bana Eun deme demiştim"
"Bende sana Eun demekte özgürüm demiştim."

Kaşlarımı çatıp ona içimden küfür savuruyordum. Üstelik Yeonjun hala gelmemişti. Sinirlerim darma duman olmuştu. Elimdeki notları unutup Riki'ye parmak sallayacakken notlar havada uçuştu. Ah ciddenmi.

Yere çömelmiş notlarımı toplarken Riki bir tanesini aldı. Ayağa kalktı. Sol kolundaki basketbol topu ile konuştu.

"Bunu ödünç alacağım."
"Hayır hepsini başka biri için hazırladım. Not kağıdımı ver bana"
"Hmm..hayır"
"YA! RIKI "

Sahada koşuşturmaya başladı. Elindeki nota odaklanmış peşinden koşuşturuyordum. Bir elimde topladığım buruşuk notlar vardı. Toplardan biri ayağımın altından geçti sanki. Yere yapışıp biraz sürüklendim. Zeminin kayganlığı ve oluşan sıcaklık ile dirseğim yanmaya başladı. Acıyordu...

Riki yere düştüğüm gibi yanıma koştu. Notu ve topu bir köşeye atıp yanıma geldi. Oturmama yardım etti ve dirseğimi üfeledi. Kolumu çektim. Gözlerim acı ile dolmuştu. Hem notlarım zarar görmüştü, hem Yeonjun gelmemişti hemde canım acıyordu.

"Beni rahat bırak Riki."

Kolumu tutup ayağa kalktım. Ağlayarak salondan çıktım. Tuvalete doğru ilerlerken eski fen sınıfından ses geldiğini duydum. Oraya gizliden baktığımda Yeonjun ve Beomgyu'yu gördüm. Yeonjun onun dizinde yatıyordu. Ve birbirlerine güzel şeyler söylüyordı...sevgilim gibi...

Gözlerim daha da doldu. Ondan hoşlanıyordum. Geriye dönüp tuvalete girdim. Kolumu suya tuttum ve ağlamaya devam ettim. Neden herşey bu kadar kötü oluyordu.

Ne kadardır burdaydım. Kaç kişi girip çıkmıştı. Birkez daha kapı açıldı. Tanıdık bir ses geldi.

"Eun burdamısın?"

Riki gelmişti. Ama neden? Benden o kadar haz etmezken neden buraya gelmişti. Kendimi olabildiğince toparlayarak seslendim. Sesim titrerken eskiye göre kalın çıkmıştı.
"Bana Eun deme "
"Şükürler olsun. Dışarı çık"
"Hayır burası iyi"
"Peki"

Şiddetli bir kapı sesi geldi. Tuvalet kabinin üstüne çıkıyordu. Önce elleri sonra kafasını gördüm. Kafamı hemen eğdim. Kapıyı açmak için kilidi çevirdim. Geri indi ve kapıyı açtı.

"Neden gittin"

Susmayı tercih etmiştim. Aklıma Yeonjun ve Beomgyu geliyordu. Daha da gözlerim dolmuştu. Omuzlarımı tutup tedirgince bana bakıyordu.

"Canının bu kadar yanacağını bilsem hiç uğraşmazdım. Özür dilerim Eunchae"

İlkkez adımla seslenmişti. O gerçekten üzgün yada ciddiydi. Ona baktım.

"Canımı...Daha fazla yakan başka birşey oldu Riki"
"Bana söyle onlara dersini verebilirim. Bu yüzden ağlama lütfen"

Ona Yeonjun ve Beomgyu'dan bahsedemezdim. Sonuç olarak Yeonjun'u hep gıcık bulmuştu. Bana değer veriyor mu bilmiyorum ama öyleyse ikisi yüzünden daha çok kızabilir. Hayır ona anlatmamak en iyisi.

"Burdan gidelim. Çöpe atmam gereken notlarım var ve birde sana..kahve ısmarlamak istiyorum."

Utanarak dirseğimi tuttum ve kafamı yana çevirdim. Kıkırdama seslerine karşı duramadım.

"Iyi tamam çıkışta beni bekle."
"Çıkışta mı? Ama erken gitmeliyim"
"Çoktan randevu teklifini kabul ettim. Tüm işlerini iptal et lütfen..EUN"
"YAH! RİKİ SANA BANA EUN DEME DEMİŞTİM"
" Ama neden?"
"Çünkü bunu sadece tek bir kişi dedi ve ona özel"
"Anladım..Eun"
"Seni mahvedeceğim Riki"

Tuvaletten çıkıp basketbol sahasına geldik. Yerdeki notlarımı toparladım ve çöpe attım. Riki bana birazdan burasının dolucağından bahsetti. Bir sonraki derse az kaldığı içinmiydi?