17. Bölüm

15.9K 1.3K 1.9K
                                    

Arkadaslar taekookun öpüştürmedim diye az kalsın yiyecektiniz beni 🤧🤏

Yorumlariniz o kadar komik ki yorumlari yedim arkadaslar

Jsdjjsnsjsjs her neyse KEMERLERİNİZİ BAĞLAYİN UZUN VE ROMANTİK BİR BÖLÜM OLACAKK

+++++

"Merak etme Jeon, bu sefer önlemimi aldım."

Tanrım, Eun-woo da gitmişti ve üstümdeki beden bana daha da yaklaşıyordu. Gözlerimi sımsıkı kapattım ve bekledim. Ah beni öpecekti... Taehyung beni öpecekti...

Burnuma bastırdığı dudakları hissetim. Bir anda gözlerimi açtım. Taehyung kahkaha atıyordu resmen. Benle dalga mı geçiyordu? O kadar strese boşuna mı girmiştim ben.

Kaşlarımı çatıp ona bakmam onu daha da neşelendirmiş olacak ki kahkahası daha da şiddetlendi

"Komik olan ne? Benle dalga mı geçmeye çalışıyorsun?" dedim. Şuan çok ciddiydim. Ama o gülüyordu. Ellerimi göğsüme birleştirdim mızmız çocuklar gibi.

Gülmesi durduğunda bana baktı. "Kıpkırmızı olmuştun Jeon, tipini görmeliydin." bu beni daha da utandırırken sinirle konuştum

"O zaman sende beni öpecekmiş gibi heyecanlandırmasaydı-" dediklerimin farkına vararak tek kaşını kaldırdı ve sırıttı.

"Ah, bu seni heyecanlanlandırdı demek?"

Dudaklarımı ısırdım. "Hayır ben öyle demek istemed-"

Tekrar sırtımı yatakla buluşturdu. Sırıtmaya devam etti.

"Onun da vakti gelicek, Ama eğer bu kadar sabırsızsan..." dedi ve çenemi tuttu. Hayır bu sefer izin veremezdim. O bir kere geçmişti. Altından kayarak yataktan indim. Hiçbir şey anlamadan bana bakıyordu.

"Ah, hadi ama gel buraya." dedi ellerini açarak. Hayır inat edecektim. Banane benle dalga geçti sonuçta.

"Üzgünüm efendim, sonuçta bugün mesai günüm. Ah, hatta birazdan kahvaltıya geçmiş olmanız lazım." dedim. Bilerek 'efendim' kısmını bastırarak söyledim.

Dişlerini sıktı. "Bilerek yapıyorsun değil mi?" dedi. Evet bilerek yapıyordum. ama kusuruma bakmasın.

"Duşa girmeliyim efendim. Kahvaltınız birazdan hazır olur." dedim ve yüzüme sahte bir gülümseme takındım. Cevap vermesine izin vermeden bornozumu aldığım gibi banyoya girdim.

Büyük bir nefes verdim. Ne yaşamıştım ben az önce. Ben izin verseydim ciddi ciddi öpüşecektik. Bu fikir kanımı kaynatırken duşa girmemin gerektiğini düşündüm.

Çok beklemeden kendimi duşa kabine attım. Soğuk bir duş aldım. Gerçekten iyi gelmişti. Üstüme bornozumu giyip aynanın önüne geçtim.

Umarım Taehyung gitmiştir diye geçirdim içimden.

Saçlarımı havluyla kurulayıp ve dişlerimi fırçalayıp çıktım banyodan.

Taehyung'ın odadan gitmiş olması içimi rahatlatmıştı. Ama birazdan yine görecektim ki. Bu bir kaçış değildi.

Altıma beyaz ve geniş bir pantolon giydim. Üstünde baskılar vardı. Üstüme de basic bir t-shirt geçirip çıktım. Kapının dibinde dikilen Eun-woo ile çığlık attım.

"Ah, hyung ne işin var burda? ödüm koptu." dedim elimi kalbime götürerek.

Kaşlarını çatarak bana baktı. "Asıl soru soracak olan kişi benim. Takip et beni." dedi ve hızlı adımlarla ilerledi. Arkasındam çaresizce gittim. Mutfağa girdi ve benimde girmemik bekleyerek kapıyı kapattı.

THE HELL / TAEKOOKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin