eins

615 50 15
                                    

Hoseok içtikten sonra baş ağrısıyla uyanmaya alışıktı, içtiği zaman tam içer, ismini bile hatırlayamayacak kadar içer, evinin herhangi bir köşesinde uyuya kalırdı.

Barda içmeyi pek sevmezdi, arkadaşları olmadan da gitmez, giderse de sarhoş olana kadar içmezdi.

Bundan birkaç gün öncesi, kazandıkları dans yarışmasını kutlamak için arkadaşlarıyla bara gitmişlerdi, Hoseok kızgınlığı yaklaştığı için saat 12 olmadan gitmeyi planlıyordu- ama planına uyamadı.

iç yada itiraf et, kim daha çok içebiliyor derken bir güzel kafayı bulmuş, ve kızgınlığa girdiğini bile fark etmemişti.
Yada arkadaşlarının onu unutup gittiğini.

Sonrası- Sonrası hakkında hiçbir fikri yoktu, ama üzerinde çıplak bir şekilde uyuyan yapılı beyaz tenli- pardon morarmış tenli bedene bakılırsa güzel bir kızgınlık geçirmişti.

"HASSİKTİR"
Yerinden doğrulması, üzerinde yatan adamı itmesi ve prezervatif kullandılar mı diye etrafa bakması saniyeleri bulurken alfa ani sarsılmayla gözlerini araladı ve telaşla etrafa bakınan çıplak omegayı gördü.

'Taehyung senin aklına uyanın...'

"Neye bakıyorsun?"

Hoseok hızla arkasındaki alfaya döndü ve ağrıyan kıçına rağmen adamın kolunu tutup çekiştirdi.

"Kalk! Gidip test yapacağız!"

Kaşlarını çattı, karşısındaki çıplak ve inatçı omegayı güzelce süzdü.

Buğday, parlak ve pürüzsüz cildi, biçimli bacakları, yok olmaya yüz tutmuş karın kasları, ısırık ve morarmalarla dolmuş, çıkık köprücük kemikleri, boynu ve omuzları gibi renk renk ve ısırık doluydu. Keskin çene hattında biten ısırık izlerinden sonra dikkatini öpüşmekten şişmiş gül kurusu kalp şekilli dudaklar çekti. Biçimli burnu ve küçük gözleri, çıkık elmacık kemikleri vardı. Dalgalı, ve kabarık kahverengi saçlarına da bakıp küçük turunu bitirdi ve dudaklarını yaladı.

'O bacaklara da biraz iz bırakmalıydım'

"...Sen beni dinliyor musun? Kalk test yaptıracağız dedim! Hasta olmak istemiyorum, tanrım dün akşam kafayı fena bulmuş olmalıyım"

Doğruldu Yoongi, yataktan kalkıp ağrıyan belini ovdu ve kıtlattı.

'Güzel sikmişim anlaşılan'

uzanıp yerdeki iç çamaşırı ve pantolonunu giyerken omegaya bakmayı sürdürdü.

"Bir günle sınırlı kaldığımızı sanmıyorum, hem içki hem kızgınlık derken..."
Yerde ki şişelere bakıp devam etti.
"Sanırım en az bir iki gündür sadece içip sevişiyoruz, oh hayır şurada hazır noodle pakedi de var! Odaya servis isteyecek kadar kafamız yerindeymiş en azından...bana kalk dedin ama sen giyinmiyorsun"

Yerdeki tişörtünü de alıp üzerine geçirirken omeganın homurdanmasıyla dudakları yukarı doğru kıvrıldı.
"Kıçım acıyor, uzanamıyorum"

Gülümsemesini yüzünden silmeden yerden omeganın olduğunu tahmin ettiği kıyafetleri aldı ve canını acıtmamaya dikkat ederek giydirdi.

"Bende herhangi bir hastalık yo-"

"Neden sana inanayım? Nereden bileceğim? Düş önüme doktora gidiyoruz, o test yaptırılana kadar bir yere kaybolamazsın, eğer hastalığın varsa sorumlusu sensin!"

"Hadi ya, destek almadan yürüyemeyen birine göre fazla iddialısın"

"Kes sesini!"

Kızgınlık / SopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin